Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
76 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Yasak Saatler
Herkese Merhaba Bugün sizlere
Agâh Ensar Can
Agâh Ensar Can
kaleminden
Yasak Saatler
Yasak Saatler
kitabının yorumu ile geldim Nisan ayının sonuna doğru gelirken şiir kitabıyla devam edelim. 2023 yılı basımlı 68 sayfalık dolu dolu bir şiir kitabı. ︎Duygu ve düşüncelerinizi en romantik biçimde ifade etmemizi sağlayan şiirlerdir. Şiirde vazgeçilmezlerimden biri de dizelerle aynı duygu ve düşüncelerde buluşmak, o dünyaya yol almaktır. ︎Tutku, romantizm, toplumsal duyarlılık gibi konuları ele alan yazarımız, tekrarlanmayan cümleler, okudukça ayrı bir mana çıkarılan dizelerle bizleri buluşturmuş. İçerisindeki şiirler daha çok insanın iç dünyasını gösteren, yaşanmışlıkların ya da yaşamak istenilenlerin kalıntılarını okuyoruz. Edebi dil ve şiirlerde kullanılan kavramlar sevgimize ayna tutan cinsten. Her dizede bir duygusallık saklı. Şiirler kurallar bütünü ile yazılan değil, istenildiği gibi yazılmış. Şiir severler bir şans vermeniz gerek ︎Sizlere sf.59'da yer alan ve beğendiğim şiiri alıntılamak istiyorum. Medeniyet Benden yaşlı savaşlar gördüm Benle büyüyememiş akranlar Eski kafaların geriye boyun eğdiğini Ve lâl olduğunu da geveze dillerin Göz yummak kör ederken bazı zihinleri Ben karanlıkta bile gördüm kanayan gözünü medeniyetin. Yazarımızın kalemine sağlık. Kitap ile ilgili düşüncelerinizi yorum bırakabilirsiniz Okumayı ihmal etmeyin
im t u b i s ʚĭɞ
im t u b i s ʚĭɞ
Yasak Saatler
Yasak SaatlerAgâh Ensar Can · Otantik Yayınları · 20238 okunma
İncinmekten ya da daha doğrusu, incitmekten korkan bazı insanlar duygusal dünyalarını mantık ve düşünce yoluyla da yalıtabilirler. Böyle bir insan kendisine acı veren durumlara ilişkin duygusal tepkilerini mantıksal açıklamalarla denetlemeye çalışır. Bunu yaparken ya kendi tepkisizliğine ya da karşı tarafın tepkilerine gerekçeler bularak etkin olamamasının yarattığı değersizlik duygularını hafifletmeye çalışır. Duygusal olaylara nesnel bir yorum getirerek tepki verme sorumluluğundan kaçınma, daha çok aydın kişiler arasında görülür. Çünkü, düşünce ve mantık, çağdaş insanın duygusal yaşantıların olumsuz etkilerine karşı geliştirdiği etkili bir korunma aracı durumuna gelmiştir. Günümüzde çoğu aydın, bir araya geldiklerinde duygularını yaşayacakları yerde, soyut kavram tartışmaları aracılığıyla ilişki kurma eğilimi göstermekteler. Bunun sonucu bazen bir insanın duygu ve düşünceleri arasındaki kopukluk öyle boyutlara ulaşabilir ki, kişinin savunduğu düşüncelerle duygusal tepkileri arasında önemli çelişkiler ortaya çıkabilir.
Reklam
"İşte, şimdi beni yine tahrik ediyorsun," diye fısıl dadı. "Külot giymemiş olman iyi bir şey." "Öyle mi, nedenmiş?" Clay geriye çekilip etrafı kolaçan ettikten sonra ar- ka cebine uzandı. Etrafta kendileri gibi yemek yiyen birkaç kişi, barmen ve garson vardı. İçinde çok gizli bir şey varmışçasına elini yumruk
Sayfa 128
144 syf.
5/10 puan verdi
Bu kadar kasma, paranoyak olursun ;)
"Buldum. Buldum. Son soru. Sen hala bir nebze olsun, kalbinin herhangi bir köşesinde, evliliğin bir aşk ilişkisi olduğu yanılsamasını taşıyor musun? Eğer taşıyorsan, bu birçok sorunun nedeni olabilir." Soruyu soran karakter, bunun bir yanılsama olduğunu kabul ederek, içine kendi yargısını da katarak sormuş ama, siz ne düşünürsünüz?
Aldatma
AldatmaPhilip Roth · Ayrıntı Yayınları · 2010113 okunma
İnsanlar hayata dair görüşlerini sadece mantık çerçevesinde oluşturmaz, aile geçmişi ve ailesinin görüşleri, daha önce yaşadığı deneyimleri de hesaba katar ve nihayetinde tüm bunlarla ortaya bir yorum çıkararak ona inanmayı seçerler. İşin içinde her zaman bolca duygu vardır Bu seninle aynı şekilde düşünmeyen insan için geçerli olduğu gibi senin için de geçerlidir. Sen kendi yorumunun en doğrusu olduğunu hissediyor olabilirsin, fakat aynısını diğer insanlar da hissediyor. Bu sebeple kimseye kendi görüşünü dayatmaya hakkın yoktur. Bu arada elbette kendi argümanlarını ortaya koyabilir, karşı tarafı ikna etmeye çalışabilirsin. Ama sadece bu kadar.
224 syf.
8/10 puan verdi
Yorum
Kitap güzel konu olarak ve içindeki olaylar olarak güzel bir kitap, fakat okuyucuya katili tahmin etmesi için bir fırsat tanılsa güzel olurmuş. Direk arabacıya suçlu demeyi ve hemen ardından geçmişe döndüğümüzü fark etmeden geçmişe dönmemiz bana göre biraz garipti. Dedektifliği seviyorsanız bu kitabı okuyabilirsiniz belki
Sherlock Holmes - Kızıl Soruşturma
Sherlock Holmes - Kızıl SoruşturmaArthur Conan Doyle · Parola Yayınları · 201914,7bin okunma
Reklam
208 syf.
10/10 puan verdi
Yorum
Bu kitap interaktif yani yani kitaptaki hikaye seçimlerinize göre ilerliyor. Konusu çalıştiğınız şirket bilinmeyen bir kişi tarafından saldırıya uğruyor ve bu kişiyi durdurmaya çalışırsınız. Genel olarak kitabi beğendim. İçindeki maceralar, aksiyonlar, bulmacalar vs. olsun güzel yazılmıs bir kitaptı. Fakat hâlâ o şemsiyenin iki kişiyi nasıl taşıdığını anlamadım . Hikaye biraz daha uzun tutulsa okunabilir. Tavsiye ederim
Beyin Avcısı 6 - Yıkım Silahı
Beyin Avcısı 6 - Yıkım SilahıAhmet Baki Yerli · Acayip Kitaplar · 202213 okunma
Duygu/Düşünce
Burada, gözle görünmeyen, içsel bir enerji mücâdelesi vermek gerektiğini düşünüyorum. Yanlış duygu üretimine ve olumsuz düşünce modellerine düşmemek gerekiyor. Örnek olarak, bir paylaşımı "doğru" değerlendirmenin (ne fazla derinleştirerek, ne de yüzeysel olarak) burada önemli olduğunu düşünüyorum. Paylaşımlar okurların frekansının yükselmesine (ufkunun genişlemesine) ya da frekansının düşmesine (ufkunun daralmasına ve/veya hayat enerjisinin düşmesine) sebep olabiliyor. Bu bakımdan, hassas olmayı da bilerek, sorumlu paylaşmak da gerekir. Bir okur'u takibe almak ya da takipten çıkmak da frekans uyumu ile ilgili olabilir. Seçimdir, tercihtir. Bu nedenle belki de ne takibe alınınca sevinmeliyiz, ne de takipten çıkan olunca üzülmeliyiz. Bununla birlikte, benim için doğru yolda ve yönde olduğumu hissetmek önemlidir.. Kısacası, bir paylaşım; yorum, takip eden, ileti vb. bu konuda yardımcı olabilir. Başka bir yönüyle, takibinden ayrıldığım okur ile aynı yöne bakmayı artık tercih etmemek de bir tercih olmalıdır. "İnsanın frekansı yükseldiğinde duyguları artar, yargısız ve koşulsuz herkese karşı sevgi dolu olur." diye okudum bir yazıda yakın bir zamanda. Normal koşullarda bu iyi bir hâldir sanıyorum. Öyleyse, bu hâl'in korunması gerekmektedir. Konu önemlidir. Çünkü, olumsuzluklar çoğunlukla aklın olmadığı ortamda, duygu alanında meydana geliyor..
Duygu dünyası yeterince gelişemediğinde, gönül fakirliği performansla giderilir. New York'un yoksul kesimi dışındaki iliş- kilerde entelektüel performans egemendi. Bu konuda eksi du- rumdaydım, ama kendimi eksik de hissetmezdim, çünkü hisset- tirilmezdim. O yıllarda tıp doktoru olmak saygın bir statü idi, üs- telik psikiyatri eğitimi alıyorsanız da havalı. Tanıdığım entelek- tüeller bu nedenle mi beni aralarına almaya istekliydiler, bilemi- yorum. Kimse bana tepeden bakmadı ve her zaman içtenlikle yaklaştılar. Yıllar sonra dönüp baktığımda, benim eksik değil, onların gereğinden fazla olduğunu ve bundan kendilerinin de bu- nalmış olduklarını fark edecektim. Sıradan konuşmalarda bile çok fazla yorum yapılıyordu. O zamanlar memlekette sadece düz dedikodu vardı ve davranışların yorumlanması alışmadığım bir şeydi. Entelektüel arkadaşlarımın kültür ve sanat olaylarından sık söz etmeleri benim gibi bir cahil için başlangıçta iyi bir rehber oldu. Aslında birey olarak Amerikalıların genelde iyi insanlar ol- duğunu düşünüyorum, hatta biraz da saf yanları var. Memlekette yaygın olan, arkadan konuşma, mesnetsiz yargılama, yıkıcı de- dikodu ile orada hiç karşılaşmadım. Bazen onları üst-sistemin kurbanları gibi gördüğüm de olur. Doksanlı yıllarda insan ilişki- lerinde bir şeylerin yanlış gitmekte olduğunu fark eden bir kısım Amerikalı, intimacy dedikleri yakın ilişki kavramını halledilmesi gereken bir mesele olarak ele almaya çalıştılar. Ne var ki duygu- sal meseleleri proje olarak ele aldığınızda bir yere varmak genel- likle mümkün olamıyor.
Sayfa 51 - MetisKitabı okudu
320 syf.
·
Puan vermedi
Biz Biz Biz Mabel'in Askerleriyiz!
Yihuuuu,Işıl Işık izleyenler için bir de okusunlar diye kitap var bu yeryüzünde.Neyse,ben şimdi biraz yorum yapayım sevincimi saklayıp.Öncelikle kurguyu beğendim.Klişe olacak ama sevilen tarzda bir gerilim,polisiye romanı,kabul edelim.Mabel işine değer veren bir gazeteci,irdelemeyi seviyor,bu çok hoşuma gitti.Kuzeni Beliz'in ölümüyle memleketine,yaşadığı eve geri dönüyor ve hikayeye tam da bu noktada başlıyoruz,haydi bismillah.Fakat bir şey söylemem gerek ben Deniz'le hemen flört etmesini hiç sevmedim ve sanırım da biraz rahatsız oldum.Ne ara aşık oldun,ne ara flört durumu yaşandı,ne ara gözüne kestirdin be Mabelcim?Ah Mabelcim.Ama olaylar o kadar bağlantılı ki hak vermemek de elde değil.Spoiler olacağı için oraya hiç girmiyorum ama Işıl'ın hakkını vermek lazım,bu alanda da gayet iyi,çok iyi,kelimelerini okurken-Deniz'le flört kısımları hariç- hiç sıkılmadım desem yeridir.
Ona Kadar Say
Ona Kadar SayIşıl Işık · Sia Kitap · 2023262 okunma
Reklam
622 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bir Oblomov Kolay Yetişmiyor!
YouTube kitap kanalımda Oblomov kitabını detaylı olarak yorumladım: ytbe.one/b7vPSs9d6fY Bu hayatta bir Oblomov bile olamıyorsak, yaşamanın ne anlamı var ki? İncelemeye yorum yazan her okura Oblomov gibi harika ve akıcı kitaplardan önerdim. Yeni kitap önerisi alabilmek için yorum kısmına bakabilirsiniz. Telegram’daki kitap okuma
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139bin okunma
·
Puan vermedi
İnanılmaz vasat bir kitaptı. Kocaman bir hayal kırıklığıydı adeta. Adora yağmur'u bir süredir youtube'dan takip ediyorum ve kitap zevklerimiz aşağı yukarı benziyor olduğu için kitabı için heyecanlıydım da. Çıkar çıkmaz aldım ve kendimi zorlaya zorlaya okudum. İlk bitirdiğimde ne kadar beğenmediğimi fark etmem bile zaman aldı, o kadar kodlamıştım kendimi bu kitabı beğeneceğime. Asla vakit ayırdığınıza değecek bir kitap değil. Çıkış noktası ilgi çekici olabilir ama kurgusu yetersiz ve tesadüfler üzerine kurulu. Karakterlerin hiçbir gerçekliği veya derinliği yok sadece birkaç spesifik özelliklerden oluşuyorlar. Ana çiftimizin duygu yoksunluğu da cabası. Çok büyük hevesle almıştım ve bu kadar beğenmemiş olmak sinirlenmeme sebep oluyor. Bir iki puanı da kitabın içinden çıkan karakter kartına harcanmış vakitten dolayı ve kitabın görece hızlı okunabilir bir dile sahip olmasına veriyorum. Zaten bu kadar heyecanla aldığım bir kitaba daha azını vermeye elim gitmiyor. Buradan sonra spoilerlı yorum yapacaktım ama beni rahatsız eden yerler o kadar çok ki yazmaya üşendim. Baştan aşağı saçmalıktı kurgu anlayacağınız. Özellikle de en son bağlandığı yerden sonsuz nefret ettim.
Acıların Hükümdarı
Acıların HükümdarıAdora Yağmur · İndigo Kitap · 2024199 okunma
10/10 puan verdi
·
Beğendi
''Yazdıkların şiir değilse kalsın” … “Aklınla yapayalnız baş başa Nice alevli geceler geçtin” … “Sen sevgileri göğüsle ve ne olur anla” Cahit Zarifoğlu Şair Cahit Zarifoğlu ile yaşamları boyunca yolları uzun kesişenlerin kendilerini bahtlı saymaları için çok esaslı nedenler var. Eğer bu kişiler, şiirin bir Müslüman için yirminci
Şiirler
ŞiirlerCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 20213,979 okunma
Acilen toplum olarak kâl ehlinden hâl ehline geçmek zorundayız. Dün bir fotoğraf gördüm; Kitabın ismi "Zühd ve Zahidlerin Vasfı" kitabın önünde de ağzına kadar dolu olan bardakta kahve var. Ve hanımefendi bunu çok rahat bir şekilde paylaşıyor. Kendi seçimidir, paylaşabilir. Eyvallah.. Ancak paylaşıma bir eleştiri yazınca hemen hurra düşmana hücum eder gibi yazmadığını bırakınca bu ve bunun gibi kimselerin asıl niyetlerinin okumak değil de daha çok kendi nefsini hoşnut etme, millete yaranma, beğenilme arzusunu tatmin etme olduğunu anlıyoruz. Madem paylaşım yapıyorsun yorumlarında herkese açık o zaman eleştirilere de açık olacaksın. Herkes senin paylaştığın fotoğrafı beğenmek zorunda değil. Artık yorum yapmaktan çekinir hale geldik. Doğrusunu bildiğimiz halde çoğu kez yazmaktan geri duruyorum. Çünkü karşı tarafı şuana kadar kimse eleştirmemiş. Hoşuna gitmeyecek bir söz söylememiş. Sürekli kendisine beğeni ve övgüler yağdırılmış. Sende eleştiri yapınca karşı taraf ister istemez afallıyor. Sonrası malumunuz.. Yanlış anlaşılmasın.Burda bu fotoğrafı paylaşan şahısla ilgili hiçbir sorunum yok. Ancak okudukları ile yaptıkları arasında böylesi bir zıtlığı görüp de birde kendini masum göstermeye çalışırsa orda bir dur derim. Lütfen rica ediyorum yaptığınız işlerde biraz samimi olun. Okuduklarınız hiç mi gönlünüze tesir etmiyor?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.