Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dahası eğer bir cambaz veya dansçı ise sadece başka insanların üstesinden gelemeyeceği yükseklere sıçramakla kalmaz, başkalarının da yapabileceği daha kolay dans adımlarında, hatta alışılmış yürüyüşte bile görülmedik bir esneklik ve çeviklik sergiler. Benzer şekilde üstün bir akla sahip insan da asla başkalarından gelemeyecek düşünceler ve eserler üretmekle ve büyüklüğünü bu türden işlerde göstermekle kalmaz, öğrenme ve düşünme gibi kendisine doğal ve kolay gelen etkinliklerden de her zaman zevk alır. Bu yüzden o başkalarının akıllarının erişebileceği küçük meseleleri onlardan daha kolay daha çabuk ve daha doğru bir şekilde kavrayacaktır. Dolayısıyla bilginin her artışıyla, çözülmüş her meseleyle, her zekice, kısa ve etkili düşünceyle, ister kendisine ister başkasına ait olsun, doğrudan ve canlı bir zevk alacaktır. Bu nedenle onun aklının sürekli faal olmaktan başka bir hedefi veya gayesi olmayacaktır. Bu onun ardı arkası kesilmeyen zevk kaynağı olacak, böylece sıradan erkeklerin ve kadınların korkulu rüyası olan can sıkıntısı onun yanının yanına yöresine uğramayacaktır.
Kültür, genellikle çözümsüz ve anlamsız sorularla kadını baskı altına alarak onun animusunu sürgünde tutar. Bu sorular sanki kompleksler geçerliymiş gibi bir hava yaratarak bir çok kadını sindirir: “Ama sen gerçek bir yazar (sanatçı, anne, kız çocuk, kız kardeş, eş, sevgili, dansçı, kişi) mısın?” “Gerçekten yetenekli (zeki, değerli) misin?” “Gerçekten söylemeye değecek (aydınlatıcı, insanlığa yardımcı olacak, şarbona çare bulacak) bir şeyin var mı?”
Sayfa 349 - Ayrıntı Yayınları
Reklam
Toplumsal Cinsiyet
18. yüzyıl erkeksiliği; Fransa Kralı 14. Louis'nin resmi bir portresi. Uzun peruk, çoraplar, topuklu ayakkabılar, dansçı duruşu ve devasa kılıca dikkat edin. Günümüz Amerikasında bütün buniar (kılıç hariç) kadınsılık işaretleri olarak değerlendirilirdi. Oysa kendi zamanında Louis erkekliğin ve erkeksi gücün mükemmel bir örneğiydi Resim için 14. Louis yazmanız yeterli
Sayfa 157Kitabı okudu
Ulu Tanrım,seçmek zorunda bırakma beni.
Acı çekmek istemiyorum.Bir dansçı olmak istemiyorum,ayakları havayı döven,başı beyaz kumaştan yüzsüz bir dikdörtgen.Duvar’a asılmış bir kukla olmak istemiyorum,kanatsız bir melek olmak istemiyorum.Yaşamayı sürdürmek istiyorum,hangi biçimde olursa olsun.Kendi irademle vazgeçiyorum bedenimden,başkalarının kullanımı için.Canları ne çekiyorsa yapabilirler benimle.Sefilin tekiyim ben.
Sayfa 289 - FredinkiKitabı okudu
Bir filozofun ruhu, iyi bir dansçı olmaktan daha fazla ne isteyebilir, bilmiyorum.
Birkaç saat önce kendini hissettiği değer şimdi, basit bir dansçı gibi hissetmesine neden olacak seviyeye inmişti. Kendi değerini diğerlerinin gözünden ölçen herkes gibi değersiz hissetti.
Reklam
"Gerçekten de cennet bu değil miydi, aziz bayım: Doğrudan kavrayarak yaşamak? Benim yaşamım böyle oldu işte. Hiçbir zaman yaşamayı öğrenme gereksinimi duymadım. Bu konuda daha doğduğum zaman her şeyi biliyordum. Bazı kimseler vardır, sorunları insanlardan korunmak ya da en azından onlarla anlaşmaktır. Benim için anlaşma yapılmıştı. Gerektiği zaman teklifsiz, zorunlu olunca suskun, hem laubali, hem ciddi bir kimse olarak rahat ilişkiler içindeydim. Bu yüzden de ünüm fazlaydı ve yeryüzünde başarılarım sayısızdı. Elim yüzüm düzgündü, aynı zamanda hem yorulmaz bir dansçı, hem bilgisini satmayan bir derin bilgin olarak gösteriyordum kendimi…"
Sayfa 19
Dansçı, dans ederken asla dansı düşünmemeli, yalnızca dans etmeli, o kadar.
Yalnız!!! Yalnızım. Ne olursa olsun hep yalnızım. Yalnızca korkudan korkmak gerek. Neye inanıyorum/Gerçek nedir? En hassas ve en ince duygularıma varana dek kendime inanıyorum.
Egzotik bir dansçı olduğumun fantezisini kuruyorum, ona göre giyinip davranışlarımı değiştiriyorum, libidomu ve seks açlığımı artırıyor bu. Seksten daha çok zevk almamı sağlayacak yeni bir şey denemenin, geleneksel veutanç verici şeyleri bir kenara bırakmanın heyecanı olabilir bu.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.