Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ELLERİNİZE VE YALANA DAİR Bütün taşlar gibi vekarlı, hapiste söylenen bütün türküler gibi kederli, bütün yük hayvanları gibi battal, ağır ve aç çocukların dargın yüzlerine benziyen elleriniz. Arılar gibi hünerli hafif, sütlü memeler gibi yüklü, tabiat gibi cesur ve dost yumuşaklıklarını haşin derilerinin altında gizliyen elleriniz. Bu dünya
İnsanlık
Mayıs Ayı Hikaye Etkinliği (Kaç nolu resim olduğunu ön yargıya kapılmadan okumanız için en sona bıraktım.) (Mümkünse şu müzik eşliğinde okuyun. youtu.be/A3CK21RhynY )
Reklam
ANADOLU'NUN GÜZEL İNSANLARI "Tıp fakültesini yeni bitirmiş, pratisyen hekim olarak ilk görev yaptığım yere, Konya'ya bağlı bir beldenin sağlık ocağına gitmiştim. Gençtim, bekardım. Küçük bir beldeydi gittiğim yer. İlk gece bir eve misafir olmuştum. Tren istasyonunun hemen yanında bir evdi. Akşam yemeğinden sonra çaylarımız
Yaşın getirdikleri tecrübeler,gözlemlediklerim vs.
1- Kendine saygı duymayı öğren,öğret.Bunu senin haricinde başkalarını mutlu ederek sağlayamazsın. 2- Sağlığını önemse en az 5 gün 1 saat yürü.Hayatında hareket mutlaka olsun. 3- Ahiretini riske atacak ortamlardan sakın.Kâr zarar hesabı yap öyle davran (Bu evde olsa dahi oda değiştir.) 4- Fazla kişi tanıma..Hakkını verebileceğin kadar tanı.(Dostum
Samuel Taylor Coleridge: üzerine bir inceleme.
(1772-1834) yılında yaşamış ingiliz şair. İngiliz edebiyatının özellikle kant ve schiller’in sanat kuramlarını yansıtmış ve william wordsworth ile birlikte ingiliz romantik şiir akımını başlatmıştır. On yedi yaşında başladığı kitap okuma sevgisi, olağanüstüydü. Bu yönüyle dikkat çekti. Oyun yazarı, şair ve eleştirmen olan “Charles Lamb” ile
~ Hayırlı Geceler 1k ~
❗️✔️ Sevgili Mînîk Corona !!!✔️❗️ Biliyorum ki sen Semavi alemlerden gelen bir misafir, bir konuk,memur,elçisin dünyamıza. Bir müddet görevini yapıp geri döneceksin. Bize ayna oluyor, karanlık noktalarımıza ışık tutup yüzleştiriyorsun. Her ne kadar ansızın gelip düzenimizi bozduysan da her misafir gibi 1 alıp en az 9 bereket birakıyorsun. Senden
Reklam
Bu Hayat, Senin Yüzün Suyun Hürmetine..
Kediler ve cam sıvıdır. Hemen hemen her yere girer kediler ve girdikleri kabın şeklini alabilirler. Cam belli etmez ama akışkandır. Bir camı dik bir şekilde yıllarca bırakırsanız, misal yüz yıl. Üst kısmının inceldiğini alt kısmının kalınlaştığını görebilirmişiz. Bunu bana kim anlattı hatırlamıyorum. Sivas'ta anlatıldığını hatırlıyorum. Kar
~ Hayırlı Sabahlar Günaydınlar 1k ~
~Kar Altında Hüzün Denemesi ~ ❄️☃❄️Her şey yavaşlar ilk kar tanesinin yeryüzüne inmesinin ardından. Ağır usul, nazlı nazlı ve dönerek inişinden anlarsınız ki kar da memnundur halinden. ❄️Kar da bir çiçektir yalnızca kendi mevsiminde açan. Bu yüzden kendisini görmeden önce kokusunu duyarsınız size yaklaştığında. Rüzgârdan onun selamını alır, topraktan kaç gün misafir olacağını öğrenmeye çalışırsınız.😌 —ALINTI— ✒️ HÜSEYİN KAYA🖋 😊💙☃❄️💙😊 Buz tutan gönüllere bir "kar" yumuşaklığı olsun; Çayınız demli muhabbetleriniz içten, samimi olsun, güzel insanlara çıksın yolu/nuz/ muz. Hayırla, sağlıcakla... 🌿🌹❄️☕️📚😊📚☕️❄️🌹🌿
sitede dönüp dolaşan mülteci furyasına ponçik bir deneme yazısı ;))
Bir iç savaşın ülkemize taşırmasıyla daha yakından tanıştık mülteci gerçeğiyle... Belki de bugüne kadar gurbetçi, Almancı vs. dediğimiz insanların benzerlerini ülkemizde görmeye başlamıştık ama bir farkla... Konu farklı ülkelerin iç meselelerine burnumuzu sokmamız, devlet politikası, Orta Doğu gerçeği, adına her ne dersek diyelim mevcut bir
Selamünaleyküm hayırlı Akşamlar...
Bâyezîd-i Bistâmî Hazretleri bir gün Arafat Tepesi’nde oturuyordu. Nefsi ona şöyle fısıldadı: “Bâyezîd! Senin bir benzerin var mıdır acaba? Kırk beş defa haccettin ve günde bir hatim indirdiğin için binlerce defa hatmetme bahtiyarlığına eriştin.” Bâyezîd-i Bistâmî Hazretleri, nefsinin bu kendini beğenmişliğine üzüldü. Derhâl toparlandı ve
Reklam
Yeni Hayat
İyi günler. Aralık Ayı Hikaye Etkinliği ( #93818974 ) kapsamında isminin yayınlanmasını istemeyen bir okurun öyküsünü paylaşıyorum. İyi okumalar. ---- Otobüs yolculuklarında neden midemiz bulanır? Çünkü bedenimiz hareket içerisinde değilse ancak sürekli hareket ediyormuşçasına yer değiştiriyorsak beynimiz bu ikilik
9 Mayıs 1950!..
Bu soğuk tırmalıyor uyuyan duyguları Sigaramın dumanı kardan adam çekici Geçit resminde biri çarçabuk deldi zarı Demir atmış gemiden firâr eden o genci Yükünden tanıyorum sırtındaydı mezârı Belli ayak izinden benim garîb gemici Daldım siyâh geceye gezdim suda âvâre Buz kesen derinlerde terledim devir devir Hırsızca süzülürken deliklerde bir fâre Fasıla nişânları ben talimde çilingir Ayazda ıslık oldum ufuktaydı hep çâre Fikir kesildi kadın gizli gizli misafir O öyle bir mevsim ki zehir zıkkımdı pekmez Ağlamak şimdi müşkül unutmak henüz erken Üstüm başım kan revân ne yan ne yön ne merkez Sen dön artık gemici düşmeyeyim titrerken Malûm şifâlar ağır oysa belâlar tez tez Derdim başımdan aşkın kapıyı çek giderken 1988 Salih Mirzabeyoğlu
Bir gün , bir yerde toplanmışlar , sohbet , muhabbet , yemek vs. Ertesi gün Allah'ın dostu Hasan el Basri 'ye , Basra'lı Neise gelerek ; ⚪- Birisi seni çekiştirdi , gıybetini etti. 🌹- Sen o zatın evine neden gittin? ⚪- Misafir olarak çağırmıştı . 🌹- O kişi sana ne ikram etti ? ⚪- Yemekler ve içecekler 🌹- Bu kadar yemişsin, içinde kalmış da bir sözü mü saklayamadın da bana getirdin !... Daha sonra kendisinin gıybetini yapan kimseye , bir tabak taze hurma hazırladı ve özür dileyerek, şu şekilde haber etti : "İşittiğime göre sevaplarını benim amel defterime yollamışsın ! İstedim ki , sana karşılık vereyim, kusura bakma ! Hediyem senin ki kadar ağır değil !...
Umut ediyorum,öyleyse yaşıyorum& Kemal Sayar
Sevmeyi bilirsek içimizde bir sevinç filizlenir. Hayat, umut ettiğimizde bize yeni yollar açar. Tanrı, ona seslenene aşikar olur. Affedişin bakracıyla geçmişin kuyusuna inen, eli boş dönmez. Bak ne demiş şair? ‘Şimdi tekrar ne yapsam dedirtme bana yarabbi/ taşınacak suyu göster, kırılacak odunu / kaldı bu silinmez yaşamak suçu üzerimde/ bileyim
Hz. Lut Peygamber ve Sodom - Gomore Tevrat’ta Terah’ın çocuklarından Haran’ın oğlu ve İbrâhim’in yeğeni olarak gösterilir. İslâm öncesi Arap toplumunda bilinmeyen lût kelimesinin İbrânîce veya Süryânîce olduğu ileri sürülmektedir (Jeffery, s. 255; Mustafavî, X, 258). Haran Ur şehrinde öldükten sonra Terah oğlu İbrâhim’i, gelini Sâre’yi ve torunu
358 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.