İntihar edenler, yalnız kendilerini değil, onları sevenleri de öldürürler bir bakıma. Kaldı ki, kendini öldürmek kolaydır. Anlık bir cesaret meselesidir sadece. Asıl zor olan yaşamaktır. Bunca felaket arasında, fazla rezil olmadan yaşama gücünü bulmaktır asıl zor olan.
Üzgün müydüm? Bunu uzun zamandır ilk kez düşünüyordum. Özlemişim miydim onu? Onu ara sıra herkesten gizli özlediğimi biliyordum. Ama özlediğim o muydu, onun yanında kendim miydi, yoksa o eski güzel günler miydi, karar vermesi zordu.
Arayışımın içinde. Kendi sınırlarımın sonuna doğru çıktığım bu yolculuğun herhangi bir anında nasıl bağımsızım. Bir başımalığımı nasıl derinden duyabiliyorum. Ne kadar mutluyum.
Hepimizin, özellikle kadınların, hayatı saçma yönleriyle de yaşamaları gerektiğine inanıyorum. İşte o hoş, çekici gelen anlamsız saçmalıkları sen o zamana kadar tatmamıştın. Sendeki bu eksikliğin farkındaydım.Bu saçmalıkların hepsini yaşayıp doymam için serbest bıraktım seni.Genç Bir kadının yaşamını kısıtlayıp sıkmaya hakkım olmadıgını biliyordum.
Diyorsunuz ki insan neyin iyi neyin kötü olduğunu kendiliğinden anlayamaz, her şey çevreye bağlıdır, çevreyse insanı kemirip bitirir. Oysa ben her şeyin tesadüflere bağlı oldugunu düşünüyorum.