Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Gemiyle çıktık yola, fakat sandığım gibi öyle "göklere bakıp yıldızları seyret, limandaki aşkını düşün!" gibi romantik bir olay değilmiş bu. En zor ve tatsız işlerden biri aslında. Bir kere çok can sıkıcı. Günlerce sudasınız, bir şey görmüyorsunuz. Atlas denizine çıktıktan sonra yakalandığımız fırtınalarda istediğiniz kadar ateist, deist, bilmem ne olun, takla atarak Allaha sığınıyorsunuz. Biskay körfezinde yakalandığımız bir fırtınada dalga, karşıdan boz bir duvar gibi geliyordu üstümüze. Geminin kaptan köşkü yirmi metre kadar vardır ve o dalga köşkün üstünden geçiyordu. Demek bir otuz metre kadardı yüksekliği. Korkunçtu, anlatılması imkansız. Hala aklımda, sırtımdan soğuk terler boşanıyordu. Ölümle ancak bu kadar burun buruna gelinebilir! Gerçi ölüm korkusunu daha üst seviyede Afganistan'da yaşadım, aşılandım ölüm korkusuna.
Öyle Geçer ki Zaman
Öyle Geçer ki Zaman
Ş. Teoman Duralı
Ş. Teoman Duralı
Kendini tanımak "dıştan içe" sessiz bir yolculuktur, anlatılması ve paylaşılması zor, bazen sadece kokusu alınabilir. Akmakta olan bir ırmağın, aynı zamanda kaynağına doğru yolculuk edebilmesini çağrıştıran bir süreç, kaynağa ulaşılamasa da yolculuğun kendisine değer.
Sayfa 100Kitabı okudu
Reklam
23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı Kutlu olsun
Babasını cephdede kaybeden şerbetci çocuğun gözünden Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetin ilanı ,İstiklal Marşımızın yazım süreci,Ankara nın Baskent oluşu ,cephe ve cephe gerisindeki topyekun mücadele yani bir milletin kaderini kendi yazdığı süreci görmek,degerlendirmek, izlemek. Şermin Yaşar kalemini severim.Her ne kadar İlber Ortaylı karızmayı çizdirse de tarih bilgisine değer vererek dinlerim,okurum. İkilinin çalışmasını merak ettim . Şermin Yaşar'ın anlatımı,İlber Ortaylı nın anlatının içindeki tarihi bilgileri, Gökçe Akgül'ün resimleri ile çocuklara,genclere hitap eden güzel bir kitap ben beğendim.Resimler daha iyi olabilirdi. Ne zor yıllar, kimler ne büyük fedakarlıklar yapmışlar hiç unutulmaması gereken,hep gündemde olması,bilinmesi,anlatılması, canlı ve gündemde tutulması gereken bir süreç. Atatürk ve silah arkadaşlarını, bize bu günleri armağan eden o dönemde yaşamış ve elini taşın altına sokarak,tüm yüreği ile mücadeleye gönül vermiş atalarımızı sevgi,saygı,rahmet ve şükranla anıyorum. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun. #alıntılar "Mustafa Kemal Paşa, Onuncu Yıl Nutku'nu okurken ben de oradaydım. Ama bu defa ne çörek satmak için ne şerbet satmak için ne de gazete satmak için. Türkiye Cumhuriyeti'nin bir öğretmeni olarak öğrencilerimle birlikte tören yerindeydim." (s. 114) "Mustafa Kemal cephede bile kitap okuyacak kadar gerçek bir kitap tutkunudur. Biraz da onun için büyük bir adamdır. Okuduğu bilinen kitap sayısı 4300'den çoktur." (s. 86) Ulusal egemenliğinin sonsuza kadar sürmesi niyetiyle hayatı ve kitapları iyi okumalar.
"Kendini tanımak 'dıştan içe' sessiz bir yolculuktur, anlatılması ve paylaşılması zor, bazen sadece kokusu alınabilir. Akmakta olan bir ırmağın, aynı zamanda kaynağına doğru yolculuk edebilmesini çağrıştıran bir süreç, kaynağa ulaşılmasa da yolculuğun kendisine değer."
Zamane
Zamane
504 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ahmet Ümit kitaplarını zaten çok severim. Kitabın aralarında mitolojik öykülerin anlatılması, karakterlerin işlenişi ve olay örgüsü oldukça güzel bence. Başkomiser Nevzat'a alıştığım için burada kitaba Yıldız ile başlamak zor oldu ams bir süre sonra ona da alıştım. Gerçi kitabın sonunda yine Nevzat'ı görmek mutlu etti beni.
Kayıp Tanrılar Ülkesi
Kayıp Tanrılar Ülkesi
Ahmet Ümit
Ahmet Ümit
Kayıp Tanrılar Ülkesi
Kayıp Tanrılar ÜlkesiAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 202320,4bin okunma
372 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Sanırım bugüne kadar okuduğum en ilginç ve bir o kadar da rahatsızlık uyandıran bir kitapla geldim. Son günlerde fazlaca paylaşılan ve birçok kişinin favorilerine giren bu kitap hakkında ben biraz farklı bir yorum yapacağım. Yakın arkadaşımın önerisi ile okuyup üzerine uzun uzun konuşmak istediğim bir kitap oldu. Olay örgüsü ayrı anlatımı ayrı
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü YalanAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20193,027 okunma
Reklam
İnsanlara anlatılması en zor şeyin gerçekler olduğunu biliyorum.
“ Özelliklerine, kişiliğine dair şeylerin bir çırpıda tam olarak anlatılması zor insanlar vardır. Toplumların gerçekten de çok büyük çoğunluğunu oluşturan bu insanlara genellikle “sıradan çoğunluk” denir. Yazarlar romanlarında, öykülerinde çoğu zaman toplumda belirgin özellikleri olan tipleri ele almaya ve onları canlı, sanat değeri olacak biçimde anlatmaya çalışır. Değişik özellikleri olan bu çeşit tiplere toplumda sık rastlanmaz ama, aslında bunlar gerçeğin kendinden de gerçektir.”
Sayfa 584Kitabı okudu
"Alevilerde anlatılması zor bir Atatürk tutkusu vardır, gösterdiği yola bağlılık vardır ... Onikinci İmam Mehdi'nin Atatürk olduğunu söyleyecek kadar O'na inançlarını belirtmişlerdir. "
Ne olursa olsun, amacımı gerçekleştirmeye kararlıyım. Anlatılması zor öyküme on kere, yüz kere baştan başlamak zorunda kalsam, hep aynı çıkmaza varsam bile, her seferinde yeni baştan başlayacağım.
Reklam
336 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitapta hayatları hakkında büyük kararlar alıp yeni başlangıçlar yapmaya hazırlanan iki gencin hikayesini okuyoruz. Yirmi dokuz yaşındaki Jess, sonunda hayallerinin peşinden koşacak cesareti bulur ve Londra’ya taşınır. Aylardan aralıktır ve önünde umutlarla dolu, yepyeni bir yıl vardır. Dört kişiyle paylaşacağı, Notting Hill’deki biraz yıkık ama
Ya Hiç Tanışmasaydık
Ya Hiç TanışmasaydıkRosie Curtis · Nemesis Kitap · 2020115 okunma
yazılması gerekeni yazmaktır tüm gayretim ve anlatılması zor olanları dökmek sözcüklere, hepsi bu.
Sayfa 311Kitabı okudu
"Özelliklerine, kişiliğine dair şeylerin bir çırpıda tam olarak anlatılması zor insanlar vardır. Toplumların gerçekten de çok büyük çoğunluğunu oluşturan bu insanlara genellikle 'sıradan', 'çoğunluk' denir. Yazarlar romanlarında, öykülerinde çoğu zaman toplumda belirgin özellikleri olan tipleri ele almaya ve onları canlı, sanat değeri olacak biçimde anlatmaya çalışır. Değişik özellikleri olan bu çeşit tiplere toplumda sık rastlanmaz ama, aslında bunlar gerçeğin kendinden de gerçektir. Örneğin Podkolyosin kendine özgü, hatta abartılı bir karakterdir belki, ama asla uydurma değildir. Kafası çalışan çok kişi Gogol'ün Podkolyosin'ini öğrendikten hemen sonra, iyi yürekli tanıdıklarının, dostlarının yüzlercesinin Podkolyosin'e korkunç derecede benzediğini düşünmeye başlar. Gogol'ü okumadan önce de dostlarının birer Podkolyosin olduğunu biliyorlardı, ama onların adının Podkolyosin olduğundan henüz haberleri yoktu. Gerçek hayatta düğünden hemen önce damat adayları nadiren pencereden atlayıp kaçar; uygunsuzluğundan hiç söz etmiyorum bile. Yine de pek çok damat adayı, hem de ağırbaşlı, akıllı uslu olanları, düğününün hemen öncesinde ruhunun derinliklerinde Podkolyosin olmak istediğini itirafa hazırdır. Her koca da adım başı 'Tu l'as voulu George Dandin!'* diye bağırmamıştır... Ama Tanrım, balayından sonra, (kim bilir, belki nikâhın ertesi günü bile), dünyada kaç koca milyonlarca, milyarlarca kez yürekten böyle çığlıklar atmıştır." * Bunu sen istedın George Dandin! (Moliere'ın "George Dandin" oyunundan) (ç.n.)
517 syf.
10/10 puan verdi
Martin Eden
On üç yıl önce sınıfta arkamda oturan arkadaş yanındakine bu kitaptan bahsediyordu. Hayatımı değiştirdi dedi ben de çok merak etmiştim. Alıp okumak istesem de bir şekilde ertelendi. Jack London’ın Uçurum Halkı adlı kitabını okudum o dönemlerde ve çok beğendim. Martin Eden'ı da okumaya kararlıydım artık ancak yine araya bir şeyler girdi. Çok
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,3bin okunma
1.300 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.