Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
CELLADINA NEDEN AŞIK OLURSUN?
Şiddete maruz kalmış kadınlar için yıllarca bir sığınma evi yönettim ve hayatımdaki en zorlayıcı deneyim bu oldu. Oradaki çalışanlar (kurtarıcılar) kurbanların kocalarından ya da sevgililerinden (zorbalardan) kaçmasına yardım ederdi. Kadın ve çocuklarını gizli yerlerde tehlikeli dramdan saklama sürecinde sıklıkla yer aldık. Eşinin işte olduğu
Sayfa 68
Fevzi Paşa'ya hitaben
Paşam bugün değilse tarih karşısındaki mesuliyetimiz çok ağır olacaktır. Milletimizin arzusuna ve bünyesine uygun olarak kurduğumuz Halk Fırkası bugün la-dini ve la-ahlaki ku­lüpler haline getiriliyor. Türk'ün salabetli mazisi kötülenirken istikbali de tereddiye götürülüyor. Yalan, riya, züppeliklerle gençlik bitiriliyor. İstiklal Harbi'ni biz Türk milletinin maddi ve manevi kudretine dayanarak başardık Bu kudrete yarın yine muhtacız. Millet asıklaşıyor, asrileşmiyor, çöküyor! Mille­tin mukadderatına bir takım dalkavuk türediler hakim olu­yor ve en mühim kararlar işret sofrasında veriliyor. İçtimai nizamımız altüst oldu. Ve edildi. Bu millete, dü­ne kadar bütün mevcudiyetiyle hizmet edenlerin, fedakarlık­ları inkar olunuyor ve rütbe verir gibi İstiklal Harbi'nin feda­karlıkları işe gelenlere veriliyor. İstiklal Harbi'nin tarihi bu suretle hurafe haline getirildi. Ve siz ordunun başı sıfatıyla susuyorsunuz. Ve daha fenası bizi hiçe sayıyor ve var kuvve­tiyle alet oluyorsunuz. Ve orduyu eski halinde tutmakla geri götürüyorsunuz. Müdafaa-i Milliye Vekaleti sizin bir kalemi mahsusunuz halini almıştır. Bizim ordu müfettişliklerimiz ise emir zabitliği vaziyetinde! Göreceksiniz hiçbir ordu müfettişi vazifesine devam et­meyecektir. Hem mebusuz, hem ordu müfettişiyiz! Vazife­mizle ilgili işleri gazetelerden veya ağızdan öğreniyoruz. Em­rimizdeki kumandanlar, aleyhimize tahrik olunuyor! Paşam sözlerim acı fakat tamamıyla doğrudur!
Reklam
Aile içi şiddetle karşı karşıya gelmiş herkes bu ''bağımlılığı'' bilir. Şiddete maruz kalmış kadınlar için yıllarca bir sığınma evi yönettim ve hayatımdaki en zorlayıcı deneyim oldu. Oradaki çalışanlar (kurtarıcılar) kurbanların kocalarından ya da sevgililerinden (zorbalardan) kaçmasına yardım ederdi. Kadın ve çocuklarını gizli
Şunu görmeliyiz ki konuştuğumuz o kişinin yaptığı çirkin davranış değil, içimizdeki çirkin düşüncedir. İçimizin kirliliğidir. Biz birini kötülerken her ne kadar kendimizi haklı görsek de içimizdeki çirkin karakteri, çirkin dil hazinemizi ortaya döküyoruz.
Sayfa 188Kitabı okudu
Biz insanlar kendimizi kötülerken kullandığımız zekayı hiçbir yerde kullanmayız
İntikam Ahlakı
SON SÖZ 27 Temmuz 2002 cumartesi günü, başbakan Ariel Şaron ’un Kudüs’teki başkanlık konutu önün­de toplanan kalabalığa Aile Forumu Başkanı Izak Frankentbal tarafından yapılan konuşma: "Oğlum Arik, askerlik hizmeti sırasında, işgale karşı savaşma­nın ahlaki temellerine inanan Filistinli savaşçılar tarafından öl­dürüldü. Oğlum Yahudi olduğu
Reklam
“Biz hastalarımıza deli demeyiz.” Bilirdi ne dediğinizi Veysel. Şizofren… Peh peh peh… Manik… Paranoyak… Ne çağdaş bir yaklaşım. Manyak… Bre aman! Ne hoş! İyi ki de deli demiyordunuz yani. Neydi bizim oğlanın durumu? Astırı fıstırılı melankoli… “Stuporlu melankoli deniyor o duruma.” “Hı hı… Tabii… Bak doğrusunu bi söyledin, hemen iyileşti oğlan.” Aslanım bu bir hastaya yeni bir kalp naklettiği zaman onu iyileştirmiş olmazdı, tamam mı; sadece yeni bir kalp nakletmiş olurdu. Hattâ iyi hissettirmiş bile olmazdı. İyi hissedip hissetmemek o hastanın bileceği işti… Ona kendini iyi hissettirip hissettirmemek de kalbin. Bunu anlamak bu kadar zor muydu lan? “Mesela seni ele alalım…” Senin birinin hayatına girmen, onu iyileştirmen veya kötüleştirmen demek değildi; onun hayatına girmen demekti. O kadar yavrucuğum, o kadar! Hepsi o. Mutlu veya mutsuz olmaya o karar verirdi, hayatına girdiğin insan. Kendi mutluluğuna da sen karar verirdin.
Sayfa 387
Gökyüzüne baktım. Renklerin oynaşmasına. Gündoğumu karanlığa gömülürken, günbatımı "yangın olur biz yangına gideriz" neşesinde idi. Üflesen dağılacak kadar nazenin, incecik, tül parçası bulutlar; yangın ışıkları ile gökyüzüne nakşedilmiş idiler. "Akşamı süzme deniz! / Renginden gözüm yandı" şeklinde salınır idiler. Nitekim bir esinti ile şekil şemailleri değişti. Adeta "failatün mefaülün" yazdılar. Gökyüzü yazıyı usul usul emdi, ışık koyulaşırken "fail ile mevta" şekline dönüştüler.
“ kahrın, bulunmaz ve yaratılamaz güzelliğin, dost ve kahraman ve çırılçıplak samimiliğin, büyüklüğün, namluların yivlerinde fışkıran güller, birer nilüfer dizisi olmuş prangalar... Bu acayip kaos karanlığında, biz ikimiz! İki müthiş hasret, iki parça can… Canım ne güzel kızsın sen! Ne yiğit dost. Tam kötülemişken, yakışıksız naneler düşünürken çıkar gelirsin. Yalancısın da. Kurban olayım o huyuna… Ulan İsa’mınsın ne? Severim oysa onu ama senin halın başka… Ah, çok zalimlik ettin çok…”
Peki ya erkekler? Kadınlar köleleşirken, ikincilleşirken, geriliklere mahkûm edilirken, erkekler pirüpak kalıyor? Ya da kadın sorunu, sadece "kadınların" sorunu mudur?
Reklam
Paşam bugün değilse tarih karşısındaki mesuliyetimiz çok ağır olacaktır. Milletimizin arzusuna ve bünyesine uygun olarak kurduğumuz Halk Fırkası bugün la-dini ve la-ahlaki kulüpler haline getiriliyor. Türk'ün salabetli mazisi kötülenirken istikbali de tereddiye götürülüyor. Yalan, riya, züppeliklerle gençlik bitiriliyor. İstiklal Harbi'ni biz Türk milletinin maddi ve manevi kudretine dayanarak başardık
Sayfa 309
“Kahrın, bulunmaz ve yaratılmaz güzelliğin, dost ve kahraman ve çırılçıplak samimiliğin, büyüklüğün, namluların yivlerinde fışkıran güller, birer nilüfer dizisi olmuş prangalar… Bu acayip kaos karanlığında, biz ikimiz! İki müthiş hasret, iki parça can… Canım ne güzel kızsın sen! Ne yiğit dost. Tam kötülemişken, yakışıksız naneler düşünürken çıkar gelirsin. Yalancısın da. Kurban olayım o huyuna… Ulan İsa mısın ne? Severim oysa onu ama senin halın başka… Ah, çok zalimlik ettin çok…”
Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bu acayip kaos karanlığında, biz ikimiz! İki müthiş hasret, iki parça can… Canım ne güzel kızsın sen! Ne yiğit dost. Tam kötülemişken, yakışıksız naneler düşünürken çıkar gelirsin. Yalancısın da. Kurban olayım o huyuna… Ulan İsa’mısın ne? Severim oysa onu ama senin halın başka…
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.