Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
128 syf.
·
Puan vermedi
AZGIN VAR . Ondört öyküden oluşan bir kitap. Bir hüzne boğan, bir tebessüm ettiren, bizden, yaşanmışlıklardan ve yörelerimizden yani içimizden her biri. İlk hikaye " Asiye' jin doğumu " , hem Anadolu şivesini vurgulaması hem de o topraklarda erkek çocuk doğurmanın ne derece önemli olduğu gerçeğini vurgulayan bir hikaye. Bir diğer öyküde ise, Erkan Bey' in eşi bir taraftan çağımızın hastalığı alzheimer ile kendi içinde mücadele ederken, diğer yandan oğlunun anneler günü hediyesi ile alttan alta gururlanarak havasını atıyor. " Küfür etme " de, niyetinin öldürmek değil de bir uyarı olduğunu anlatan ve çok iyi yapmış dediğim bir kadın . " İzmarit " ile önce bir öfke duyuyorsunuz aileye karşı, sonra dayı başının eşine kocaman bir şefkat. Ve üvey analığa sinirlenirken tek başınalık ile sarıyorsunuz izmaritleri tek tek, hınçla... Bir türlü muradına erip kargasına kavuşamayan hikayede ise her türlü kargayı tanımak eğlenceliydi. Masal kahramanları ile gelen rüyadan petrol kraliçeliğine... Doksanlı yılların yazının sıradan bir gününe,benim de sonsuza kadar hapsolmak istediğim günlere götüren " Mavi Boyalı Tahta Sandalye " İlla mutlu sonla bitmesi gereken romanımla teyzem Gülseren Peki " Şambali " yi okurken dayanamayıp kalkıp yapmama ne demeli Kısa kısa bahsedeyim diyerek başladığım yorumuma aklımda kalanlarla ağzınıza biraz bal sürüp kaçıyorum. Keyifle okuyun, özellikle #öyküseverler .
Azgın Var!
Azgın Var!Nilar Gök · Ayrıkotu Yayınları · 202322 okunma
Dipnot!
"Hakkında Hz. Peygamber'den gelen bir rivayet bulunmayan gecelerin, Allah Rasulüne isnadı ve hurafeler içermesi söz konusu olmaksızın, yerleşmiş bir gelenek şeklinde belli bir amaca matuf olarak kutlanmasında, ibadetle geçirilmesinde bir mahzur görmüyorum. Dünyada kutlanan pekçok gün vardır. Anneler, babalar, çevre günü gibi. Dolayısıyla yerleşik hale gelmiş olan ve Hz. Peygamber'in anılmasına vesile olan mevlid gibi bazı gece kutlamaları bu çerçevede değerlendirilebilir. Ayrıca unutulmamalıdır ki, milletleri millet yapan değerlerin arasında adet ve gelenekler çok önemli yer tutar. Bunlarla oynamaya başladığınızda toplumun genleriyle oynamış olursunuz ve yerine muadili bir şeyi asla koyamazsınız. Bu ise toplumu boşluğa sürükler, çözülmeye götürür. Günümüzde durum tam olarak böyledir ve dinden uzaklaşmanın hızlandığı bir dönemde buna katkı vermek kabul edilemez. Bu nedenle bu tür gecelerdeki yanlışlıkları ıslah ederek şu formatta kutlamak uygun olabilir: 1. Mevzu hadislere asla yer vermemek, Rasulullah ile irtibatlandırmamak. 2. Geceyi belli amaç için bir araya gelinen bir formata dönüştürmek. Örneğin günahlara tövbe, Allah'a münacaat gecesi gibi. Bu durum bize bidat kavramını müsrifane kullanmamak gerektiğini de gösterir. Çünkü Hz. Peygamber'in yaptığını değiştirme veya ona birşeyi nispet etme durumu söz konusu olmaksızın müslümanların gelenek haline getirdikleri nafile türü ibadetler hayata bir güzellik katmaktadır."
Sayfa 111
Reklam
Bayram günü...
İşte bu gün bir tatlı söz işitmek için hayatın bütün ağırlığını paylaşmayı göze alan çileli eşler ve anneler, ve evlerin canlı bayramları çocuklar.
Önemli ya da önemsiz, bizim için gerekli ya da gereksiz tüm yaşananları biliyoruz, ilgili ya da ilgisiz tartışmalara, anketlere ve birtakım sözüm ona araştırmalara katılıyoruz, çok kıymetli yorumlarımızı yapıyoruz, derecelendiriyoruz, notlar veriyoruz, yayınlıyoruz, beğeniyoruz ve tabii ki paylaşıyoruz. Navigasyona bakmadan işten eve gidemiyoruz. Mahalledeki pidecinin netteki yorum ve puanlarına bakmadan kaşarlı yumurtalı kıymalı pide siparişi veremiyoruz. Kalmayı duşündüğümüz otelin hijyen değerlendirme puanı beş üzerinden dört ise bitlenmiş gibi kaşınmaya başlıyoruz daha evimizde oturduğumuz koltukta. Dört duvar arasında aynı evi paylaştığımız eşimizin, çoluğumuzun çocuğumuzun doğum gününü, evlilik yıl dönümümüzü, anneler gününü, babalar gününü, bayramı seyranı sosyal medyadan kutlamaz isek bir yanımız eksik, boynumuz bükük kalıyor. Cümle hayatımız boyunca bir kere olsun tiyatro salonuna adım atmamışız ama sosyal medya hesabımızdan dünya tiyatrolar günü kutlama mesajı yayınlıyoruz. Ve hep bir kaygı ve korkuyla yaşamaya başlıyoruz: Acaba bir şeyleri kaçırıyor muyuz!?
Sayfa 45 - A. Serkan selayKitabı okudu
*ALLAH, ANA-BABAYA BİR ÖMÜR BOYU İYİLİĞİ EMREDİYOR*
Günümüzde, bir yıl boyunca kendisini türlü meşakkatlerle yetiştirip büyüten bir anne-babası olduğunu dahi hatırlayamayanlar için böyle özel günlerin(anneler ve babalar günü) ortaya konulması, unutulup, bir köşeye atılan ana-babaların gönüllerine acaba gerekli hisleri yaşatmaya yeterli olabiliyor mu?
Sayfa 32 - TDVKitabı okuyor
Boğucu anneler ...
Janice gibi anneler, kızları küçükken kendilerini ona adar­lar, ihmalkar değillerdir; ancak bebeklerini (yaşı ne olursa ol­sun ona böyle hitap etmeyi sürdüreceklerdir) hayal kırıklık­larından ve zorluklardan korumak için tepesinde dört döne­bilirler. Çocuğun iyi not alması, bir doğum günü partisine davet edilmesi ya da herkesin peşinde olduğu bir konumu el­de etmesi için mücadele ederler. Bunların hiçbiri sevgisizlik gibi durmaz. Fakat çocuk annesinden kopmaya, keşfe çıkma­ya, kendi arzularını ifade etmeye başlar başlamaz, bunların hepsi hızla sevgisizliğe döner. lşte o zaman annenin yakınlık, sevgi ve bağlanma olarak kabul ettiği şeylerin çoğunun ince­likli bir boyunduruk biçimi olduğu ortaya çıkar.
Reklam
448 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
DÜNYA HAFIZASININ KIRILMA ANLARI
Her insanın yaşamında kırılma anları vardır. Bir saniye öncesi ile sonrası arasında hayatınızın, düşüncelerinizin ve duygularınızın yönü değişir. Değişim için kimi zaman uzun bir süre gerekir kimi zaman da bir ‘an’ yaşamımızdaki köklü değişimi nur topu bir sürpriz gibi kucağımıza bırakılıverir. Bu edilgen bir eylemdir, işi yapan özne belli
Kırılma
KırılmaAndrés Neuman · Üç Nokta Yayınları · 2022205 okunma
152 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Jean Louis Fournier bu kitabında annesini anlatıyor tabiki o nüktedan üslubuyla...Yine harika. Küçüklüğümde ne zaman bir şeyler yazsam yada bir resim yapsam,iyi olmuş mu diye anneme sorma ihtiyacı duyardım.Ondan icazet almam şarttı.Kendisi hakkında yazmamla ilgili bugun ne düşünürdü acaba? Tedirginim,belki de kitabı sevmeyecek.Alkolik kocasından bahsedilmesinden gına gelmiş olmalı. Ketum ve çekingen olan kendisinden, hayali hastalıklardan, kederinden bahsedilmesini istemiyordur. Anneler günü için dikte ettiği övgü sözleri hariç,onu sevdiğimi asla söylemeyen benim hata mı telafi ettiğimi anlayabilecek mi? Çünkü onu özlediğimi. "Bir dakika otuz altı saniyelik bir mutluluk. Mutluluk asla daha uzun sürmüyor." "Bir çocuğun başına gelebilecek en kötü şey annesini kaybetmekti." "Annemiz defalarca öldü. Biz aralıklarla yetim kaldık. " Normalde çocuklar ağlar, yetişkinler değil. Hele anneler hiç,onlar ağlayan çocuklar avutmak için gelmişlerdir dünyaya."
Kuzeyli Annem
Kuzeyli AnnemJean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20171,525 okunma
Çünkü "neredeyse" anne diye bir şey yoktur.
Fakat yine de bazı günler diğerlerinden daha zordu. Anneler günü onlardan biriydi. ... Oturma ve yemek odasının her yerinde kırmızı güllerden buketler vardı. Kesin konuşmam gerekirse yedi buketti. "Anne.." dedim. Başını iki yana salladı. "Benden değiller." Sehpanın üzerinden duran güllere doğru ilerledim ve üzerindeki notu aldım. Gözlerimden anında yaşlar döküldü. "Çünkü 'neredeyse' anne diye bir şey yoktur. Yedi meleğinden yedi buket. Anneler günün kutlu olsun Prenses." Kartın nasıl imzalandığını okurken kalbim duracak gibi oldu. -Emerson, Jamie, Karla, Michael, Jaxon, Phillip, Steven ve Oscar. Kaybettiğim her çocuğundan Bi buket vardı. Bütün bebeklerimden. Bütün sevdiklerimden.
Sayfa 433Kitabı okudu
196 syf.
10/10 puan verdi
·
11 saatte okudu
Küçük Kalp
Ömer zeki duyarlı bir çocuktur. Ailesi ile beraber stuttgart'ta yaşıyor. Babası araba fabrikasında çalışıyor annesi sevgi dolu bir kadın , Cahide adinda küçükde bir kız kardeşi var . Yaz tatilinde Türkiye ziyarete geleceklerdir. Ama bu ziyaret planladıkları gibi gitmez . Ömer hayatı bir anda değişir yeni okul, yeni arkadaşlar, hayatın ona sunduğu çok başka dersler vardır. Yorum Ben Ömer çok sevdim ailesi onu okadar güzel yetiştirmiş ki kitabı okurken ona hayran kaldım. Kitabı ortaokul çağından itibaren bütün çocukların okuyabileceğini düşünüyorum. Biraz üzücü düşündürü hatta biraz şükür edeceğimiz ne çok şey var diyecek çocuklarımız. Anneler günü ile ilgili bölümde birazcık ağlamış olabilirim "Günlük tutarsanız , fikirleriniz ve düşünceleriniz gelişir, daha yaratıcı olursunuz. Günlüğünüze güzel şeyler yazmak için gününüzü güzel geçirmeye çalışırsınız. Dün unutmazsınız, bugünü değerli kılarsınız . Hem unutmayın ki bugünde yarın için önemlidir. Bugün günlüğünüze yazacağınız önemsiz bir olay, yarın sizin yol göstericiniz olabilir ."
Küçük Kalp
Küçük Kalp
Emirhan Kalhan
Emirhan Kalhan
Küçük Kalp
Küçük KalpEmirhan Kalhan · Kutlu Yayınevi · 202410 okunma
Reklam
Aile toplantısı, tüm aile fertlerinin aile içerisinde bir işin ucundan tutmasını sağlayan istişare ortamıdır. Aile bireylerinin haftanın bir günü bir araya gelmesi ve evdeki sorumlulukları en büyükten en küçüğe bölüşmesi, annenin bütün işlere koşmasını engeller.
Hesap gününü unutalım diye milyonlarca gün uydurdular! - Sevgililer günü - Anneler günü - Babalar günü - Kadınlar günü - Vs.vs.vs...  Ne istiyorlarsa ona göre gün uyduruyorlar. Yeter ki kıyamet gününü, Ölüm gününü, Hesap gününü Hatırlamayalım…🥀
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.