Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bu saatlerde ve her saatte iyi değilim. Uyurken de uyanıkken de iyi değilim. Yürürken ve konuşurken iyi değilim. Yemek yerken de. Çay ya da kahve fark etmez iyi değilim. Evde, yolda ve işte iyi değilim. İyi değilim işte. Gülerken bile. Ağlarken bile. İyi değilim. Hayallerde iyi değilim, yağmurda, güneşli havada iyi değilim. Orada veya burada iyi değilim.
Benim asıl kızdığım şey, sinirli anlarımda bile içimde bir öfke ya da hıncın bulunmaması, bütün cartcurtları yalnız gönlümü hoş tutmak için yapmamdı. Öfkeden ağzım köpürmüşken biri biraz gönlümü alsa ya da önüme bir bardak çay sürse hemen yelkenleri suya indirirdim. Bununla da kalmaz, ona karşı bir yakınlık duyardım; ama sonra kendime kızar utancımdan birkaç ay uykularımdan olurdum. Yaratılışım böyleydi işte.
Reklam
öfkeden ağzım köpürmüşken biri biraz gönlümü alsa ya da önüme bir bardak çay sürse hemen yelkenleri suya indirirdim. bununla da kalmaz, ona karşı bir yakınlık duyardım; ama sonra kendime kızar, utancımdan birkaç ay uykularımdan olurdum. yaratılışım böyleydi işte.
Sayfa 42
SANAT ADAMI ATSIZ RUHLARA İŞLEYEN ŞİİR. Atsız'ın sanat hayatı şiirle başlar. Biz de onun şiiriyle başlayalım.
tabaklardan biri koridora kadar gelip karonun üzerinde daireler çizmeye başladı. İşte o an, kendimi o çay tabağı gibi hissettim: Olduğum yerde dönüp duruyordum.
Sayfa 63 - Saraylı'nın Üç ÖlümüKitabı okudu
unutkanlık işte!
o gece senden ayrılırken ellerim çay bardağında kalmış gözlerim mor elbisende ayaklarım masanın altında ve dudaklarım yanağında unutkanlık işte bilmem farkında mısın? rica etsem onlara iyi bakar mısın?
Reklam
Deme Naime!! :))
Naime sevdadan bomboş. Hayatında kimse olmadı. O kadar olmadı ki, ne o kimseye baktı ne kimse kendisine. Dualarına bile karışmadı sevda. Allah'tan huzur istedi, "Yarabbi yalnızım beni kimselere muhtaç etme, sokaklara düşürme," dedi. İşte kısmet gelmiş karşısında çay kaşığı ile oynuyor. "Bana uygun bir adam değil" dedi Naime içinden, "Ama dürüst, saf, her şeyini anlattı. Eh doğruluk da bir şeydir Naime, gel sen şuna evet de."
Atsız Uyarılarına Devam Ediyor: Soruşturmaya ve hakkında dava açılmasına rağmen Atsız uyarılarına devam eder. 19 Ağustos'ta yazdığı yazı Ötüken'in Eylül sayısında çıkar: "Bağımsız Kürt Devleti Propagandası". 8-29 Mart 1967 tarihlerinde Yeni Gazete'de tefrika edilen "Barzani'nin Karargâhında” başlıklı yazı
Alparslan Türkeş Yurda Dönüyor: 13 Kasım tasfiyesiyle yurt dışına sürgün edilen Türkeş ve arkadaşlarına dönüş izni çıkmıştı. Türkeş Avrupa'da arkadaşlarıyla, nasıl hareket edeceklerine dair bazı görüşmeler yaptıktan sonra Üsküp ve Selanik üzerinden Türkiye'ye döndü. Numan Esin'le birlikte Kapıkule'den giriş yaptı. Tarih 22
13 Kasım tasfiyesiyle yurt dışına sürgün edilen Türkeş ve arkadaşlarına dönüş izni çıkmıştı. Türkeş Avrupa'da arkadaşlarıyla, nasıl hareket edeceklerine dair bazı görüşmeler yaptıktan sonra Üsküp ve Selanik üzerinden Türkiye'ye döndü. Numan Esin'le birlikte Kapıkule'den giriş yaptı. Tarih 22 Şubat 1963. Edirne ve aynı gün
Reklam
o benim bir bardak çayımsa sen benim bir fincan kahvemdin. bazen çay benim için yeterli olamıyor işte. fakat kahveyle hemen her şeyin üstesinden gelebilirim. -barıştık mı?
Sayfa 125 - Pegasus YayıncılıkKitabı okudu
Sabahleyin hayatımın ne kadar tekdüze olduğunu düşündüm. Değişmez bir izlencesi vardı günlerimin. Gazeteler, çay ya da meyve suyu, sonra biraz yürüyüş, eve dönüş, sağa sola telefon ve hep aynı geçecek bir akşama hazırlanış: bu kadardı işte ve bu, ömrümün sonuna dek böyle sürebilirdi. (...) Evet, tümü bu kadardı. Üzüntülerim, ilgilerim, görüşlerim kısıtlıydı; hayatın büyük anlamı neyse... benim dışımda gelişiyordu.
Atsız'ın Dostları ve Ziyaretçileri: Türk milliyetçiliğinin "uyutulma dönemi"nde Atsız'ın da faaliyetleri sınırlıdır. Günleri, yollarda ve Süleymaniye Kütüphanesi'nde geçmektedir. Tanıdıkların, kendisini merak eden Türkçülerin ziyaretlerinin de ardı arkası kesilmemektedir. Ya bilhassa öğle tatillerinde kütüphanede, ya da
...Asıl kötülüğüm nereden geliyor bilir misiniz baylar? En büyük kepazeliğim her an, en kızgın anlarda bile, hiç de kötü,hırçın bir insan olmadığımı, sadece serçeleri ürküten kaynana zırıltıları misali kuru gürültü çıkardığımı utana sıkıla idrak etmemdir. Hiddetten ağzım köpürmüşken biraz yüzüme gülüp, önüme bir bardak şekerli çay sürerek gönlümü alırsanız, belki hemen o anda yelkenleri suya indirirdim. Üstelik duygulanırdım da; ama ihtimal, sonradan kendi kendime kızar, utancımdan aylarca uykularımdan olurdum. Huyum böyleydi işte.
"Tüm bağırıp çağırmalarım o anda gönlümü hoş tutmak içindi. Öfkeden ağzım köpükler içinde kalmış da olsa, karşımdaki azıcık gönlümü alıverince ya da önüme şekerli bir çay sürüverince hemen sakinleşir, sönüverirdim. Hatta bununla da kalmaz, hemen ona sevgi duymaya başlardım. Ama daha sonra bu yaptığım için kendime kızar, utançtan birkaç ay uyuyamazdım. Huyum kurusun, böyleyim işte."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.