"Yahudi misin diye soruyor, sen istediğin kadar hayır demekte inat et, dinleyen kim? İnsana, 'çık sıradan' diyorlar ve işini bitiriyorlar."
"Esirken çektiklerimi anlatmak, bana onları hatırlatmaktan daha acı geliyor. Orada çektiğin orada tahammül ettiğin tabiat dışı acıları ve bu kamplarda ölünceye kadar işkence çekmiş arkadaşlarını tekrar düşündüğün zaman yüreğin göğüs kafesinden gelip boğazına tıkanıyor ve orada çırpınıyor. Nefes almakta güçlük çekiyorsun."
"Beni neden istediğini sormaya lüzum yoktu. Canıma okumak içindi. Bunun ne demek olduğunu anlayan arkadaşlarıma veda ettim, içimi çektim ve yürüdüm. Avludan geçtim, yıldızlara baktım,onlara da veda ettim."
"Son iki sene içinde insan gibi muamele görmeyi unutmuştum. Bak ağabey, sana söyleyeyim ondan çok daha sonra hatta bugün bile ne zaman bir üst karşısına çıksam sanki beni dövecekmiş gibi, omuzlarımı kaldırır,başımı arasında saklamak isterim.Alışkanlık meselesi. Onlar faşist kamplarında bizi böyle alıştırmışlardı."
Antik dönemde çocukların canavarca cezalandırılması, hatta öldürülmesi gündelik olaylardandı. "Çocuklar nehirlere fırlatılıyor, gübre yığınlarına ve bok çukurlarına atılıyor, açlıktan ölsünler diye fıçılara kapatılıyor, yırtıcı kuşlara yem, vahşi hayvanlara av olsunlar diye yol kenarlarına ve dağlara bırakılıyorlardı,"
#Nisanayındaneokuyorum3
#SerkanŞengül #ölüm #kadin #meselesi
#alinti #Dunyaninencesuryazari #bencede
Yadsınamaz gerçeklerle dolu düşünceler içerisinde sızıp kalan taze komiser uykuyla arası pek iyi olmayan bir kadındı ancak belki de hayatında ilk defa başını yastiktan kaldırmakta güçlük çekiyordu. Beyin hücrelerinin sizladigini hissettiği bir güne uyanmak işlerin pek de yolunda gitmeyeceginin sinyallerini verse de yeni doğan güneşe haksızlık yapmak âdeti değildi ve her şeye rağmen penceresini açıp gökyüzüne göz gezdirdikten sonra hızlı hızlı hazırlanıp yola koyuldu.
İKİNCİ BASIMA ÖNSÖZ
Türk Ülküsü'nün bu ikinci basımı, birincisine göre oldukça değisiktir. İlk basımdaki tarihe ve kalem
mücadelesine ait yazılar bırakılmış, doğrudan doğruya ülkünün türlü konularını ilgilendiren yazılar alınmış
ve bunlara yine ülkü ile ilgili yeni yazılar eklenmiştir. İlk basımda bulunup da ikinci basımda
Kubilay'a Karşı Seferler
Kubilay Orta Asya'da hanlığı kendisinden almak isteyen bir rakiple karşılaştı. Konumuna bir tehdit oluşturmayan Kore ve Japonya'nın aksine, burada tahtını bile altından alabilecek bir düşmanı vardı. Kore ve Japonya'da Moğolların topraklarını ve ekonomilerini geliştirmeye çalışıyordu ama Orta Asya'daki düşmanı, atalarının
“Aman kitap, aman kitap! diyordu ve Cemil eve her dönüşünde ona beş on , cilt birden getiriyordu. Bu günler zarfında Seniha'nın sabahtan akşama kadar üç romanı üst üste sigara içer gibi okuduğu oldu. Hepsini de bitirdikten sonra, içi sıkılarak bir köşeye fırlatıyordu. Bu kitapların hiçbirisi arzusuna göre değildi; bazısı budalaca hayali, bazısı hayvanca hakikiydi, bazısı da o kadar sönüktü ki, okunduktan sonra hatırda hiçbir iz bırakmaksızın kapanıp gidiyordu.”
Alıntı Şuradan
Kiralık Konak
Yakup Kadri Karaosmanoğlu