Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ruhumuzun Kendisinden Kaynaklanan Hazlar
Duyudan ve ondan kaynaklanan hazlardan tümüyle bağımsız olarak, yalnızca ruhun kendisine ait kimi kızlar vardır. Merakın ilham ettiği, ruhun kendi yücelik ve mükemmellik fikirlerinden türeyen, hiçlik hissine karşı var olduğu fikrinden, bütünü tek bir tümel kavramla ve anlamaktan ileri gelen hazlardır bunlar. Örneğin, birçok şey görüp fikirleri karşılaştırmak, birleştirmek, ayırt etmek gibi. Bu hazlar, duyulardan bağımsız şekilde tümüyle düşünen varlığa ait olduklarından ruhun doğasında bulunurlar. Vücutla birlik içinde mi yoksa ondan ayrı bir cevher olarak mı bu tür hazlara sahip olduğunu incelemek gereksizdir çünkü bunlar daima ruha ait olup beğeninin nesnesidirler. O halde, ruhun doğasından türeyen ve ruhun vücutla birliğinden türeyen hazlar arasında herhangi bir ayrım yapmıyoruz. Tümünü doğal hazlar olarak adlandırıyor ve yine bunlarla bazı ilişkileri nedeniyle ruhun sonradan edindiği, öğrenilmiş hazlardan ayırt ediyoruz. Tam da bu şekilde ve bu nedenle, doğal ve öğrenilmiş hazlar arasında ayrım yapacağız.
Sayfa 22 - Karbon Kitaplar Çev. Aysu AggülKitabı okudu
Nuran’ı iskelede beklemek, gecikince gözü saatte kalmak, kahramanımız için ayrı hazlar oluyordu. Mizah edebiyatlarının belli başlı mevzuu olan kadınların bekletmek huyundan erkeklerin bu kadar şikayetçi olmasına şaşıyordu. Nuran’ı beklemek ona çok lezzetli geliyordu. Her şey lezzetliydi, ucunda Nuran bulunmak şartıyla.
Reklam
Nuran
Nuran'ı iskelede beklemek, gecikince gözü saatte kalmak, kahramanımız için ayrı hazlar oluyordu. Mizah edebiyatlarının belli başlı mevzuu olan kadınların bekletmek huyundan erkeklerin bu kadar şikâyetçi olmasına şaşırıyordu. Nuran'ı beklemek ona çok lezzetli geliyordu. Her şey lezzetliydi, ucunda Nuran bulunmak şartıyla.
Sayfa 198 - Dergâh Yayınları
Deniz toprak gibi gökyüzünden ayrı değildir; göğün renkleriyle daima uyum içindedir, en ufak ton farkından bile etkilenir. Güneşin altında ışık saçar ve her akşam güneşle birlikte adeta ölür.
Sayfa 150
_İnsan, kendisini aşmakla kalmaz, kültürünü de aşar. Kültüründen ve toplumundan gittikçe ayrı düşmeye başlar. İnsanlık ailesinin bir bireyi olmaya başlayıp yerel grubundan ise uzaklaşır. Evrenselcilik’in temeli kesinlikle burada yatmaktadır. _Hasta insanlar, hasta bir kültürün ürünleridir. Sağlıklı insanlar ise ancak sağlıklı bir kültürde
Nuran’ı iskelede beklemek, gecikince gözü saatte kalmak, kahramanımız için ayrı hazlar oluyordu. Mizah edebiyatlarının belli başlı mevzuu olan kadınların bekletmek huyundan erkeklerin bu kadar şikayetçi olmasına şaşıyordu. Nuran’ı beklemek ona çok lezzetli geliyordu.
Sayfa 200Kitabı okudu
Reklam
Derinliklerimin güçleri öndüşünce ve hazdır. Öndüşünce ya da sağduyu belirlenmiş düşünceler olmadan kaotik olanı biçim ve tanıma getiren, kanalları kazan ve nesneyi hazdan önce tutan Prometheus'tur. Sağduyu da düşünceden önce gelir. Hazsa, biçimi ve tanımı olmayan, biçimleri isteyen ve yok eden güçtür. Kavradığı biçimleri kendi içinde sever ve tutamadığı biçimleri yok eder. Sağduyu sahibi bir kâhindir, ancak haz kördür. Öngörmez ama dokunduğunu arzular. Sağduyu kendi içinde güçlü değildir ve bu yüzden de devinmez. Oysa haz güçtür ve dolayısıyla devinir. Sağduyu biçim bulmak için hazzı gereksinir. Haz biçimden yoksun olsaydı, haz çokluk içinde çözülür, sonsuz bölünmeyle parçalara ayrılıp güçsüzleşir, sonsuz olanda yiterdi. Bir biçim kendi içinde hazzı barındırmıyor ve sıkıştırmıyorsa daha yüksek olana erişemez çünkü sürekli yukarıdan aşağıya su gibi dökülür. Tek başına kalan bütün hazlar derin denize akar ve sonsuz uzayda dağılmanın ölümcül durgunluğunda son bulur. Haz sağduyudan daha eski değildir ve sağduyu hazdan daha eski değildir. Her ikisi de eşit oranda yaşlıdır ve doğalarında derinlemesine birdir. Her iki ilkenin ayrı varlığı yalnızca insanda gömülü olur.
Sayfa 152 - Kaknüs yayınları, 3. BasımKitabı okudu
sevişmenin beklenişi, şaşkınlığı öyle büyük hazlar ekliyordu şehvete -dile getirilmek için bir tek gece öylesine yetişir en büyük aşka,
Nuran'ı iskelede beklemek, gecikince gözü saatte kalmak, kahramanımız için ayrı hazlar oluyordu.Mizah edebiyatlarının bellibaşlı mevzuu olan kadınların bekletmek huyundan erkeklerin bu kadar şikayetçi olmasına şaşıyordu.Nuran'ı beklemek ona çok lezzetli geliyordu. Herşey lezzetliydi, ucunda Nuran bulunmak şartıyla.
Sayfa 199 - Dergâh YayınlarıKitabı okudu
Nuran'ı iskelede beklemek, gecikince gözü saatte kalmak, kahramanımız için ayrı hazlar oluyordu. Mizah edebiyatlarının belli başlı mevzuu olan kadınların bekletmek huyundan erkeklerin bu kadar şikâyetçi olmasına şaşırıyordu. Nuran'ı beklemek ona çok lezzetli geliyordu. Her şey lezzetliydi, ucunda Nuran bulunmak şartıyla.
Sayfa 200
85 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.