Yine yüreğime işleyen muazzam bir eser.Kitaba ,konusuna,yazara,anlatımına,yarattığı karakterlere bayıldım.Bende defalarca okuma isteği uyandırdı bu kitap çünkü o kadar güzel detaylarla süslenmiş ki her okuyuşumda yenilerini keşfedecekmişim gibi hissettim."Çağdaş aşk romanlarının en çarpıcısı"yazıyor üstünde ama aşk romanından çok çok fazlası.Görünüşte Colin ile Chloé'nin aşkı ve hastalanan Chloé'yi yaşatma çabaları olarak görünse de oldukça katmanlı bir eser.Metaforlar ve ironik anlatımlarla zenginleştirilmiş fantastik bir dünya sunuyor bize bir kere.Chloé'nin hastalığının göğsünde açan nilüferler olması,konuşan fareler,musluktan akan balıklar gibi detaylar muhteşemdi.Yan karakterler de çok güçlü verilmişti.Hepsinin öyküsünün derin bir anlamı vardı.J.P.Sartre'ın kitapta bir karaktermiş gibi yer tutması (bir karaktere dönüşüyor en sonunda) da ayrı bir zenginlikti kitap için.Ayrıca sağlam bir kilise,polis devlet,otorite eleştirisi,biraz daha derine indiğinde kapitalizm ve dönemin Fransa'sının eleştirisi kucaklıyor bizi.Aynı zamanda bir yok oluşun ve tutkunun öyküsü.Her satırını keyifle okudum,müthiş bir edebî zevk de aldım.Üstüne yazarın müzik ve edebiyat ile zenginleşmiş fantastik dünyasının büyüsü...Yazar birçok gönderme yapmış,sevdiği yazarlara,sevmediği yazarlara,bazı olaylara,şarkılara,şehirlere...Bu kitabın üstüne destan yazabilirim.Hafif fantastik bir aşk ve katman katman örülmüş eleştiri,karakter,detay olguları ve nahif,akıcı,lezzetli bir anlatım okumak isteyenlere.(Kitabın seveni kadar sevmeyeni de yok değil.Benim iyikilerimden...)