Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eğitim bireyin fen ve bilimle ilgili yönüne daha ağırlık vererek matematik, fizik, biyoloji bilimlerini vurgulamaktadır; karakter oluşumu, diğer insanlarla ilişki kurma biçimi, demokratik bir toplumu sürdürmek için gerekli düşünüş ve işbirliği gibi davranışları öğrenme vurgulanmaz.
Sayfa 119Kitabı okudu
Eğitim, Nasıl İnsan Yetiştirmeli?
« • Bilginin önemini, bilginin düşünmeye olanak verdiğini kavrayan, ezberlenmiş bilgilerin yükçüsü değil, öğrenmeyi öğrenmiş insanlar yetiştirmelidir. Bilgisiz insan yorum yapamaz, eleştiremez, soru soramaz. • (...) İçinde yaşanan toplumsal, ekonomi politik düzeni eleştirici; amiri, yönetimi, yöneticiyi eleştirici insan yetiştirmeyi amaçlamalıdır eğitim. • O eğitimden geçenler bilmeli ki bir gerçek değerler vardır; bir de değer diye yutturulanlar. O eğitim, yalana şerbetli, kül yutmayan insanlar yetiştirmelidir. • O eğitim yapıcı, üretici, yaratıcı, tüketirse hesaplı tüketen insanlar yetiştirmelidir. Yılanın bile tutumla toprağı yalaması gibi, kağıdı kalemi, suyu hesaplı kullanan insan, çevreyi bozmayan, öldürmeyen, kuşa kurda, ota çiçeğe dost, arıya böceğe saygılı, dikkatli insan yetiştirmelidir. • O eğitim devrimci; kendini, çevresini, toplumunu iyiye, ileriye doğru değiştiren, kendinin ve toplumun değerlerini geliştiren insan yetiştirmelidir. • Kulluk eğitimi değil, yurttaşlık eğitimidir o eğitim. O eğitim geçen insan en iyi yönetimin demokratik yönetim olduğunu kavramalı ama demokrasinin uydurmasıyla gerçeğini ayırma yetisi veren eğitim olmalıdır. Oyunu satmayan, toplumda seçimleri "bir baştan bir oy" ilkesine göre yapabilecek düzeye yükselmiş insanlar yetiştirmelidir. TÖS işte böyle zor bir eğitimin peşindeydi. »
Sayfa 611 - Literatür Yayınları, SonsözKitabı okudu
Reklam
İlerici Eğitim Modeli ile ilgili Çok Güzel, Konu Başlıkları.
Eğitim, hayatın kendisi olmalıdır, hayata bir hazırlık değil. Öğrenme, çocuğun ilgileriyle doğrudan ilişkili olmalıdır. An­lamlı bilgi, kendisiyle bir şey yapılabilen bilgidir. Öğretmenin görevi yönlendirmek değil, tavsiyede bulumaktır. Okul rekabetten çok işbirliğini teşvik edici olmalıdır. Gerçek gelişmenin zorunlu koşulu olan fikirler ve kişiliklerin serbestçe etkileşimine imkân veren ve onu teşvik eden biricik ortam, demokratik ortamdır.
Sayfa 340 - Adres YayınlarıKitabı okudu
Eğitim, bilim ve felsefe toplumu biçimlendiren ve ona yön veren önemli üç etkendir, tüm bunları tasarlayan ise felsefedir. Toplumu biçimlendiren eğitimdir, bunun içeriğini bilim oluşturur, bu ikisinin ve özelikle eğitimin mahiyetini de felsefe belirler. Bunu konu alan disiplin ise eğitim felsefesidir. Bu nedenle bütün toplumlar eğitim felsefesine şiddetle ihtiyaç duyar. Tüm bunlar da gösteriyor ki felsefesiz bir eğitim işlevini yerine getiremez.
Sayfa 7 - PegemKitabı okudu
Eğitim sisteminin demokratik bir çizgide yeniden düzenlenmesi.
Eleştirel geçişlilik, özgün olarak demokratik rejimlerin bir niteliğidir ve hayatın, gayet geçirgen, sorgulayıcı, tezcanlı ve diyalogcu biçimlerine denk düşer.
Sayfa 42 - Ayrıntı Yayınları, Birinci Basım: 2021Kitabı okudu
Reklam
Demokrasinin önkoşullarından biri de, insanların demokratik süreçlere katılabilecek kadar eğitim almış olmasıydı. Genç bir demokraside halkın aydınlanmış olmasına ihtiyaç duyulduğunu bugün de görebiliyoruz.
Sayfa 74
Onlara madenlerin masalını anlatacağız :D
__ Çocuklarımızın yalın kafalarına her şeyi anlatmaya ve doğrulamaya kalkışacak olursak, başımıza iş açarız. Özellikle yirmi yaşına gelip de, gördükleri eşit eğitim yılları boyunca öğrendikleri şeyleri ilk defa incelemeye ve denemeye başladıkları zaman, oldukça güçlük çekeriz. O zaman yaman bir temizlik işi başlayacaktır. Büyük bir eleme de
İZ YAYINCILIK (epub)/ EflatunKitabı okuyor
hihi
“Demokrasinin önkoşullarından biri de, insanların demokratik süreçlere katılabilecek kadar eğitim almış olmasıydı. Genç bir demokraside halkın aydınlanmış olmasına ihtiyaç duyulduğunu bugün de görebiliyoruz.”
Demokrasiyi sağlayacak tek araç eğitimdir. Bu nedenle bilimsel, özgür bir toplum olmanın yolu eğitimden geçer.
Sayfa 27
Reklam
Siz Türkiye'nin ve Türk ulusunun bütünlüğünü her türlü dış ve iç tehlikelere karşı koruyabiliyor musunuz? Her zaman bilimin gösterdiği yoldan gidebiliyor musunuz? Ulusal gelirin adil dağılmasını sağlayacak demokratik devrimleri, köklü bir düzen değişikliğini gerçekleştirerek zenginlerle fakirler arasındaki korkunç uçurumu kapatabiliyor musunuz?
Sayfa 155 - kişisel yayınları, syf. 155-156,Kitabı okudu
Holdingleşme
Diyanet raporuna göre tarikat ve cemaatler, 1983'ten sonra demokratik ortamdan en fazla yararlanan gruplar oldu. Siyasi partiler oy deposu olarak gördükleri dinî gruplarla temas kurarken, tarikatlar bu sayede siyasi ve toplumsal hayatta yer edindi. 1985'ten sonra tarikatlar yalnızca din eğitimi veren merkezler olmaktan çıktı: Sahip olduğu insan kaynağını ticari/mali kazanımlar elde ettiler, bürokraside gizlice örgütlenmeye, bu konumlarını mensupları lehine kullanmaya, devletteki kadroları liyakat dışında suiistimal etmeye başladılar. Şeffaf olmayan yapıları ile kendilerini korumaya alırken, bunu fırsata çevirdiler. 1990'lar boyunca, özellikle 2000 sonrası şirketler, holdingler kurdular, okullar açtılar. Koca bir maneviyat okulu olarak başlayan ve din öğretimindeki boşluğu doldurmak için ortaya çıkan cemaatler bugün ilk çıkış amaçlarını tamamen terk etmemiş olsalar bile amaçlarından uzaklaşmış görünüyorlar. Prof. Tayfun Atay'ın altını çizdiği üzere, şeyhler meta ve müritler müşteriye dönüştü.Menzil ve Süleymancılar başta olmak üzere, artık tarikat ve cemaatler dev bir ekonomiye hükmediyor. Eğitim ve sağlık alanındaki yatırımlarını, işadamı ve medya örgütlenmesi takip ediyor. Her birinin yurtdışında faaliyet gösteren küresel yardım dernekleri var.
Çocuklarımız ve gençlerimiz önce iş yapmayı öğrenmeli; okullar insanı ve yaşamı yükseltmeye yaramalıdır. Enstitülerde haftalık 44 saatlik çalışmanın %50'si ders, %50'si işti. İşin de yarısı tarım, yarısı yapıcılık, marangozluk, demircilik, dokuma, biçki dikiş, örgü, yerine göre arıcılık, ipekböcekçiliği, balıkçılık gibi bölümlere ayrılırdı. Öğrenciler ve öğretmenler üretir, ama “temrin” eğitiminde olduğu gibi ürettiklerini çöpe atmaz, bunları kullanırdı. Enstitülerde öğrenciler kız erkek bir arada eğitim öğretim görür, yönetime katılırdı. Çalımalar hafta sonlarında demokratik anlayışla eleştirilirdi. Özgür okuma, ulusal oyunlar, yurt türküleri, yurt gezileri gibi etkinliklere bol bol yer verilirdi. Öğrencilerle öğretmenler yemekleri birlikte yer, hafta sonlarında birlikte eğlenirlerdi. Yaşam, geçimli aile örneklerinde olduğu gibi, mutlu ve tatlıydı. Size bir soru daha sorayım: Bunların hangisi dışlanabilir? Sorular çok. Bence bugün bunların hepsinden yararlanabilriz. Ama nasıl, kiminle? Bizim akıllı yöneticilerimiz kırk yıldır daha çok emperyalizmin yararına olan yaban akıllara değer veriyor. Kendi uzmanlarımızı, yurtsever öğretmenlerimizi yadsıyor, kıyıyor, eziyor.
"Nihal üniversitede polis istemiyordu, özerk demokratik bir üniversite istiyordu, parasız eğitim istiyordu.."
Sayfa 146Kitabı okudu
ünlü Türk filozofu Aysun Kayacı gelir akıllara
Mill'in doğru demokrasisi "elit demokrasi" olarak tanımlanabilir. Mill'e göre, doğru bir demokrasi nispi temsil sistemine dayalı olmalı, ancak her­kese niteliğine göre oy hakkı vermelidir. Bunu somutlaştı­racak olursak, ilkokul mezunu birinin bir oy hakkı olacak­sa, bir üniversite mezununun beş oy hakkının olması la­zım geldiğini söyleyebiliriz. Bununla birlikte, entelektüel olarak yüksek niteliğe sahip olanların, sıradan temsilcilere göre daha az oy oranıyla seçilmesini sağlayacak nitelikte bir nispi temsil sistemi geliştirilmelidir. Böyle bir sistemde "çoğunluk" değil, "nitelik" ön plana çıkacak, dolayısıyla böyle bir demokratik sistem içinde ahlak! mükemmelliği ve erdemi yakalama imkanı daha fazla olacaktır. Bu sis­tem, aynı zamanda çoğunluğun tiranlığını önleyecek olan bir sistemdir. Mill'e göre, eşit oy hakkı ekseninde gelişen liberal demokrasi, çok ciddi biçimde çoğunluk tiranlığına dönüşmeye müsaittir. Bu da ancak iki yoldan önlenebilir: Ya entelektüel ve ahlaki olarak üstün olan seçkin insanla­rın yönetime gelmesini sağlamalıyız ya da kitlelerin eği­tim seviyesini yükseltmeliyiz.
Sayfa 31 - Giriş kısmıKitabı okudu
760 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.