hayâle yer yok, karıcığım
burda nasıl yaşanıldığını düşünmeğe çalışma sakın aklın
ve hayalin ötesinde bir yer burası
ne metrekareyle ölçülür
ne de metreküple
bir acıklı hikâyeyi bıçağının ucuyla çözmek isteyenle
kaleminin ucuyla çözmek isteyeni koymuşlar aynı yere
altı metrekarede
saçı sakalı öfkesi nefreti öcü ve acısıyla
tam on kelle çetin adam
çetin
ve çetrefil
bak ki kurtlar gibi paralamışlar birbirlerini
bak ki kuzular gibi mışıl mışıl
Gerçek kahraman Melos. Şimdi burada yorgunluktan bitap düşmüş halde, hareket edemiyorsun. Şu haline bak, acınası durumdasın. Can dostun sırf sana güvendiği için yakın zamanda öldürülecek.
1. BÖLÜM
SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM
1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI
Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde
(...)10
Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan
zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine
ve ledünniyat ve
Çoğumuz suçlu gibiyiz, evlerimiz zindan! Ne soran var, ne kapıyı aralayan... unutulduk, kanıksandık; hatırlanmaz olduk. Çürüyoruz bak, yavaş yavaş...
her adımda biraz daha yaklaşıyoruz,
Gerçekliğin tenine...
Toprağa düşeceğiz ansızın;
bir suçlu gibi, halimiz acı heyhat!
"-Yorgun ve uykusuz kaldığın günleri unuttun mu?" Ben de ona: "-Ey cahil, Yusuf'u görmenin yanında elleri kesmenin önemi yoktur. Arkadaşa götüren yol uzun değildir." dedim.
Yürümene bak bıraksa da seni yolda vasıta, Allah verir ecrini bil ki sen gidersen yolunda.
Saat 03.35 koca bir ağrı ve davul gibi şiş bir damak. Evde benden başka sadece bir şey olsa çok da yardıma koşmayacak biri var. Bir de kedim o da zaten :)
bugün dişcideydim benim için acı ama okuyanlar için aman disci mi abartma denilecek durum için. Stresli bir dönemden mi geçiyorsun dedi. Stres bir dönem ve içinden mi geçiliyor ben onu genel
İçinde ‘nasıl anlatılır’ını bilmediğin bir boşluk. Ruhunda sana ait ama sana benzemeyen bir alan. En çok onu arıyorsun. En çok ondan kaçıyorsun. Bir tanımı yok. Kitaplarda yok, şarkılarda, şiirlerde yok; gündelik yaşamın içinde en ufak emaresi yok. Onu bulamadığından bileğin kağıtlara düşüyor. Onu bulamadığından aydınlıklardan siliniyor