Hayattan aldığımız her zevki ona muadil bir ızdırapla ödediğimizi bildiğim için, hiçbir şeyden yüzde yüz saadet ümit etmiyor ve yüzde yüz felaketten korkmuyordum. Çünkü ruhi varlığımız hazla kederin muvazenesine istinat eder.
Günler hep böyle geçecek, güneş hiç batmayacak neşe de keder de hep aynı kalacak sanırız… Güneş batar, yağmur kesilir, kuşlar yuvalarına çekilir. Hiç ummadığın anda bir dalga gelip kayığı devirir.