Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

-

-
@Uguur
Nihil est ab omni parte beatum.
Yüksek Lisans
11 okur puanı
Ocak 2018 tarihinde katıldı
Kudüs
19 Ağustos 1099 Cuma günü, kadı beraberindeki muhacir kafilesini Bağdat Ulu Camii’ne götürür ve müminler her yerden öğle namazı için camiye akın ederken, Ramazan ayında olunmasına karşın açık açık oruç bozup yemek yemeye başlar. Bir anda çevresinde öfkeli bir kalabalık birikir, askerler de tutuklamak üzere yanına yaklaşırlar. Ama Ebu Said ayağa kalkar ve çevresindekilere, binlerce Müslüman’ın katledilmesini ve İslam’ın kutsal yerlerinin yıkılıp yok edilmesini hiç umursamazken, bir kişinini oruç bozmasının onları niye bu kadar sarstığını sorar sakin sakin. Muhacirler o gün hem ağladılar; hem de ağlattılar.
Sayfa 62 - Yapı Kredi Yayınları
Reklam
sorumluluk
Sorumluluk duyguları aşırı gelişmiş kişiler sürekli bir huzursuzluk içindedirler, hep üzerilerine düşen bir şey varmış da yerine getirmemişler gibi hissederler.
Sayfa 222 - Kırmızı Kedi Yayınevi
On
On rakamı öyle inatçıdır ki değiştirmek mümkün değildir, ne alçalıp dokuza yanaşır ne de on bir olabilecek kadar hırslıdır.
Sayfa 80 - Kırmızı Kedi Yayınevi

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Şiir
Dışarıda şiir dolu bir gece vardı. Bu şiir içyağı kokan meyhaneyi bile, sokağın çakıl taşları üstüne konmuş bir ay parçası, yarı açık kapılardan bir yıldız görünüşü, yitirilmiş bir aşkla elden gitmiş günlerin türküsünü çağıran ağır, iniltili bir kadın sesi şeklinde sarmıştı.
Sayfa 193 - Can Yayınları
Para
Para sahibi olmak aslına bakarsan, kötü şey değildir, yalnız başka hiçbir şeyi istememek şartıyla. Hayatta gözü paradan başka bir şey görmeyen adam, tasalı beyzadedir; paranın lafını duydu mu, gözü görmez, kulağı duymaz olur. Onun için bu dolaylarda bunca sıkıntı var ya.
Sayfa 107 - Can Yayınları
Reklam
Kuşku
Haklısınız. Ben yaşamayı sevdim, doymazlıkla seviyorum. Aynı zamanda da korkunç gibi geliyor bana, hem de erşilmez gibi geliyor. İşte bu nedenle inanıyorum, kuşkuculuktan. Evet, inanmak istiyorum, yaşamak istiyorum, her zaman.
Sayfa 46 - Can Yayınları
Gezgin
Hafif ve güneşli bir yağmur otoyolun üzerinde çişelemekteydi. Geri döneli iki ayı geçmişti. Eski yaşantısına dönmek, aslında kahkahalarla gülünecek kadar kolay olmuştu. İnsanların belleği olağanüstü zayıftı, kendisininki de dahil. Galaksi çevresinde geçen sekiz yıllık çılgın gezgin yaşamı şimdi ona kötü bir rüya gibi değil de televizyondan videoya kaydettiği ve bir dolabın dibinde saklayıp izleme zahmetine girmediği bir film gibi geliyordu.
Sayfa 464 - Kabalcı Yayıncılık
Kolombus
Her gerçek şair bir Kolomb'dur. Amerika Kolomb'dan yüzyıllarca önce de vardı; ama yalnızca Kolomb onu keşfetmeyi başardı.
Sayfa 76 - Ayrıntı Yayınları
Kovmak
Toplumdan kovmalı ha? Bu bozulmuş çamurda yüksek bir prensip olduğunu, bu düşmüş insanın gene de insan, yani kendin olduğunu, unutuyor musun? Onu kovalım mı dedin? Onu insanlıktan, tabiattan, tanrının rahmetinden dışarı kovabilir misin ?
Sayfa 33 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
İşleyen Düzen
Bu işi izlemekten daha zevkli ne olabilirdi? Yerin altında neler olduğunu bilmek; adamların doğanın koyduğu engelleri zekice aştığını görmek; işçilerin arı gibi çalışıp sağa sola koşuşturmalarını, ama aynı zamanda yaptıkları işten emin olmaları, sakinlikleri, yaptıkları işi ve neler olacağını bilmeleri !
Sayfa 87 - Martı Yayıncılık
Reklam
Faber
İnsanların yaşantıdan söz ederken neyi kastettiklerini kendi kendime çoğu kez sormuşumdur. Bir teknisyenim ve her şeyi olduğu gibi görmeye alışkınım. Onların sözünü ettiği şeyi çok iyi görüyorum. Kör değilim ya!
Sayfa 28 - Can Yayınları
Özgürlük
Horoz, ancak ölünce dışına çıkabileceği kümeste özgürlük şarkıları söyler, çünkü ona iki tünel bahşedilmiştir.
Sayfa 191 - Can Yayınları
Kıvılcım
"Ne yapmak istiyordu Otto? Hemen hemen hiçbir şey, gülünç sayılan çok önemsiz bir girişimde bulunacak, pek kimsenin dikkatini çekmeyecek, kendi başını da derde sokmayacak bir şey yapacaktı. Führer ve parti karşıtı küçük kartlar yazacaktı. İnsanları savaşa karşı çıkmaları için uyandırıcı bilgiler hazırlayacaktı. Sonra bunları belirli insanlara yollamayacak ya da duvarlara asmayacaktı. Hayır, onları çok fazla insanın girip çıktığı binaların merdivenlerine ve kapılarına bırakacaktı. Belki bazıları birkaç kişinin dikkatini çekecekti, fakat birçoğuda ayaklar altında kalacak, yırtılıp gidecekti. Karanlığın içinden başlatmak istediği bu zararsız savaş Anna'nın hoşuma gitmediği gibi onu öfkelendirdi de. Kadın daha etkili olacak girişimlerden yanaydı !"
Sayfa 160 - undefined
Yargının Hedefi
"Yasaların nispi sabitliği, hızlı ve ince nöbet devirlerine barınaklık etmiştir. Suçlar ve kabahatler adı altında, hep yasa tarafından tanımlanmış hukuki nesneler yargılanmaktadır; ama aynı zamanda tutuklular, içgüdüler, anormallikler, sakatlıklar, uyumsuzluklar, ortam ve kalıtımın etkileri de yargılanmaktadır; ırza geçmeler, ama aynı zamanda cinsel uyumsuzluklar da yargılanmaktadır."
Sayfa 52 - İmge Kitabevi