Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
_Sık ve çok gülmek, zeki insanların saygısını ve çocukların sevgisini kazanmak, dürüst eleştirilerin takdirine layık olmak ve yanlış arkadaşların ihanetlerine katlanabilmek, güzelliği takdir edebilmek, başkalarındaki en iyiyi bulabilmek, sağlıklı bir çocuk, bahçelik bir arazi ya da daha iyi duruma getirilmiş bir sosyal durum yoluyla bu dünyayı
Cihangir Miyavlaması
zaman: durmuş gibi cihangir'de pazar günü şaşkınım olmayan uykumu bölüyor bir akordeon sesi bir çocuk ufarak sarı saçlı eminim kara gözlüdür görünmüyor uzaktan gözleri görünmüyor ki sokak derin uykularda duyulmuş şey değil cihangir'de geldiğim günden beri gurbetliğimden beri son travesti son bira şişesini yere çaldığından bu yana kaç
Sayfa 339 - KırmızıKedi YayıneviKitabı okudu
Reklam
Öteden gelen şiir o aşk, kalbime çöken ağır bir yüktü Rabbim o aşk, ruhumun bile belini büktü Rabbim kristalin içinde incimi parçaladı çakallarla sevişen hımcımı parçaladı yalnızlığım karanlık dökünce yollarıma siyah lekeler düştü kırılan kollarıma esrarlı bir köpüğün infilekıydı hayat tutunduğum her dalın ucunda koptu feryat O bir masal kızıydı,
Sayfa 129Kitabı okudu
öteden gelen şiir
O aşk, kalbime çöken ağır bir yüktü Rabbim O aşk, ruhumun bile belini büktü Rabbim Kristalin içinde incimi parçaladı Çakallarla sevişen hıncımı parçaladı Yalnızlığım karanlık dökünce yollarıma Siyah lekeler düştü kırılan kollarıma
Sayfa 129
HURRİYET VE İTİLAF NASIL DOĞDU NASIL ÖLDÜ? Dersaâdet-(Akşam) Matbaasında tab olunmuştur 1335-1919 Türk milletinin bana verdiği Mebusluk vazifesini -ki ben istememiştim; zorla kabul ettirilmişti- güzel yapmak için hekimliği, yani sanat ve maişet ve istikbalimi bile bırakıp kendimi büsbütün millet ve politika işlerine vermiştim. Nice sarp
öteden gelen şiir
o aşk, kalbime çöken ağır bir yüktü Rabbim o aşk, ruhumun bile belini büktü Rabbim kristalin içinde incimi parçaladı çakallarla sevişen hıncımı parçaladı yalnızlığım karanlık dökünce yollarıma siyah lekeler düştü kırılan kollarıma esrarlı bir köpüğün infilâkıydı hayat tutunduğum her dalın ucunda koptu feryat O bir masal kızıydı, anlamadı
Sayfa 116 - BİREY YAYINCILIKKitabı okudu
Reklam
kendisine
sen ey şehrin yerlisi, cesur, kararlı mühür sen ey inatçı kıskanç, alçakgönüllü ve hür karanlık geceleri korkutsa da günahım Kızlar Kayası gibi dikilip kaldı âhım sefere çıkanların tatlı rüyası mısın ruhumun cellâdı mı, yoksa hülyâsı mısın konuşursun, sözlerin dâre çeker canımı susarsın, çaresizlik büyütür isyanımı siyaha boyanınca,
Sayfa 32 - BİREY YAYINCILIKKitabı okudu
yaşmaya deyerese ölüm guzel
Yokluğun buz gibi soğuk Uzaklardan bir ses olmanı isterdim, bir selam, bir nefes... 'Üşüme' diye seslenmeni isterdim... Bir el olmanı isterdim, bir kol... 'Özledim' deyip sarılmanı... En karanlık yerinde düşlerimin çıkıp gelmeni isterdim kınalı bir bahar gibi, umut ışığı olmanı isterdim hayatıma... Gelseydin ve yaslasaydım başımı omuzuna,
Sayfa 457 - özlem ve ölüm
şimdi kim bağışlayacak beni?
Unuttum senle helak olmuş tüm kavimleri kişisel tarihimi pompeinde taşa dönen kalbimi.. Şimdi kim bağışlayacak seni bir dokunuşla yumuşacık olan. kalbimdir seni bağışlayacak olan ya beni kim bağışlayacak beni
İbni Tahir nehri aştı. Karşıya geçince de kaleden ayrılırken elbiselerini sakladığı yeri kolayca buldu. Hemen üzerini değiştirip vadiye doğru yöneldi. Kendisine eşlik eden birliktekiler gözden kayboluncaya dek arkasından baktılar. Sonra da komutanları Rey’e dönme talimatı verdi. Vadi girişinde bulunan kuledeki muhafız onu tanıyıp geçmesine müsaade
Reklam
6 Haziran 1954 Bismil Leylâ’m, Kardeş Çocuk! Bu kadarı da çok oldu. Ne oluyorsun yahu? Gelince bir temiz ıslatıcam seni. Kendine gel! Sen, üzüntüye, kahra lâyık veya müstahak değilsin. Yaşaman, asıl senin yaşaman lâzım. Hiç kimse, yaşamayı senin kadar hak edemez. Anladın mı? Sen, öyle birisin işte. Bunu belle, buna inan. Şendeki altın yürek, altın
kendisine
Sen ey şehrin yerlisi, cesur, kararlı mühür  Sen ey inatçı kıskanç, alçak gönüllü ve hür  Karanlık geceleri korkutsa da günahım  Kızlar Kayası gibi dikilip kaldı âhım  Sefere çıkanların tatlı rüyâsı mısın  Rûhumun cellâdı mı, yoksa hülyâsı mısın  Konuşursun, sözlerin dâre çeker canımı  Susarsın, çâresizlik büyütür isyânımı  Siyaha boyanınca,
Tam Metin
(Çok uzun bir sessizlik) Ama senin dostların var. (Uzun bir sessizlik) Çok dostun var. Onların sana bu kadar koltuk çıkmaları için ne veriyorsun onlara?
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.