Uğultulu Tepeler’i hem Felemenkçe hem de Türkçe‘de olarak bir çok defa okuduğum harika kitaplardan biri olduğunu düşünmeye devam ediyorum. Bu nedenle favori kitaplarim arasina ilk 10'uma sıkıca sabitlenmiş.
Uğultulu Tepeler, bu 170 yaş üstü klasik kitap, özünde iki aileyi yok eden bir aşk hikayesini anlatıyor.
Çok güçlü bir şekilde yazılmış ve çok yoğun, derin duyguları işleyen klasik bir edebi hikayedir.
Tema çekici. Derin yaralar bırakan bir aşkın seyri belki de en önemlisidir.
Görüş alanı ve hayal gücü, ölümcül ama yeniden inşa eden bir aşk ilişkisinin hararetli keşfi, zaman ve mekanın parlak manipülasyonu, onu kendi kategorisine yerleştiriyor bu güzel İngiliz klasiğini.
Aşk, nefret, kıskançlık, intikam, ikiyüzlülük, küçümseme, gurur, hüzün, korku, öfke, korkaklık, yaltaklanma, saflık, sinsilik, körlük, canlı, esrarengiz, espirili, sadakatsizlik ve nihayet yeniden aşk üzerine yazılmış güçlü bir destan.
Son derece etkileyici! Bu nedenle, Bronté'nin günümüze ulaşan tek kitabının bu olması üzücü. Son sayfadan sonra devam eden derin, hüzünlü bir hikaye.
Bu büyüleyici, ikna edici, sarsıcı başyapıtı okumanızı kesinlikle tavsiye ediyorum. Emily Bronté’nin Uğultulu Tepeler’i için şüphesiz 5 yıldız.