Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hasid olan kişi yaşamı sever, değişik deneyimler yaşamaya çalışır. İşte bu deneyimler sana denge kazandırırlar. Ve bu denge halinde iken, bir gün, gerçekten dengede olduğunda, ne o tarafa ne de bu tarafa fazla abanıyorken, tam ortada dururken, her şeyi aşarsın. Ortası aşılan noktadır, o noktadaki kapıdan geçip herşeyin üzerine çıkarsın. Varoluşun ne olduğunu gerçekten bilmek istiyorsan, o ne ölümdedir ne de yaşamda. Yaşam bir uçsa ölüm diğer uçtur. Tam ortada, ne yaşamın ne de ölümün olduğu noktada, kişi doğmamış ve ölümsüz olur. Bu denge anında lütuf üzerine çöker
Yaşam ve ölüm bir denge oyunudur, Signa. Her zaman korunması gereken bir denge, aksi takdirde bu dünyada kaos yaratırsın.
Reklam
Yaşam ne çok ölüme gerek duyuyor!
Açık görebilmek için ölümün soğukluğuna gereksinimimiz var. Yaşam yaşamak ve ölmek, başlamak ve bitmek ister. Seni sonsuza dek yaşamaya zorlayan yok ama ölebilirsin de çünkü içinde ikisi için de istem var. Yaşam ve ölüm var oluşunda bir denge tutturmalı. Bugünün insanı ölümden büyük bir gereksinim duyuyor çünkü içlerinde çok fazla yanlışlık yaşıyor ve içlerinde çok fazla doğruluk ölüyor. Dengede olan doğrudur, dengeyi bozan yanlış. Oysa dengeye ulaşırsa onu koruyan yanlış, onu bozansa doğrudur. Denge aynı anda yaşam ve ölümdür. Yaşamın tamamlanması için ölümle denge uygundur. Ölümü kabul edersem ağacım yeşillenir çünkü ölen yaşamı arttırır. Dünyayı saran ölüme dalarsam tomurcuklarım açılır. Yaşam ne çok ölüme gerek duyuyor!
144 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
KİMİNİN ÖLÜMÜ,KİMİNİN UYANIŞINA GEBE
“Bir şeyleri bulabilmek için önce yolumu kaybetmem lazımdı.” “Mezarda ilk gece yaşanacaklar” insanı ölüm gerçeğiyle yüzleştiren ,uyandıran bir eser. Emre Beylice adında bir gencin uyanışını ,dünya ile ahiret arasında kendi özünü buluşunu konu alıyor tabir caizse. Her şey kız kardeşi İnci ve annesinin trafik kazasıyla geçirmesiyle başlar. İnci
Mezarda İlk Gece Yaşanacaklar
Mezarda İlk Gece YaşanacaklarFatih Yağcı · İNDİGO KİTAP · 0116 okunma
144 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
MARCUS AURELİUS / KENDİME DÜŞÜNCELER M.S. 161-180 yılları arasında Roma İmparatoru ve aynı zamanda stoacı bir filozof olan Marcus Aurelius , Kendime Düşünceler adlı kitabında stoacı felsefenin temel ilkelerinden bahseder . Kitap 12 bölümden , daha doğrusu 12 kitaptan oluşmaktadır . Eşitlik ve özgürlükten yana olan Aurelius , mutluluğa ve huzura kavuşmanın ancak ve ancak kişinin kendisinden , kendi iç dünyasından geçtiğini savunur ve bu bağlamda mutluluk ve huzuru dışarıda arayan veya bir başkasına bağlayan kişi mutlak mutsuz ve huzursuz olacaktır .Doğayla uyum ve denge içinde olmak kişinin mutluluğuna ve huzuruna giden yolda şüphesiz şarttır . Kitapta , Tanrı , ahlâk , yaşam , ölüm , mutluluk , huzur , doğa , ideal yönetim , erdem , kader , yazgı , iyilik , kötülük gibi kavramlardan bahsediliyor . Felsefe seven herkesin okuması gereken tam bir başucu kitabı .
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202215,1bin okunma
Her gün milyonlarca hücremiz apoptozla ölür ve yerine kök hücrelerle yeni hücreler yapılır. Yani vücudumuzda sürekli bir devinim vardır. Bazen vücutta apoptozu tetikleyen genler baskılanır ve onkogen denilen kanser oluşumunu tetikleyici genler baskın hale gelir. Bu durumda kanser oluşur. Hücrelerde yaşam ve ölüm arasında hassas bir denge vardır. Bu denge genetik senfonideki ince ayara iyi bir örnek oluşturur. Denge; çoğalma yönünde bozulursa kanser, ölüm yönünde bozulursa kendi kendimizi yok eden otoimmün hastalıklar ortaya çıkar.
Reklam
Yaşam işte genel olarak bu "gayret"in adıdır. Bu gayret biterse yaşam da biter. Gayretin ana amacı dengesizliği muhafaza etmektir. Denge hali ise ancak "ölüm" anında gerçekleşir ve bunun sonucunda da enerji harcama ihtiyacı sona erer.
Yaşam işte genel olarak bu "gayret"in adıdır.
Hücre zarı "mükemmel" bir bariyer değildir; içeriden dışarıya ve dışarıdan içeriye sürekli bir madde sızması gerçekleşir. Bunu sürekli su alan bir tekneye benzetebiliriz; tekne su alır ama içeri giren su çabalarla veya motorlarla sürekli dışarı boşaltılabildiği takdirde tekne yüzmeye devam eder. Yaşam işte genel olarak bu "gayret"in adıdır. Bu gayret biterse yaşam da biter. Gayretin ana amacı dengesizliği muhafaza etmektir. Denge hali ise ancak "ölüm" anında gerçekleşir ve bunun sonucunda da enerji harcama ihtiyacı sona erer.
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin. _Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur. _Sağlıksız bir zihinle ne
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Aşk, Yalnızlık ve Ölüm....
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nü bitirdikten sonra öğretmenlik ve gazetecilik gibi çeşitli mesleklerde çalıştı. Ancak asıl tanınmışlığı şiirleri ve yazılarıyla elde etti. Süreya'nın şiirlerinde genellikle aşk, özlem, yaşamın anlamı gibi evrensel temalar işlenir. Eserlerinde çağdaş Türk toplumunun sorunlarını
Üstü Kalsın
Üstü KalsınCemal Süreya · Yapı Kredi Yayınları · 202112,3bin okunma
Reklam
"O gece önemli kurallar çiğnendi. Yaşam ve ölüm bir denge oyunudur, Signa. Her zaman korunması gereken bir denge, aksi takdirde bu dünyada kaos yaratırsın. Magda'nın o gece ölmesi gerekmiyordu. Bir can alındığında, bir başkası bağışlanmalıdır. Anlıyor musun?"
Yaşam ve ölüm var oluşunda bir denge tutturmalı. Doğru olanı yaşamak ve yanlış olanı ölüme bırakmak, yaşam sanatı budur Yaşam da diğerleri gibi enerjik bir süreçtir. Bununla birlikte tüm enerjik süreçler ilke olarak geri döndürülemezdir ve bu yüzden de kesin olarak hedefe yönelir ve hedef durağanlıktır... Yaşamın ortasından itibaren, yalnızca yaşamla ölmek isteyen yaşamını sürdürür. Çünkü yaşamın gün ortasının gizli saatinde olan parabolün tersine dönmesi, ölümün doğmasıdır... Yaşamayı istememek ölmeyi istememekle aynı şeydir. Oluş ve ölüş aynı eğridir.
Sayfa 229Kitabı okudu
216 syf.
9/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
yer altı her daim ölümü mü vaat eder?
Madenci, Soseki’den okuduğum ikinci eser, ilk tanışmam “
Ardından
Ardından
” ile olmuştu. Ardından’dan sonra kitabın anlatımı ve içeriği, ele alınış biçimi Soseki’ye göre tanıdık geldi. Toplumdan uzaklaşmış modern bireyin yalnızlığı ve topluma ait olamama hissinin karmaşasına odaklanan Soseki’nin kurguyu ele alış biçimi, kitabın son sayfalarında Haruki
Madenci
MadenciNatsume Soseki · Jaguar Kitap · 20181,045 okunma
Çağ, Yok Oluş, Benlik, İslam, Roşa
_TARİH ÖNCESİ DEVİRLER_ _İnsanoğlunun ortaya çıkışıyla başlayıp, yazının icadına kadar geçen dönemdir. Taş ve Maden Devri olarak ikiye ayrılır. _1-Taş devri_ _a)- Eski Taş – Paleolitik devir: (M.Ö.2,5 milyon - M.Ö. 12.000) (avcı ve toplayıcı). Karain, Beldibi ve Belbaşı. Paleolitik Döneme ait ilk izlere İspanya’daki Altamira, Fransa’da Laskö
_Nevroz, farklı nevrotik eğilimlerin catışması sonucunda ortaya cıkar. Nevrotik eğilimler birbirlerini pekiştirip guclendirmekle kalmayıp, yeni catışmalar da yaratırlar. Nevroz, küçük evrenlerden oluşan bir büyük evren’dir. _Her nevrotik belirti, altta yatan bir catışmayı gösterir. Çatışma belirtileri: Tutarsızlık, yorgunluk ve hırsızlıktır.
228 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.