Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
#239405697 gönderimize istinaden bugün samimi bir uyarı mesajı aldım. Gerçekten yazan kardeşimizden Allah razı olsun. Çünkü öncelikle mesajda hüsn-ü zan ettiği gibi zoom ile ilgili detayı bilmiyordum. Ve tamamen uyarmak maksatlı olduğu açıkça belli oluyor. Yoksa herkes gibi o da yoruma “ aaa bir de şeriatçı geçiniyorsunuz, zoom kullanıyorsunuz “ yazmasını bilirdi. Ama bu durum bana sirayet eder miydi? Sanmıyorum. Ama bu mesaj sayesinde aklımızda da bulunan discord kanalı kurma olayını hızlandırmam gerektiğini anlamış oldum. Bir yanlışımı görürseniz lütfen böyle uyarın, tebliğ budur. Yazacak çok şey var da Ebubekir radıyallahu anh’ın bir sözü aklıma geliyor : “ Ben sustuğum için hiç pişman olmadım ama konuştuğum için pişman olmuşluğum vardır. “ Darısı herbokolog olan çok konuşanlara..
"Gerçekten ne kadar ayrılacağız birbirimizden?"
"Bundan sonra birbirimizi yolda gördüğümüzde kafamızı çevirecek kadar mı ayrıldık onunla? Yoksa birbirimize yolda yürürken selam verebilecek kadar mı? Bundan sonra hemen başkalarıyla görüşmeye başlayabilecek kadar mı ayrıldık, yoksa birleşme ihtimalimizi aklımızda tutacak, bu yüzden ona göre davranacak kadar mı? Başımıza bir şey geldiğinde
Sayfa 158
Reklam
"Yarın buradan çıkacağız Kumru. Kapıya ulaşacak ve buradan çıkıp gideceğiz. Oysa burayı hiçbirimiz hayatımız boyunca unutamayacağız. Burası ile ilgili her ayrıntı, her detay hayatımız boyunca aklımızda olacak. Seni burada öpmek istedim çünkü seni öpüşüm hayatın boyunca aklında olsun istedim. Seni burada on sekizinci evin önünde öptüm. Bir gün olur da burayı hatırlarsan, on sekizinci evi ve gökyüzünü günler sonra ilk kez gördüğümüz o geceyi, 'Uraz beni burada öptü' de kendi kendine. Bu hep aklında olsun, her saniye." "Unutmam mümkün mü?" diye sordum ona titreyen sesimle.
232 syf.
·
Puan vermedi
Aleme yayılsın, Aşkın Nuru, Uyandır nuranı, uyandır umudu, Aşka düşenin, yoktur gururu, Allah gönlündekini, sana verecek. Merhabalar Ramazan ayından yeni çıkmışken,nefsimizi terbiye ile geçen bir aydan sonra huzurunuza huzur katacak bir kitap önerisiyle geldim. İçeriği öyle dolu ki çok beğendim. Yaradılış gayemizi hatırlamamızı, kalbimizi gerçek
Aşkın Nuru
Aşkın NuruNur Seher Aslan · P Kitap Yayıncılık · 20249 okunma
İmtihanlarla karşılaştığımızda aklımızda her zaman iki şey olsun; Arkamızda Allah'ın inayeti ve halkımızın muvafakati vardır.
536 syf.
5/10 puan verdi
Herkes kaçtığım için kendimi suçladığımı sanıyor. Hayır. Kendimi daha hızlı koşmadığım için suçluyorum. Ben bu kadar uzatılmaya çalışılan aynı zamanda da bu kadar kestirip atılan bi kitap daha görmedim. Kitap 300 e kadar çok yavaş ve sıkıcı ilerledi. 300 den sonra şükürler olsun ön mahkeme sahnesiyle beraber sarmaya başladı. Karakterler iyi yazılmış, aslında kurgu da gayet kaliteli ama kitabın ilerleyişi ve bu kadar detay, üstüne yazarın aynı sahneyi 3 kere yazma hevesi kitabı bana kalırsa çöp etmiş. Son o kadar alelade geldi ki gözüme, son 20 sayfaya ters köşeyi sıkıştırıyorsun, ama kitabı doğru dürüst bir sahneyle bitirmiyorsun. Yanlış anlaşılmasın ters köşeyi çok beğendim. Ama ne bileyim Kelly Wilson’ın duruşmasıyla falan bitemez miydi? Tabii yazdığı tecavüz vs sahneleri olsun aklımızda kalacak, iki kız kardeşin özellikle Sam’in yaşadıkları da. Yine de beni hayal kırıklığına uğrattı.
Uslu Kız
Uslu KızKarin Slaughter · Kırmızı Kedi Yayınevi · 202317 okunma
Reklam
48 syf.
10/10 puan verdi
·
33 saatte okudu
Yeni bir insanı değil de yeni bir yazarı tanımayı daha çok seviyorum nedensizce. Belki insanlardan da çok şey öğreniriz. Ama en güzeli yeni bir yazar, yeni bir kitap... Dünyanın en harika yolculuğu olsa gerek. Tam doğru bir zamanda okumalarıma içimden geldiği gibi dergi ile devam etmişim. Okumuş olduğum bu dergiyi çok beğendim. Okunmaya değer bir dergi. Bundan beş yıl öncesinin dergisi Mayıs 2019'un... Ve nasip. Buket Uzuner'i tanıdım bu sayısında. Kitapları çok seven yazar bir hanımefendi. Tabi bunda ailesinin de etkisi cok fazla. Şu sözü her daim aklımızda olan "Sözümüz hep iyilikten yana olsun." Kendisini tanıdım ama henüz hiçbir kitabını okumadım. İnşallah belki bir gün nasip olur kalemiyle tanışmak. Mayıs 2019 sayısını okudukça çok sevdim. Okuduğum her cümlede, her yazıda kendimi buldum. Altını çizdiğim o kadar çok cümle var ki. Yavaş yavaş okumak da dahil oldu. Olsun insan okuduğu her kitapta kendini bulması güzel bir his.
KafkaOkur - Sayı 39 (Mayıs 2019)
KafkaOkur - Sayı 39 (Mayıs 2019)KafkaOkur Dergisi · KafkaOkur Dergisi · 2019228 okunma
Yaşlanacağımız kesin. Bunun güzel, iyi, neşeli olmayacağı da kesin. Bunlarla yaşamak gerek. Önemli olanın şimdiki zaman olduğunu kendimize söylemeliyiz. Şimdi, bir şeyi, ne pahasına olursa olsun, bütün gücümüzle inşa etmek. Her gün kendimizi aşmak için, kendimizi ölümsüz kılmak için, huzurevi daima aklımızda olmalıdır. Herkes kendi Everest’ine adım adım tırmanmalıdır, hem de öyle bir tırmanmalıdır ki her adım biraz sonsuzluk olmalıdır.
İmtihanlarla karşılaştığımızda aklımızda her zaman iki şey olsun: Arkamızda Allah'ın inayeti ve halkımızın muvafakati vardır.
Nalet olsun yapıyorum bunu
Kapı vurulduğu zaman, bu doğrudan kapının arkasında birisi olduğunun işaretidir. Ancak, örneğin konuştuğunu duyduğumuz birinin aksanından ötürü onun eğitimi, sosyal sınıfı ya da memleketiyle ilgili aklımızda beliren fikir ve yargılar dolaylı belirtiselliğin örnekleridir.
Reklam
Babalarımız, unuttuğumuzu zannettiğimiz ama hiçbir zaman silinmeyecek buruk bir anı olarak hep yaşayacaktır zihnimizde. Onlar kaşımızda gözümüzde, boyumuzda bosumuzda, aklımızda ve yüreğimizdedir. Kudretleri güç verir bize, şefkatleri yüreğimizi yumuşatır, zalimlikleri korkak yapar bizi ya da acımasız, cesaretleri ruhumuzu yüceltir, ödleklikleri küçültür. Velhasıl iyilik ve kötülük, bencillik ve fedakârlık, ne kadar karşıtlık varsa ruhumuzda, hangisinin galip geleceği babamızın şahsiyetiyle alakalıdır. Ve ister titan olsun ister dev, ister tanrı olsun ister insan, fark etmez, baba kötüyse, korkaksa, sevgisizse, şefkatten yoksunsa, bir çırpıda çıkarıveriyorsa evlatlarını gözden, hiç iyilik beklemeyin o çocuklardan.
Sayfa 205 - YKYKitabı okudu
Ölüm
Kimse beni senden daha çok sevemez Allah im, sevmiyor! Allah im sen varsın, kimse yok. Allah im sen değer verensin, kimse senin kadar değerli hissettiremez. Allah im senden geldik yine sana döneceğiz. Bize şu anki şuurumuzu unutturma Rabbim. Ölümü daim hatırlayalım. Aklımızda olsun, çıkmasın. Ölmeden önce ölelim ki senin razı olduğun bir kul olmak için daha çok çaba sarf edelim.
8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN Şafak öncesinden henüz doğa uyanmamışken , henüz yüksek dağlara, gece ayazından donmuş buğday tanesine Güneş o özlenesi sarı sofrasını sermeden; herkesten önce, herşeyden önce günü karşılarlar.... Çünkü, şafakla birlikte doğan iş gücüdür, çünkü gün bin buğday tanesine gebedir. Güneşi karşılarken onlar, sadece yavrularına analık etmezler , doğasına da analık ederler. İlk öncelikle küçük buzağının karnını doyurur, muhabbetini katarak. Sonra ineğini, danasını özgürlüğe bırakır, yaylalarına emeği biçmek için. Bu özgürlüğe belki de hayatı boyunca kendisine tanımamıştır, çünkü doğayla barışıktır, eşine aşına, yavrularına barışıktır. Bazen hasretiyle bağrı yansa da yandım demez ve bazen dermanı olsa da hastalandığında aman demez. Alnında kara güneşin imzası vardır çizgilerle. Güneş, kara olmasına karadır da o öpülesi alınlarında ak çizgiler bürünür her zaman. Her zaman diktir alınları. Emeği kutsal saydıkları için. Ve kendi yolunu bulurlar, tıpkı suyun kendi yolunu bulduğu gibi. Onlar Koçgiri'nin Analarıdır. Bazen Kızılırmak gibi coşarlar, Kızıldağ'dan kopup , bazen de özlem duyanları kavuştururlar Koçgiri'ye yol olup. Onlar sevdamızdır, sevdalılımızdır, eşimiz ve aşımızdır. Onlar insanlığa, doğaya anadır, anamızdır, yarimizdir. Siyah elbiseleri altındaki o ak ,o öpülesi yüreklerinden ,saygıyla eğiliyoruz. Dünya Emekçi Kadınlar gününüz kutlu olsun. Yüreklerimizde sizi birgün hatırlamak değil, bin yıl yaşamak, yaşatmak sevgi aklımızda o öpülesi elleriniz vardır
8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN Şafak öncesinden henüz doğa uyanmamışken , henüz yüksek dağlara, gece ayazından donmuş buğday tanesine Güneş o özlenesi sarı sofrasını sermeden; herkesten önce, herşeyden önce günü karşılarlar.... Çünkü, şafakla birlikte doğan iş gücüdür, çünkü gün bin buğday tanesine gebedir. Güneşi karşılarken onlar, sadece yavrularına analık etmezler , doğasına da analık ederler. İlk öncelikle küçük buzağının karnını doyurur, muhabbetini katarak. Sonra ineğini, danasını özgürlüğe bırakır, yaylalarına emeği biçmek için. Bu özgürlüğe belki de hayatı boyunca kendisine tanımamıştır, çünkü doğayla barışıktır, eşine aşına, yavrularına barışıktır. Bazen hasretiyle bağrı yansa da yandım demez ve bazen dermanı olsa da hastalandığında aman demez. Alnında kara güneşin imzası vardır çizgilerle. Güneş, kara olmasına karadır da o öpülesi alınlarında ak çizgiler bürünür her zaman. Her zaman diktir alınları. Emeği kutsal saydıkları için. Ve kendi yolunu bulurlar, tıpkı suyun kendi yolunu bulduğu gibi. Onlar Koçgiri'nin Analarıdır. Bazen Kızılırmak gibi coşarlar, Kızıldağ'dan kopup , bazen de özlem duyanları kavuştururlar Koçgiri'ye yol olup. Onlar sevdamızdır, sevdalılımızdır, eşimiz ve aşımızdır. Onlar insanlığa, doğaya anadır, anamızdır, yarimizdir. Siyah elbiseleri altındaki o ak ,o öpülesi yüreklerinden ,saygıyla eğiliyoruz. Dünya Emekçi Kadınlar gününüz kutlu olsun. Yüreklerimizde sizi birgün hatırlamak değil, bin yıl yaşamak, yaşatmak sevgi aklımızda o öpülesi elleriniz vardır
608 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.