Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
Bazı fikirleri benimsemek veya onlara karşı olmak; ya da bazı konularda bir şeye inandığımızı veya inanmadığımızı dile getirmek ceza yaptırımlarına yol açıyorsa düşünce "özgür" değildir. Bu ilkel tür özgürlük bile bugün çok az ülkede vardır. İngiltere'de, küfür yasalarına göre, Hıristiyan dinine inançsızlığı dile getirmek yasalara aykırıdır; elbette bu yasak varlıklı kişiler için geçerli değildir.İsa'nın pasif direniş konusundaki öğütlerini öğretmek de yasalara aykırıdır. O halde, bir kimse eğer suçlu durumuna düşmek istemiyorsa, İsa'nın öğretilerine inandığını kabul etmeli, ama bu öğretilerin ne olduğunu söylemekten kaçınmalıdır. Amerika'da hiç kimse anarşiye ve poligamiye karşı olduğunu kesin biçimde beyan etmeden ülkeye giremez; girdikten sonra, komünizme inanmaktan da vazgeçmesi gerekir. Japonya'da Mikado'nun tanrısallığına inanmamak yasaya aykırıdır. Görülüyor ki dünya çevresinde yapılacak yolculuk tehlikeli bir yolculuktur. Bir Müslüman, bir Tolstoy yanlısı, bir Bolşevik veya bir Hıristiyan bir yerde suçlu durumuna düşmeden veya önemli gerçekler saydığı şeyler hakkında dilini tutmadan böyle bir yolculuk yapamaz. Doğaldır ki bu kural yalnızca güverte yolcularına özgüdür; yoksa kamara yolcuları istedikleri şeylere inanabilirler; yeter ki patavatsızca saldırılarda bulunmasınlar.
Sayfa 146Kitabı okudu
Reklam
Tayyipgiller İktidarı ve Sarı Muhalefet
Türkiye’nin bir numaralı politik sorunu, Tayyip’in Diplomasızlığıdır. Fakat bunu bizim dışımızda sürekli gündemde tutan var mı? Var, sadece iki kişi: 1- Yazar Ergun Poyraz, 2- YARSAV Kurucu Genel Başkanı, namuslu hukukçu Ömer Faruk Eminağaoğlu.
31 Mart Yerel Seçimleri Bağlamında Marksizmin Tarihsel Doğruluğu Üzerine
Bilindiği gibi “Yüzyılın Felaketi” AKP iktidarı, devlet gücünü bütünüyle elinde tutmasına rağmen 31 Mart Yerel Seçimlerinde ağır bir yenilgi tattı. Bir ABD-İngiltere-İsrail yapımı proje partisi olan AKP, emperyalist efendileri tarafından iktidar koltuğuna oturtulduğu 3 Kasım 2002’den beri ilk kez bu kadar ölümcül, tedavisi çok zor bir yara almış
(Bu ülkede çok geçerli bu kural)
Smith'in dizgesine şu genel kuralı da eklemek gerekir: Ne kadar çok kazanırlarsa, insanlar kendilerini o kadar önemli bir bulunmaz Hint kumaşı da sanırlar !
Sayfa 244 - FolKitabı okudu
480 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
‘Ya nihilistlerin torunlarının çocukları, adına dünya görüşü dediğimiz, ibadet malzemesi satan tozlu dükkandan çoktan çekip gitmişlerse? Ya av hayvanlarının patikaları üzerinden ormana, ulaşmak şöyle dursun, onları görmemizin bile mümkün olmadığı bir yere geri dönmek üzere kıymet ve önemin, faydalı ve gereklinin, gerçek ve doğrunun yarısı çoktan
Oyun Dürtüsü
Oyun DürtüsüJuli Zeh · Metis Yayıncılık · 200730 okunma
Reklam
Şehit, bilebildiğim kadarıyla inançlarımıza göre sorgusuz sualsiz cennete girecek bir eylem sırasında ölenlere verilen bir sıfattır. Kural olarak da dini için yapılan savaş sırasında ölenlere verilen bir sıfattır (kalana da gazi denir). Bu sıfat daha sonra ülkesini düşmanlardan korumak için savaş sırasında canını verenler için de kullanılmaya başlandı. Her şeyi istismar ve laçka ettiğimiz için bunun dışındaki ölümlere de bu sıfatı eklemeyi adet haline getirdik. Böylece ölen kişinin çevresine güçlü bir teselli vererek ağızlarının bir çeşit kapanmasını ya da gösterecekleri tepkiyi azaltmayı amaçlıyoruz. Hâlbuki gerçek şehit sifatı ile ölenlerin dışında ölenlerin hemen hepsi alınması gereken önlemlerin ya da yapılması gereken yasal düzenlemelerin zamanında yapılmamasından doğan ölümlerdir. Bu ölümlere saygısızlık değildir; ancak onlar şehit de değildir. Nitekim Soma felaketinden sonra yöneticilerin derhal yasal düzenleme yapmaya kalkışılmaları, aslında kusurun nerelerden kaynaklandığını göstermektedir. Ancak alın teriyle nafakasını sağlayan bu değerli insanların ölümünün çok acı olduğunu; ancak şehit tanımlamasının doğru olmadığını ve kusurların nereden kaynaklandığını biliyoruz. Asıl sorumluları dile getirenleri edepsiz, yalancı, düzenbaz, rejim düşmanı, milli irade muhalifi ve onlarca hakaret içeren sözlerle tanımlayanlar, kendilerine ilişkin ağız uçuklatan yolsuzluk iddialarında uyguladıkları taktikleri ile savmaları, bu yolun "bu ülkede” geçerli bir geçiştirme ve savunma yolu olduğu izlenimini güçlendirmiştir.
Bazı fikirleri benimsemek veya onlara karşı olmak; ya da bazı konularda bir şeye inandığımızı veya inanmadığımızı dile getirmek ceza yaptırımlarına yol açıyorsa düşünce "özgür" değildir. Bu ilkel tür özgürlük bile bugün çok az ülkede vardır. İngiltere'de, küfür yasalarına göre, Hıristiyan dinine inançsızlığı dile getirmek yasalara aykırıdır; elbette bu yasak varlıklı kişiler için geçerli değildir. İsa'nın pasif direniş konusundaki öğütlerini öğretmek de yasalara aykırıdır. O halde, bir kimse eğer suçlu durumuna düşmek istemiyorsa, İsa'nın öğretilerine inandığını kabul etmeli, ama bu öğretilerin ne olduğunu söylemekten kaçınmalıdır. Amerika'da hiç kimse anarşiye ve poligamiye karşı olduğunu kesin biçimde beyan etmeden ülkeye giremez; girdikten sonra, komünizme inanmaktan da vazgeçmesi gerekir. Japonya'da Mikado'nun tanrısallığına inanmamak yasaya aykırıdır. Görülüyor ki dünya çevresinde yapılacak yolculuk tehlikeli bir yolculuktur. Bir Müslüman, bir Tolstoy yanlısı, bir Bolşevik veya bir Hıristiyan bir yerde suçlu durumuna düşmeden veya önemli gerçekler saydığı şeyler hakkında dilini tutmadan böyle bir yolculuk yapamaz. Doğaldır ki bu kural yalnızca güverte yolcularına özgüdür; yoksa kamara yolcuları istedikleri şeylere inanabilirler; yeter ki patavatsızca saldırılarda bulunmasınlar.
Sayfa 146 - Say Yayıncılık
Ama yalvarırım söyle bana, hayatın anlamı nedir?” “Bu çok zor bir soru. Cevabı kendiniz veremiyor musunuz?” “Hayır, çünkü onu bizzat keşfetmezsen hiçbir değeri yok. Peki, sence dünyada olma amacın ne?” Philip bunu kendine hiç sormamıştı, cevap vermeden önce bir an düşündü. “Ah, bilmiyorum: Herhalde insanın görevini yapması, becerilerini olabilecek
Sayfa 266Kitabı okudu
_Devlet, milletin kendisidir. Milleti, idare edenler devlet değildir. Çünkü irade milletindir. Millet, asildir. Millet işlerini yönetenler, onun temsilcileri olabilir. Bu sistemin uygulanmasında göz onunde bulundurulacak en onemli nokta, milletin siyasi, sosyal, eğitim ve gelişme derecesidir. _Devlet, her parcası diğerinin gorevini hazırlayan veya
Reklam
252 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Halil Halid’in Mücadelesi İngilizleşmiş Yahudiler var. Türkofobi (Türk düşmanlığı) Bizim ülkemizde Hristiyan şarklı rehberler turistlere yanlı anlatım yapıyorlar. Bu da Türk düşmanlığına neden oluyor. “Bazı gazetecileri paralı müzik kutusuna benzetiyoruz. Kim para verirse onun müziğini çalıyorlar”. “İngiliz kırmızısı ile boyanmış yerler” işgal
Halil Halid'in Mücadelesi
Halil Halid'in MücadelesiHalil Hâlid · Yakın Plan Yayınları · 201810 okunma
_Vatanınız, anneniz gibidir. Her kim vatanınızı aşağılıyorsa, hem size, hem annenize hem de atalarınıza düşmandır ve o her kim olursa olsun çekinmeden suratına bir yumruk indirin ve o kansızlarla mücadele edin. _Oyun başlasın! _Tek millet, tek devlet, tek lider, büyük Almanya. _Gelecek ya bizim olacak ya da ortada gelecek diye bir şey
Özgürlük Yanılsaması
_Albert Einstein: _İnsanlar özgür olduklarını düşünürler ama bu sadece bir yanılsamadır çünkü evrende her şey kozmik manyetik kuvvetin; iç ve dış nedensellik yasasının etkisi altındadır ve bunun bilincine ermiş insan da özgürlüğün sadece bir yanılsama olduğunu bilir. İnsanın bu yanılgıdan kurtulması en büyük özgürlük; bu çabanın kendisi de bir
Diyalektik Politik - Hile, Laiklik, Cahiller, Din
_Kanun ve Adalet_ _John Trenchart ve Thomas Gordon: Hukuksuz gücü savunup, keyiflerine göre hareket etmek isteyenler kadar arsız ve bencil sahtekarlar emin olun yoktur. Dilediklerine zulmederler ama kendilerine her ne zaman küçücük bir zarar dokunduğunu zannetseler, mağduriyette en gürültücü, davranışlarında ise en insafsız olanlarıdır. Ancak,
49 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.