Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

merve acarlıoğlu

Bir gün öleceğimin düşüncesi ve ondan ötesinin muamması, şuurumu alt üst ediyor, kökünden sarsıyor.
Reklam
Ebedîlik! İşte en nefis soluk; insanlar arasında aşk diye anılan, ebedîliğe susayıştır gerçekte; başkasını seven onda kendini ebedîleştirmek ister. Ebedî olmayan, gerçekte yok demektir.
Kan izi demire bile işler ve asla çıkmaz. Şehit kanının izini ise, dünyanın hiçbir zımparası çıkaramaz, Dünya kağıdı bu yazıyı ölünceye kadar taşıyacaktır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bedir bir tez, Uhut bir antitez, Hendek ise sentezdi.
Batı düşünecek, biz de onu hemen alacağız, kullanacağız. O da biz daha mevcudu aktarmadan artıp geliştiğine ve değiştiğine göre yetişememekten gelen bir düşünce hafakanı içine yuvarlanmamız işten bile olmuyor.
Reklam
Seyahat bizi nasıl içinde bulunduğumuz gerçeklikten çıkarıyorsa dil de öyle çıkarır.
Sayfa 144Kitabı okudu
Yazın fosfor gibidir. En çok ölmeye çalıştığı anda parlar.
"Birtakım mekteplerimiz var; birçok şeyler öğretiyoruz. Fakat hep eksik olan bir memur kadrosunu doldurmak için çalışıyoruz. Bu kadro dolduğu gün ne yapacağız? Çocuklarımızı muayyen yaşlara kadar okutmayı âdet edindik. Bu çok güzel bir şey! Fakat günün birinde bu mektepler sadece işsiz adam çıkaracak, bir yığın yarı münevver hayatı kaplayacak..."
Sayfa 264 - Dergah
Madem ki o benim için artık her şeydir, o hâlde bütün kâinatımla ona taşınacağım
Sayfa 186 - Dergah yayınları
Hafızamızın, biz yaşlandıkça fazla yük taşımak istemeyen huysuz bir yük hayvanı gibi attığı ağırlıklar en sevmediği yükler midir, en ağırları mı, yoksa en kolay düşenler mi?
Reklam
Hayat dertlerle doluydu, acılarla, biri bitince öbürü gelen, öbürüne alışırken bir yenisi bastıran ve yüzlerimizi birbirine benzeten derin acılarla. Birden bire de gelseler, bu acıların çoktan beri yolda olduğunu biliyorduk biz, onlara kendimizi hazırlamıştık, ama gene de dert, bir kabus gibi üzerimize çökünce bir tür yalnızlığa kapılıyorduk; başka insanlarla paylaştığımızı sandığımız zaman mutlu olacağımız umutsuz ve vazgeçilmez bir yalnızlık.
Az oku, ama severek oku, çok ama sıkıntıyla okuyandan daha okumuş gözükürsün.
Aynı masalları dinlemelerine rağmen, ötekiler hiç böyle bir şey yaşamadılar. NOVALIS
Daha o zaman bile düşüncelerin kafamıza bazan kelimelerle, bazan da resimlerle geldiğini anlamıştım. Bazan bir fikri kelimelerle düşünemezdim bile...
Bir rüyada kendini dışardan gören biriydi şimdi.
Sayfa 213Kitabı okudu
İdeoloji, pis kokan nefes gibi, yalnızca başkalarında bulunan bir şeydir.
Reklam
Onun anlayışına göre İblis, Allah'a o kadar büyük bir aşkla bağlı idi ki cehennemde ebedi olarak azap görme pahasına bile olsa, O'ndan başkasına secde etmedi ve gerçek bir muvahhid olduğunu ispat etti.
Sayfa 109Kitabı okudu
İnsanların birbirlerini zaman zaman Tanrı ya da böcek katına koymalarına yol açan şey ideolojidir.
İnsan yetiştirmek zordur, kendi kendini yetiştirmek ise daha da zordur.
Sayfa 97 - yarın yayınlarıKitabı okudu
Dünya kavgasına dünya için ve dünya adına değil, Allah için katılma. Kavgaya ebedi barış için katılma.
Sayfa 29 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
Yaşamayı ve ölmeyi, mekana ilişmeyi, zamana girmeyi daha doğrusu zaman ve mekanla diyalog kurmayı, ancak ve ancak bu inanç uğruna göze alabilirim.
Sayfa 9 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
Cenab-ı Hakk'ın "Rahim" esması, merhameti ifade eder. Âlimler der ki, merhamet yaratmakla başlar. Çünkü yaratmak zorunda değildi. Sevdi, merhamet etti, yarattı.
Reklam
" Kitap okumaya çok düşkün olan Fâzıla Hanım babasından kalan evi satıp hisse senedi almış, senetlerin geliriyle ev işleri yapmak zorunda kalmadan daha önemlisi bir erkeğe boyun eğmeden tüm zamanını okumaya ayırabilmiştir."
Edebiyat, kadının arzusunu kışkırtmakla kalmamış ona tam anlamıyla bir model de olmuştur.
Sayfa 28 - metis yayınlarıKitabı okudu
“Bilmediğin kelimeye bak, bildiğin kelimeye iki defa bak” Reşid Rahmeti Arat
Beşinci Bölüm Çocukluk Bu
İnsan terkederken bir sebep gösterir. Bunu söyler. Karşısındakine cevap hakkı tanır. Öyle durup dururken gidilmez. Yok çocukluk bu.
İslam arifleri, şeriattan pek bahsetmezler. Hayatları şeriata uygun olduğu halde, şeriat üzerine konuşmazlar. Arif, yapılması gerekeni diliyle söylemez, fakat onu bizzat yaparak örnek olur. Etkinin derinliği de burada aranmalı.
Sayfa 114Kitabı okudu
Bir kez “Allah” dedikten sonra, her çeşit putla, putçulukla savaşmak şarttır.; fakat savaşın mücerret sebebi putlara karşı koymak değil, Allah’ın vaz ettiği dini, insanlar arasında yürürlüğe koymaktır.