Uygulamada epeydir gördüğüm bir durum var: "Burası kitap uygulaması böyle şeyler paylaşamazsınız." şeklindeki parmak sallamalar. Neden herkes her konuda çok bilgili, yetkili, erdemli, söz söyleme sahibi hissediyor kendini? Sürekli insanlara ne yapıp ne yapmamalarını söyleyecek, onlara sınır çizecek gücü size veren ne ki?
Fotoğraf
Nur;
hikayemizin başkahramanı,
genç bir mimar.
Ama öyle bir kahraman ki onunla tanıştıktan, onun iç sıkıntılarını gördükten sonra her kim olursan ve her ne işle uğraşıyorsan uğraş hepsinden sıyrılıp onun arayış yolculuğuna çıkıyorsun!
Arayış yolculuğu...
Eseri iki kelime ile tanımayacak olsam bu kelimeleri seçerdim.
Hepimizin hayatı bir yolculuk
Hepimizin tatil modundan çıkıp iş ve okul hayatına geriye döndüğümüz bugünlerde sevgili kitap dostlarımızın okumalarının da hızla arttığı bir dönem olmaktadır. Bu etkinlikte de postumuzun altına kitap dostlarımızın kendi cümleleri ile yazdıkları yazı ve şiirlerin içerisinden 4 okur kardeşimize 5’er tane kitap hediye edilecektir.
29 Eylül akşam
Ben,
Benim de bir hikâyem olduğunu fark etmem, müşteri temsilcisi ile yaptığım telefon görüşmesi sırasında oldu. Belki de özlemin ve yalnızlığın yarım kalan bütün hikâyelerini benden önce dinlemişsinizdir. Ben de uzun uzun başkalarının hikâyelerini dinlemiştim. Bir arama ile başlayan benim hikâyemi geç de olsa bugün öğreneceksiniz.
Önceki günler
Uzun zamandır ne kitap okuma ne de siteye girebilme imkanım oldu. Yaşadığım sağlık sorunları sırasında anladığım tek şey ise hayatımızdaki mucizenin ne olduğu idi.
Neydi mucize?
Kimine göre bir parça ekmek
Kimine göre bir tutam hayal
Kimine göre son model bir araba
Kimine göre bir koltuk kapıp bırakmamak
Benim için ise derin derin alabildiğim
Ülkeleriniz sizin olsun. Bayraklarınız, töreleriniz,törenleriniz, kutsanmış kitaplarınız, yasalarınız, yasaklarınız, kurallarınız, bacak aranızdan sırıtan ahlakınız sizin olsun. Sıkı sıkı sarılın yeni koltuk takımlarınıza, arabalarınıza, telefonlarınıza. Nezih aile apartmanlarındaki evlerinizin; ruhsuz duvarlarını, boş tavanlarını öpün her gece uykudan önce; Biz uyumak istemiyoruz. !
#Janset Karavin
Öncelikle, zamanında babamın kitaplığından aşırıp kendi kitaplığıma dahil ettiğim, lakin yıllar boyunca tozunu almak dışında başka bir ilişki kurmadığım bu değerli eseri, bir etkinlik marifetiyle elime alıp okumamı sağlayan değerli okur dostlarım
İsmi ne kadar farklı değil mi? "Orospu Kırmızı" Bir renge böyle bir anlamı yükleyecek neler yaşanmış olabilir ki? Yalnızca ismi değil içeriği de bir o kadar farklı bir eser...
Sokaklar Uyudu Artık Öpüşebiliriz kitaplarıyla tanışmıştım şairin kalemiyle.
Bazı dizeler vardır, okursun, anlamlandırmak zaman alır. Darmadağın bir zihnin ürünüdür sanki...
Ülkeleriniz sizin olsun. Bayraklarınız, törenleriniz, kutsanmış kitaplarınız, yasalarınız, yasaklarınız, kurallarınız, bacak aranızdan sırıtan ahlakınız sizin olsun. Sıkı sıkı sarılın yeni koltuk takımlarınıza, arabalarınıza, telefonlarınıza. Nezih aile apartmanlarındaki evlerinizin ruhsuz duvarlarını, boş tavanlarını öpün her gece uykudan önce; ben uyumak istiyorum…🦋
Janset karavin
"o 'en büyük leke'ye takılıp kalmadım.
dünyaya bulaşmadım, öğretmenliği ve sessizliği seçtim,
hale bakıp sözlere aldırmadım diye, allah'a hamdediyorum;
içim içime sığmıyor.
onlar altın topladılar, ben hazine buldum.
onlar saraylar inşa edip bir kaç koltuk elde ettiler, ben tapınak inşa ettim ve iyilik tanrısının sonsuz