Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
·
Puan vermedi
Türk ve Amerikan Dış Politikası Tarihine Dair
Türk ve Amerikan Dış Politikası Tarihine Dair ▪▪▪ 1919 ile 1997 yarım yüzyılı kapsayan Türk ve Amerikan İlişkileri nasıl başlayıp, günümüze nasıl gelmiştir, sorularını Fahir Armaoğlu tüm yönleriyle anlatıyor. Siyasî tarih uzmanı Fahir Armaoğlu, bu kitabını M. Kemal döneminden başlayarak Bağdat Paktı, Kıbrıs Sorunu, 27 Mayıs Olayı ve 1997 yılına
Türk-Amerikan İlişkileri 1919-1997
Türk-Amerikan İlişkileri 1919-1997Fahir Armaoğlu · Kronik Kitap · 201785 okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Gazeteci, sunucu ve yazar Banu Avar, 2009'da TV programında yaptığı yayını kitaba dökmüştür. Birçok ülke gezmiş, bilgi birikimini insanlara aktarmak için uğraşmış, gazeteci kimliğini hakkıyla taşımıştır. Kitabı her kesimin anlayacağı bir dille yazmış. Bölüm sonlarında hangi kaynaklardan yararlandığına yer vermiş. Özellikle
Attila İlhan
Attila İlhan
'ın
Hangi Dünya Düzeni?
Hangi Dünya Düzeni?Banu Avar · Remzi Kitabevi · 2018623 okunma
Reklam
856 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Diplomasi yapıtı podcast serimiz (4 Bölüm)
I. bölüm: youtu.be/aSFmaFzufRI Bu bölümümüzde 56. Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Henry Kissenger'ın hayatı, ABD dış ilişkilerinde oynadığı rol ve Modern devlet sisteminin babası sayılan Kardinal Richelieu’den başlayarak Birleşik Almanya'nın kurucusu Otto von Bismarck'a kadar diplomasi tarihinde neler olup bittiğine dair
Diplomasi
DiplomasiHenry Kissinger · İş Bankası Kültür Yayınları · 2007331 okunma
Bu süper devletlerden hiçbiri ciddi bir yenilgi riskini göze alarak, bir manevra girişimde bulunmuyorlar. Büyük bir operasyona girildiğinde ise, bu genelde müttefike yapılan sürpriz bir saldırı oluyor. Üç gücün de izlediği, ya da izliyormuş gibi yaptığı strateji özünde aynı. Plan, karşı devletlerin etrafını saran bir üsler halkası elde etmek için, çatışmayla birleştirilmiş bir pazarlık ve zamanı iyi ayarlanmış ihanet saldırıları; ve sonrasında bir dostluk paktı imzalayıp, yıllarca barış içinde kalarak, şüpheyi uykuya yatırmaktır.Bu esnada ise, füzeler atom bombalarıyla doldurulup, stratejik noktalara yerleştiriliyor; sonunda da o bombalar aynı anda ateşlenecek ve yarattığı yıkım misillemeyi imkansız hale getirecek. Tam o esnada diğer dünya gücüyle barış paktı imzalanıp, diğer bir saldırı için zaman kazanılacak. Bu şemanın bir hayalden ibaret ve gerçekleştirilmesi imkansız olduğunu söylemeye gerek yok.
Sayfa 1984 - Nilüfer YayınlarıKitabı okudu
104 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Tek Ulus, Tek Devlet, Tek Lider! = İLHAK!
"En büyük felaketler çoğunlukla küçük adımlarla kendini belli eder." #126084430 Nazi Almanya’sını anlayabilmek o kadar kolay değildir, oldukça alt kıvrımlardan oluşan bir yapıya bürünmüş, Hitler iktidara geldikten sonra geçmişin bütün kurumları yavaş yavaş ortadan kaldırılmış; bu kurumlar yeni adlarıyla
Gündem
GündemEric Vuillard · Can Sanat Yayınları · 2019133 okunma
Rus-Alman Saldırmazlık Paktı
Pakt'a ekli gizli bir protokol, Sovyetler'in Barış Cephesi müzakerelerindeki gerçek niyetlerini de açığa vurmaktaydı. Bu protokole göre, Litvanya'nın kuzey sınırının yukarısında kalan Baltık bölgesi, yani Finlandiya, Estonya ve Letonya, Sovyet nüfuz alanı oluyordu. Litvanya Almanya'nın nüfuzuna bırakılmıştı. Bununla beraber, her iki devlet, Polonya'nın Vilna bölgesinin Litvanya'ya ait olduğunu kabul ediyordu. Polonya'ya gelince; bu devlet de Sovyet Rusya ile Almanya arasında paylaşılmaktadır. Narev, Vistül ve San nehirlerinin meydana getirdiği çizginin doğu kısmı Sovyet nüfuzu, batı kısmı da Alman nüfuzuna bırakılıyordu. Polonya'nın bağımsız bir devlet olarak kalıp kalmayacağına, ileride duruma göre karar vereceklerdi. Nihayet, yine bu protokol ile Almanya, Sovyet Rusya'nın, Romanya'ya ait Besarabya'yı eline geçirmesine razı oluyordu. Barış Cephesi müzakerelerinde Sovyet Rusya'nın, Baltık memleketlerine garanti verilmesinde ve Polonya'nın da Sovyet askerine geçit vermesinde ısrar etmesinde, gerçek niyetlerinin ne olduğunu bu protokol bu şekilde gün ışığına çıkarmış olmaktaydı. Sovyetler Almanya ile bu kazançlı antlaşmayı yapınca, Moskova'daki İngiliz ve Fransız askerî heyetlerine, 25 Ağustos'ta, "şartların değişmiş olması dolayısıyla" artık görüşmelere devama lüzum kalmadığını bildirerek, aylardan beri oynamakta oldukları komediyi sona erdirdiler.
Sayfa 271 - Timaş Yayınları, 20. BaskıKitabı okudu
Reklam
BİZİM RADYO VE HOPARLÖRLERİ Yukarıdaki başlık, Türkiye’deki aşırı solun iç yüzünü açıklamakla tanınmış Aclan Sayılgan’ın son eserinin adıdır. Yıllardır “Bizim Radyo” adı ile Türkiye aleyhinde yayın yapan korsan radyonun söyledikleriyle bizdeki aşırı sol gazete, dergi ve yazarların yazdıkları arasındaki, son derece dikkate değer benzerlikleri konu
Alman Büyükelçiden Türkiye'ye Adalar teklifi
"...Türkiye bu gelişmelere bağlı olarak önce 12 Mayıs 1939'da İngiltere ve ardından 23 Haziran 1939'da, Hatay sorununun Türkiye lehine çözüme kavuşması üzerine, Fransa ile 'Ortak Deklarasyon' yayımladı. Deklarasyonlar askeri ittifaka yönelikti. Böylece bir Barış Cephesi kuruluyordu. Franz von Papen 22 Nisan 1939'da Almanya'nın Ankara Büyükelçisi oldu. Yayınlanan bu deklarasyonlardan Almanya rahatsız olmuştu. Almanlara göre Türkiye tarafsız kalmalıydı. Papen Dışişleri Bakanlığı'nı ziyaret etti. Almanya'nın bir oldubitti ile karşı karşıya bırakılmamasını istedi. Kendisine, Arnavutluk'un İtalya tarafından işgalinin Çanakkale için büyük bir tehlike oluşturduğu; bu durum karşısında, Türkiye'nin çok büyük endişe duyduğu söylendi. Papen daha sonraki günlerde, eğer Ortak Deklarasyonlar neticesinde oluşacak antlaşmalardan vazgeçilirse Türkiye'ye bir saldırmazlık pakti teklif edeceklerini iletti. Hatta Papen, İtalya'nın elindeki Ege adalarından, Türk karasularında bulunan Kastollorizo ve diğer küçük adaların Türkiye'ye verilebileceğini bir konuşmasında açıkça ifade etti."
Sayfa 197 - Kırmızı KediKitabı okudu
Üçüncü model, barışın başka bir şey karşılığında elde edildiği mübadele dediğimiz şeydir. Bu modelin başka bir türü, çeşitli durumlarda, enerji ve gıda teminiyle ilgili güvencelerin yanı sıra ABD tarafından saldırmazlık paktı karşılığında elindeki nükleer silahları yok etmeye başlayan Kuzey Kore'nin izlediği tür olan nükleer saldırmazlıktır.
Sadabad Paktı
Bu sayede Türkiye, Balkanlar ve Ortadoğu'daki barış politikasını güçlendirip iç sorunlarına ve Hatay konusuna odaklanma imkanı buluyordu. Irak, İngiltere'ye bağımlılığını azaltmanın yeni yollarını bulmaya çalışırken; İran ve Afganistan ise Sovyet güdümünden çıkış için yeni arayışlara giriyorlardı.
Sayfa 235Kitabı okudu
Reklam
352 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitap hakkında bir inceleme yapmaktan ziyade yazar ile gazetecilerin yaptığı bir röportajı alıntılamayı daha doğru buluyorum. Bu tür kitaplar artmalı, Alfa Yayıncılığa özellikle bu konuda teşekkürler. Türkiye tarihinde, daha Türkçesi bile yayımlanmadan tartışma konusu olan kitap sayısı, bir elin parmaklarını geçmez. Stefan Ihrig’in ‘Ataturk in
Naziler ve Atatürk
Naziler ve AtatürkStefan Ihrig · Alfa Yayıncılık · 201561 okunma
Dünya Barış Günü 1 EYLÜL
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ve Varşova Paktı üyesi ülkeler barış içinde bir dünya mücadelesi görevini hatırlatmak amacıyla Hitler faşizminin 1939 yılında Polonya’yı işgal ederek ikinci dünya savaşını başlattığı tarih olan 1 Eylül’ü “Dünya Barış Günü” olarak ilan edilmiştir.
NATO ETKİSİ
Varşova Paktı'nın NATO veya Türkiye'ye olası bir saldırısını durdurmak amacıyla, NATO ülkelerinin ortaklaşa hazırladıkları savaş planlarına göre, Türk ordusunun Türkiye'nin Savunulması ile ilgili belirli görevleri vardır. Bu görevlere dayanılarak da, Türk kuvvetlerinin görev sahaları saptanmış ve hangi Türk birliğinin barış zamanında nerede durması, savaş zamanında da nerelere kaydırılması gerektiği belirlenmiştir. Şu veya bu nedenle Türk Genelkurmayı NATO'ya tahsisli kuvvetlerinin yerini değiştirme veya kaydırma gereği duyarsa, NATO'ya gerekçe göstermek ve bilgi vermek zorundadır. Onay alınmaz ama tahsisli kuvvetin neden ve nereye götürüldüğü konusunda adeta sorguya çekilinir.
Sayfa 354Kitabı okudu
Atatürk, Sovyet dostluğu, Balkan Antantı ve Sadabat Paktı ile Tuna’dan, Ege Denizi’nden Basra Körfezine, Sibirya’dan Himalayalar’a kadar uzanan bir “barış ve dostluk kuşağı” oluşturmayı başardı. Bu­ güne kadar dünya yüzünde anlaşmalara dayalı en büyük barış kuşağını Atatürk kurmuştur.
Sayfa 182 - inkılap kitabevi
Türkiye’de 1946′ “çok partili sisteme” geçildi. 1923’den beri iktidarın tek partisi olan CHP ikiye bölündü. İçinden Demokrat Parti çıkarıldı. DP bir muvazaa partisiydi… Aslında söz konusu olan “çok parti sistemi” değil, birden çok devlet partisine izin verilmesiydi. Her isteyen, işte, işçiler, köylüler siyasi parti kuramazdı… Öyle bir şey ülkenin ‘birlik ve bütünlüğünü’ riske atardı… ABD ile ilk ‘ikili anlaşma’ 23 Şubat 1945’de yapıldı… Böylece bir “ikili anlaşmalar’ dönemi başladı. Türkiye Marshall Yardımı aldı. Kore’ye asker gönderdi. 1952’de emperyalist bir askerî saldırı paktı olan NATO’ya üye oldu. ‘ Barış Gönüllülerini” ağırladı… İlkokul çocukları ABD’nin savaş artığı süt tozunu içti… Demode olmuş silah artığı Türkiye’ye satıldı… En yetenekli öğrenciler Amerika’ya gönderildi. Bu arada sendikacılar da ‘staj’ yapmak üzere ABD’nin yolunu tuttu… Bakanlıklarda ve diğer devlet kurumlarında ABD’li uzmanların ‘ofisleri’ vardı… Amerikan askerî üsleri de cabası.
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.