"... Gece çekici gelen şeyler güneşle birlikte nasıl da bu kadar adileşebiliyordu. ..."
Sayfa 23
"[...] katolik cemaatini temsilen orada bulunan saygın bir şahıs, Haklısınız, sayın düşünür, varoluş sebebimiz, tam da bu noktada ortaya çıkıyor, insanların tüm hayatlarını boyunlarında ölüm korkusuyla yaşamaları için varız biz, bunun ötesinde, ölüm anı geldiğinde, o anı bir kurtuluş olarak algılamalarına da çalışırız dedi. Cennet, cehennem ya da benzer kavramlara gelince, doğrusu ölümden sonra ne olduğu konusuyla sanıldığı kadar ilgili değilizdir, din, sayın düşünür, dünyevi bir korkudur aslında, öbür tarafla ya da göğün yedi katıyla hiçbir ilgisi yoktur, Duymaya alışık olduğunuz sözler bunlar değil tabii ama biz de sattığımız malım daha çekici olması için bir şeyler yapmak zorundayız, [...]
Sayfa 35 - Kırmızı Kedi Yayınevi
"Hayır, üstümde bu kıyafetler varken hiç de harika görünmüyorum. Bana, durmadan iş kadını gibi giyinmemin hiç de çekici olmadığını söylemişti. Ayrılma sebeplerinden biri de buydu zaten. Çok şey duruyormuşum... erkeksi."
Benimle dalga mı geçiyorsunuz? Ben erkeksiyim. Hillary Clinton erkeksi. Ama Kate Brooks'un vücudunda erkeksi diyebileceğiniz kahrolası tek bir hücre bile yok. İnanın bana o, tam anlamıyla bir kadın.
Ama bu şerefsizin neyin peşinde olduğunu biliyorum. Kate çok zeki, açık sözlü ve hırslı bir kadın. Pek çok erkek -mesela o bok beyinli dallama gibileri- böyle bir kadınla baş edemez. O yüzden ters strateji uygular ve çekindikleri bu nitelikleri, iticiymiş gibi gösterirler. Utanılacak bir şeymiş gibi.
'Boş versene'. Kate'in elini tutarak, onu masanın altından çekiyor ve dans pistine sürüklüyorum. O ise, ne olduğunu anlamadan etrafına bakınıyor.
"Ne yapıyorsun?"
"Sana gururunu geri kazandırıyorum."
Ephesus YayınlarıKitabı okudu
"Sana bakmayı biliyorum ben. Söylediklerimi dinlerken, 'Bunu yapamaz ama tutar gene elimi öpmek isterse?' diye düşünüyordun. Bak, dudaklarını belli belirsiz boyamışsın. Boyarken aklından geçenleri biliyorum. Aynaya bakınca sana solgun gibi göründüler. 'Sevmez ama azıcık süreyim, fark etmez,' dedin. Öpüşeceğimizi biliyordun. Dudakların daha bir çekici olsunlar istiyordun. Aklında hep bugün benimle öpüşeceğin vardı. İstiyordun. Nerden mi biliyorum? Çünkü ben... Seni öpmek istiyorum... "
Sayfa 72 - YKY 49.Baskı
Pablo Neruda-
"Sözün burasında iç geçirdi Neruda. Ve o sıcak günün hasadı olan cümleyi sundu derginin sayfalarına: 'Doğu'da geçirdiğim yıllarda beni en çok etkileyen bu olay olmuştur. Bilirsiniz, fillerle yapılan ayinleri, maşlahlarla, ölü kafalarından kolyelerle süs tanrıça Kali'yi... Üç beş kuruşa takla atacak rahipleri, bunları hiçbir zaman çekici bulmadım ben.
Oysa, susuz bir havuz gibi serin, o aydınlık cami beni çok etkiledi.'
Ne çok sorusu vardı şairin, ne güzel cevabı."
Sayfa 167 - Şule YayinlariKitabı okudu
Kitabı, Sevgili https://1000kitap.com/Kemalyeri/Duvar/'nın Kitap Kardeşliği etkinliğinde 
Uğur Ukut gönderdi. Bu inceleme vesilesiyle ikisine de teşekkür ediyorum. Kitap hakkında yazacaklarıma geçmeden Uğur abinin kitabın başına yazdığı Ataol Behramoğlu' nun sözünü sizlerle de paylaşmak istedim. "Yaşamak görevdir yangın yerinde, yaşamak insan kalarak."
Bir Psikiyatristin Gizli Defteri kitabında Garg Small, 30 yıllık başarılı meslek hayatında başından geçen ve en sıradışı olarak anlandırdığı 15 vakayı bizimle paylaşmış. Bunu yaparken mesleğine başladığı ilk günden itibaren yaşadıklarına, aşk hayatına, evliliğine ve kariyerinde yaşadığı zorluklara yer vererek vakaları sıkıcı olmaktan kurtarmış. İnceleme türündeki kitap sanki bir romanmış gibi kolayca okunabiliyor. Psikoloji alanında ilgili olanların belki olağan bulabileceği vakaları ben ilgi çekici buldum. Hatta bazı vakalarda kendinize de ufak birkaç soru sorabilirsiniz.
Small, meslek hayatına yazarlığı eklerken eşi Gigi Vorgan' ın desteğini aldığı için bütün kitaplarına yazar olarak onunda ismini ekliyor hatta bazı vakaların çözümlenmesinde de eşinin yardımcı olduğunu görüyoruz.
Kitabın bence olumsuz yönü bazı markalardan bahsedilmesi (bkz:Starbucs). Bu bana Emrah Serbes'in Deli Duman ve Murat Menteş' in Ruhi Mücerret kitabını hatırlattı. Ürün yerleştirme şeklinde markaların kitaplarda sık sık tekrar edilmesini itici buluyorum. Yazarlar bunu marka eleştirisi niteliğinde yapmış olsa bile (bu kitapta öyle bir durum yok.) benim için olumsuz.
"Çok açık olmasa da, Tanrılar ölümlülerin acılarına kayıtsız değildir.Ölümlülerin acılarını zaman zaman komik, zaman za-
man ilgi çekici bulurlar; bazense, nadiren de olsa, ölümlülerin çektikleri içlerinde bir yere dokunur."
Sayfa 177Kitabı okudu
"Yokluk insanın sayısal zekâsını kamçılar.Elde avuçta olmadığı için rakamlar ilgi çekici gelir."
Bilinmeyenin çekici bir tarafı olduğu gibi korkutucu bir tarafı da var.
Sayfa 51Kitabı okudu
