Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Seni, lavanta kokulu bir sabunda; bir kavun diliminde, açık, uçuk gümüş rengi bir çorapta; bir yasemin dalında; adını bilmediğim, bilmemekten utanç duyduğum halde öğrenmek istemediğim tek bildiğim, görünüşüne bakılırsa tatulayla bir hısımlığı olması gerektiği sabun kokulu, el büyüklüğünde, fildişi rengi bir çiçeğin açışında; yıkık kemerlerde uyuklayan kedilerde; gecenin soğumuş kumunu döven, patlayan dalgaların sesinde; günün ilk ağartısında —karanlık saatler boyunca dağıtıp durduğun yatağında sabahın serinliği çıplaklığına işlemeğe başlarken— uyanmaksızın, omuzlarına doğru çektiğin, örtündüğün bir çarşafın ılık, ak mutluluğunda bulacağım; dirim içimden çekilesiye... Kokularım, seslerim, görüntülerim, anılarımsın sen benim. Dokunduğum, okşadığım, en gizli tadını tattığımsın. Kahvaltının üçüncü çayı bittiğinde "Uyanamadın mı daha?" dediğim zaman "Ne gereği var?" diyen ilk insansın bana. Yıllardır, yaz gelince bir denize, belli bir denizin belli bir noktacığına gitmekten, orada birkaç gün geçirmekten umduğumuz, bu birkaç günde bulduğumuz nedir? Ödünç bir genlik mi? Bir bolartı tansığı mı? Bir çocukluk uçmağına uğramanın vazgeçilemez olmazlığı mı? Yoksa, bir özgürlük düşü ardında gizlenmiş mutluluk, sürünün içinde kalıp kurda nanik demenin çocuksu böbürtüsü mü?
"…Bu sefer yıldızpoyrazla birlikte geldi bulutlar, adanın üstünü göz gözü görmez bir karanlık örttü. Dört bir yandan ılık yeller esti, yellerin arkasından seyrek, kocaman damlalar düştü. Yoğun bir toprak kokusu sardı dört bir yanı. Kokular içinde insanı sevinçten uçuran, başını döndüren, bin yıllık cenneti bir anlık da olsa insanın yüreğinin köküne oturtup onu tadılmamış mutluluklara, yaşanmamış, görülmemiş dünyalara, renklere alıp götüren, belki de tek kokudur, yağmur başlarken aldığımız koku."
Reklam
"Ama öğrenilen şeye ancak kendimizi eklediğimizde o şey bir işe yarıyor."
Felsefenin insanlara, yaşamaya başlarken de, ölüme doğru giderken de söyleyecekleri vardır.
Reklam
Daha hayatımız başlarken biri bize ölmekte olduğumuzu söylemeli. O zaman hayatımızın her anını dolu dolu yaşardık. bir yapın da bakın! Yapmak istediğiniz neyse, şimdi yapın! Yarınların sayısı çok değil.
Sayfa 629 - Mıchael LandonKitabı okudu
Bir insanın, yaşama başlarken kendini içinde bulacağı maskeli balo hakkında erkenden uyarılması son derece gerekli.
Bu gürül gürül otların yanı başında Ağacın gölgesine değdi değecek Tam şeftalinin kokusu başlarken Öpüşmeye kıl kadar bitişik Akarsuyun burnunun dibinde Bu zulüm, bu haksızlık, bu işkence Yanyana şiirinden.
Tam başlarken bitti bilip gittiler Dostlukları, umutları silip gittiler Bana bakıp, şimdi başka yerlerde Başka şeyler vardır gittiler
Reklam
Yayını omuzladı. "Hepimiz ölürüz," dedi avını almak için koşmaya başlarken. "Ama herkes bir amaç uğruna ölmez."
Sayfa 325Kitabı okudu
Müslüman
Müslüman güne başlarken nefisle mücadelede kararlılığı, gündüz nefisle fiilen mücadeleyi, akşam olduğunda da nefis muhasebesini aksatmadan yapması iki cihan saadetinin anahtarıdır.
Her zaman, işler tam iyi görünmeye başlarken her şey elinden kayıp gidiyordu.
Anılarıma başlarken, her şeyden önce, gençliğin bir mutluluk, yaşlılığın ise bir mutsuzluk dönemi olduğu mitosunu yıkmak istiyorum. Gençliğin mutluluğu, gençlerin kendileri dışında neredeyse herkesin inandığı koca bir yalandır. Hiçbir gencin "genç olduğum için aman ne mutluyum" dediği duyulmamıştır. Ama her nedense ihtiyarlar "Ah! Gençken ne mutluydum!" diyerek kendilerini avutup dururlar.
Kitaba başlarken şunları aklınızdan çıkarmayın: 1- Hayatta Size bir şey öğretebilecek en iyi hoca "Bana ihtiyacın yok, ama o kadar istiyorsan gel çayımı iç" diyen hocadır. 2- İşinize en çok yarayacak kitap, "Aslında bu kitaba bir kereden fazla ihtiyacınız yok" diyen kitaptır. 3- Size,kafanız her karıştığında, en doğru cevabı verebilecek kişi, her sabah aynaya baktığınızda gördüğünüz kişidir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.