Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
E. M. Cioran'ın dediği gibi, "büyük zalimler başları kesilmemiş şehitler arasından toplanır". (...) "Toplum," diye özetler Cioran, "bir kurtarıcılar cehennemidir". (...) Yeni bir inanç öneren kişi, kendi sırası gelip zalim olana kadar zulüm görür.
Sayfa 275Kitabı okudu
Reklam
E. M. Cioran - Çürümenin Kitabı
"Dünya yalnızlığımızı bozmuştur, ötekilerin üzerimizde bıraktığı izler silinmez bir hale gelir."
Burukluk, E. M. Cioran
Bir virgül için ölünen bir dünya düşlüyorum.
Sayfa 63 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Kendi yokluğuna rıza göstermeyen kişi bir akıl hastasıdır. E. M. Cioran.
Sayfa 62 - Kırmızı Kedi Y.
Sadece bir kere bile sebepsiz yere hüzünlensiysen, bütün hayatın boyunca farkında olmadan öyle olmuşsundur. |•E.M.CİORAN|
Reklam
E. M. Cioran der ki:
" Yalnızca cansız şeyler, oldukları şeye hiçbir şey katmazlar: Bir taş yalan söylemez: Kimseyi ilgilendirmez halbuki hayat, bitip tükenmeden icat eder: Hayat maddenin roman'ıdır. "
Sayfa 114 - Notos KitapKitabı okudu
Çıngıraklı Korku
"Kendi yokluğuna rıza göstermeyen kişi bir akıl hastasıdır." E.M.Cioran Her yer zehirli bir geçmişin dizginsiz saltanatı Kibirle küfür sarkacında bir Tanrı Parmakları ağzında saçaklı kırbaçlar Kirpikleri ihtirasın kırmızı ıslıkları Mazlumların kaderinden çoktan çıktı İktida şehvetinden bir gövde Hırsı korkusuyla
Kral olan babasının katili prens Robert François Damians’ın suçunu itiraf edip Paris’te Greve Meydanına kurulmuş olan dar ağacına çıkartılarak memelerinin, kollarının, baldırlarının, kızgın kerpetenle çekilip ve türlü işkencelerden sonra bedenini altı ata çektirilerek parçalanmasının ve sonra da vücudun ateşler yakılıp küllerinin de rüzgâra savrulmasının 249. Yıldönümünde; Soren Kierkegaard, Friedrich Nietzsche, Fikret Mualla, Samuell Beckett, Henry Miller, Arthur Schopenhauer, E. M. Cioran ve sadece yirmi dört yıl yedi ay yirmi gün yaşamış olan Isidora Ducesse, Pariste Greve Meydanında tertiplenen nevi şekline münhasır bir törende buluşurlar. Münif Paşa unutulduğundan; Voltaire esirleriyle beraber satranç oynadığından Kierkegaard’ın nişanlısını baştan çıkaran Efsanevi Kral Sisyphos, meydana gelip Kierkegaard’la karşılaşmaktan korktuğundan ve hala cehennemde iri bir kayayı dik bir dağın tepesine çıkarmakla meşgul olduğundan; Marguiz de Sade, Sodomda bulunan bir tımarhaneye sürgün edildiğinden; Kabil ve torunları burjuvaziye yeni mekanlar aramakla meşgul olduğundan ve Hayy Absal ikilisi kayıp olduğundan, bu buluşmaya iştirak edemezler. Ancak Godot Aldous Huxley, Erich Fromm, Charles Baudelaire, George Orwell, Mahatma Gandhi, Ossip Mandelstam, Albert Camus ve Dmians’ın celladı Kel Samson buluşmaya katılamadıklarından ötürü Greve Meydanına birer telgıraf çekerler. Fakat ne yazık ki Tanrının gazabına uğrayarak kıyamete kadar dolaşmaya mahkum edilen ‘’serseri yahudi’’, bir yolunu bulup telgrafın tellerini kurşunlar ve çekilen telgraflar törene ulaşmadan Damians’ın külleri gibi dağılıp yok olurlar.
Greve Meydanı’nın göğündeki ağır bulutlara karışan bu cümleler ağlamasını beceremeyen Kierkegaard’ın yerine, Fikret Muallâ’nın gözlerine gözyaşı olarak geri döner. Muallâ, gözyaşlarıyla müstesna bir tablo çizer. Lakin kimse anlayamaz. Muallâ, arkadan ilikli yazgısına dönüp Greve Meydanı’nın karşı tarafına doğru yönelir. Ve orada bulunan kimsesizler mezarlığına yani Tanrı’ya en yakın olan yere, kabir kuşlarının gagalarıyla açtıkları çukura kendisini gömer. Sanki Greve Meydanı on yıllar evvel yaşadığı azâbengiz zamanı tekrar doğurur. Herkes susar. Yalnız E. M. Cioran konuşmaya cesaret eder:
Reklam
" 'Bir virgül için ölünen bir dünya düşlüyorum.' Burukluk E.M. Cioran"
518 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.