Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Uzun ama okuyun yaa…
… İki yıl önce göç edip gelmişler İstanbul’a. Niye geldiklerini tahmin edebiliyordum, ama yine de ondan dinlemek istedim. Çok temkinli bir şekilde ve sesini biraz alçaltarak orada karşılaştıkları baskıları anlattı. Sonra kısa bir sessizlik oldu. O arada ne düşündü bilmiyorum, birden iri kara parmağını önündeki bardağa doğru uzatıp bana döndü ve “bak şimdi..” dedi:,… bu çay değil midir, ha? Şimdi sen de görüyorsun ben de görüyorum, ve bu kahvedeki bütün millette görüyor ki bu çaydır. Peki devlet ne diyor? Devlet diyor ki, yok bu çay değil, bu kahvedir. Hiç böyle şey olur mu?”
Sayfa 15 - Leman Yayıncılık İkinci basım: Ekim 1995Kitabı okudu
günde 10-15 kişinin öldüğü sıralarda İstanbul'daki Acemler, yani İran asıllı vatandaşlar bu veba hastalığından hiç etkilenmemiş. Onlar da Türklerin kahve içişi gibi bugün içtiğimiz çaydan içiyormuş. Bunu fırsat bilen İngiliz tüccarlar, çay veba hastalığını önlüyor, vebanın tek ilacı çaydır, diyerek bu bitkinin ticaretini geliştirmek üzere büyük bir kampanya başlatmışlar. O zamana kadar Türkler hep kahve içerken, bu veba ölümlerinden sonra İstanbul'da artık çay içme alışkanlığı başlamış. Ondan önce Türkler asırlardır kahve içmiş ve "Türk gibi kahve içmek" deyişlere bile geçmişti.
Reklam
Bizim içtiğimiz çayda çaydır ♡ Allı mavili çaylar ♡ Şehirlerden çok güneş vardır o çaylarda ♡ Benim çay bardağında senin gözlerin olur ♡
Ülkemizde çok sevilen, en ucuz olan ve en fazla tüketilen içecek çaydır. Gün boyu 8-10 bardak çay içen bir kişinin, her çay bardağına iki kesme şeker attığını düşünelim. Bu kişinin kan şeker ve insülini bütün gün yükselip inecektir ya da hep yüksek kalacaktır. Tabii gün içinde üç öğün yemeğini, ara öğünleri de tüketeceğini düşünecek olursak, o kişinin kan şeker ve insülin değerleri daima yüksek olacaktır.
Çay ihtimamla pişmezse, ağır ağır, rahat rahat içilmezse hiç bir kıymeti kalmaz. Çay, bol elbiseler içinde, rahat minderlerde, gayet lâübalî bir tarzda içilmek şartile dünyanın en lezzetli içkisidir, fakat suyu berrak, rengi âteşîn, fincanı billûr, şekeri az, rayihası hafif olmalıdır. Yazık ki çay içen milyonlarca halktan pek azı bu esaslara riayet eder. Çay pişirmeyi basit görenler aldanırlar ve aldandıkları içindir ki iyi çay içmeğe muvaffak olamazlar. Suyu ılık bir âdi porselen ibriğe haşlanıvermiş olan çay yani alelûmum içtiğimiz çay ne taamsız, ne fena bir çaydır; bunu çay namına yutanlara acımalı ve çay gibi nefis bir nesneyi o hale sokanlara da kızmalıdır.
O yüzden, ihvanın olduğu yerde yirmidört saat fokurdayan bir çaydanlık mutlaka vardır. Çay ihvan içinde öyle itibarlıdır ki, ona 'küçük derviş payesi verilmiştir. Iftar saatlerini bir şölene çeviren şeylerden biri, belki de bunun için, yemekten sonra sofraya konuk edilen çaydır. Böylelikle sohbet için başlama işareti verilmiş olur.
Reklam
Çay
Baş köşeyi kim aldı kime verdin Bir bardak soğuk su gibidir onlar Ellerinin uzandığı her masada Taş gibi çay Bizim içtiğimiz çay da çaydır Çarpık dudaklı ezik gözlü allı mavili çaylar Vadilerden renkli yağmurlar gibi gelir içtiğimiz çay Dans eden bir kadının ayak bilekleri gibidir Judy Garland gibi çay Kan gibi çay Şehirlerden çok güneş vardır o çaylarda O çaylar dağları bin parça eder ve getirir Yaşamayı çağıl çağıl getirir O çaylardan su içenlerin gözleri Benim çay bardağımda senin gözlerin olur Senin gözlerin sizin çay bardaklarınızda Onların gözleri Çay
DİRİLİŞ YAYINLARIKitabı okudu
Çay ihtimamla pişmezse, ağır ağır, rahat rahat içilmezse hiçbir kıymeti kalmaz. Çay, bol elbiseler içinde, rahat minderlerde, gayet lâubali bir tarzda içilmek şartile dünyanın en lezzetli içkisidir, fakat suyu berrak, rengi âteşîn, fincanı billur, şekeri az, râyihası hafif olmalıdır. Yazık ki çay içen milyonlarca halkın pek azı bu esaslara riayet eder. Çay pişirmeyi basit görenler aldanırlar ve aldandıkları içindir ki iyi çay içmeğe muvaffak olamazlar. Suyu ılık bir âdi porselen ibriğe haşlanıvermiş olan çay, yani alelumum içtiğimiz çay ne taamsız, ne fena bir çaydır; bunu çay namına yutanlara acımalı ve çay gibi nefis bir nesneyi o hale sokanlara da kızmalıdır.
Sayfa 189 - Refik Halid KarayKitabı okudu
kesin kaçak çaydır o da
"Bu mahallede çay içmek için kahveye gidilmez abi. Çünkü çay Erdal Bakkal'da içilir. Erdal Bakkal! Erdal Bakkal! Mahallenin gururu." "N'apıyon lan?" "Ürün yerleştirme. Mahallede reklamını yaparsak bedava çay veriyo Erdal Abi..."
Türkiye toplumu "çaycı"dır. Türkiye'nin milli içeceği çaydır. Türk kahvesi tüketimi dahi sınırlı miktardadır. O halde.. Çay, bilinen en sağlıklı sosyal içecektir..
Sayfa 243 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Reklam
Çaydır o çay..
Agat tepsideki son fincanı alıp kafaya dikti. Taze demlenmiş çağ insanın algısını açardı.
Sayfa 43 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
DERİN DESTANI
“Çay eksperliği, çay fabrikası müdürlüğü, çay fabrikatörlüğü yapmıştı, biliyordu bu ilginç ve özel bitkinin her halini. Fakato bitki hiç gülmemişti yüzüne. O, çay’a hay ettikçe, vay gelmişti başına. Zihni Derin’in adını ve öyküsünü de ondan duymuştum ilk kez. Zihni Derin Çay Fabrikasında çalışıyordu o zamanlar. Bu destan rahmetli kardeşim Mucip
28 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.