Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Evet, kendi pedagojik kovanımızın vızıltısını dinlemekten cesaretimizin kırıldığı zamanlarda içimizdeki dalgalanma bizi önce suçlu aramaya iter. Milli Eğitim, zaten herkesin kendi suçlusunu kolaylıkla işaret edebileceği bir yapıya sahiptir. "Anaokulunda bunlara doğru durmayı öğretmemişler mi yani?" diye sorar ilkokul öğretmeni, tilt
Sayfa 174Kitabı okudu
Bolşevik sanatçılar tiyatroyu nasıl elitist tabakanın elinden alıp çiftliklere ve fabrikalara taşımışlarsa, ayinler de artık pub'larda, mutfaklarda, araba parklarında, yüz­me havuzlarında ve belki de zaman zaman telefon kulü­belerinde düzenlenir olmuştu. Bazı coşkulu kimseler son derece tuhaf bir biçimde boyunlarında tahtadan haçlar taşıyordu ve bunların kullanım için mi yoksa dekoratif amaçlı mı kullanıldığını kestiremiyordunuz. Genç erkek­lerin ayin sırasında ağızları köpürüyor ve önceden yalnız­ca 'Yemeğin soğuyor,' gibi incelikli laflar eden ezik evka­dınları, çılgınca anlaşılmaz sözler söylemeye başlıyordu. Söyledikleri kulağa gerçekten anlaşılmaz geliyordu. İn­sanlar her yerde düşünüyor ve kendi kendilerini tatmin ediyordu. Artık kimse dogmatik ahlaksal yargılarda bu­lunmuyordu. Evlilikdışı ilişki yaşayan bir çifti nasıl de­ğerlendirildiği sorulan liberal düşüneeli bir rahip, onları suçlayacağına, 'onlarla geçinmeye' çalışacağı yanıtını ver­mişti. Kendisine yine benzer bir soru yöneltilen yüksek rütbeli bir rahip, kendisini onların karşısında teşhir ede­ceğini söylemişti.
Reklam
Elit (seçkin) olmaktan, elitist bir eğitim aramaktan, talep etmekten korkmayın. Elitlerimizi iyi değerlendirememekten korkun. Çünkü böyle bir toplum gerilemeye mahkumdur.
Sayfa 159 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Galiba 4. Etkene Geldik
Platon'un yönetimlerin dolaşımı üzerindeki incelemesi, siyasal toplumun bozulmasını belirleyen birbiriyle bağlantılı dört etkenin bulunduğunu ortaya koyar. Bunlardan ilki, toplumdaki iç birliğin, uyumun ortadan kalkmasıdir. İkincisi, işbölümü ilkesine uyulmaması, dolayısıyla hiyerarşik düżenin zedelenmesi ya da yıkılmasıdır. Ekonomik temellerin önemini kavramış ve sınıf savaşları olgusunun bilincine varmış olan Platon, üçüncü etken olarak, maddi ya da ekonomik karşıt çıkarların körüklediği sosyal çatışmaların patlak vermesini gösterir. Bu çatışmalar bir iç savaşa yol açtıkları zaman, artık devletin ayakta kalması hemen hemen olanaksızlaşır. Bu nedenle, "bütün savaşlar servete sahip olunması nedeniyle patlak verir" diyen Platon'a göre, toplumda aşırı zenginlik ile aşırı yoksulluğun yan yana bulunması en büyük kötülüktür. Dördüncü etken,en önemli olanıdır; hatta bunun bir devlet biçiminin bozulup yok olması için gerekli koşul olduğu da söylenebilir. Bu etken, ahlaksal yozlaşmayla birlikte yönetenlerin iç birliğinin yıkılması, bunların içten bozulmasıdır. "Her türlü siyasal düzen değişikliği baştakilerden kaynaklanır, bunların arasına ayrılık girmesinden doğar. Yönetenler arasında tam bir birlik varsa, sayıları ne kadar az da olsa, onları sarsmak olanaksızdır." Onlar sarsılmadığı sürece devlet de bozulmaz. Böylece Platon, elitist anlayışına uygun olarak, siyasal-ahlaksal alan ile sosyoekonomik alan arasındaki ilişkide belirleyiciliği ilk alana vermektedir.
Ama haklııı...
Sosyal medyada elitist olmakla suçlandığınızı biliyor musunuz? Bir kesimi ötekileştirdiğinizi düşünüyorlar. Suçlandığımı biliyorum. Ama bak, bu suçlanmayı bir şekilde ortadan kaldırmamız lazım. Cahilse kendini öteki olarak görüyor olabilir ama kabahat benim mi? Cahil benim yanıma çıkmak için çabalamıyor, beni kendi yanına çekmek istiyor. Sonra da beni elitist ve kendini beğenmiş olmakla suçluyor.
Sayfa 174Kitabı okudu
Bülent Ecevit Rahşan Ecevit (1925-2016) (1923-2020) Ecevitler tek kişi ama Bülent Ecevit (doğum 1925) iki kişi gibidir. Şair: idealist, kaşif, barışçı, halkçı, katılımcı, özgürlükçü! Siyasetçi: Elitist, kuralcı, it­hamcı, tasfiyeci, savaşçı, katliamcı! idealist ve cum­ huriyetin arzuladığı idealin kendisi; ideal/ist. Babası hukuk profesörü.
Reklam
Hayatına aldığın insanları seçerken dikkatli ol. Bunu burnu havada elitist gibi değil, hayatını en iyi şekilde yaşamaya çalışan biri gibi yap. Yeni tanıştığın ya da birlikte vakit geçirdiğin kişilerle ilgili kendine şu soruyu sormayı unutma: Bu kişiler beni daha iyi bir hale getiriyor mu?
Sayfa 85 - Pegasus Yayınları, çev. Doğa AlpKitabı okudu
" Elit olmaktan, elitist bir eğitim aramaktan, talep etmekten korkmayın. Elitlerimizi iyi değerlendirememekten korkun. Çünkü böyle bir toplum gerilemeye mahkûmdur."
Sayfa 159Kitabı okudu
Demokrasi, halk egemenliği olsa da gerçekte demogogların manipüle ettiği elitist bir yapı ön plandadır. Demokrasi kaçınılmaz bir şekilde kendi sonuna, yani tiranlığa doğru ilerler.(Platon, Devlet) Soylular ve zenginler halka baskı yapmasaydı, tiranlık güçlü bir seçeneğe dönüşmezdi. Halkın varsıl kesimler karşısında duyduğu korku ve nefret onu tüm yetkiyi tek bir kişiye vermeye iter. Demokraside bir tiranlaşma tehlikesi söz konusudur. Demokrasiyi genelleştirerek her kuruma ve toplumsal soruna uygulayan marjinal bakış açısı, bu sorunun temel nedeni olarak görüşebilir. Aşırılığın yarattığı tehlikelere karşı demokrasiyi sınırlı bir içerikle ele almak ve idealleştirmemek gerekir. Kitleselliğin olduğu yerlerde kararlar rasyonel ölçütlere göre değil, duygusal ve anlık motivasyonlara göre verilir. Kendi haline bırakılan, yasalarca ve kurumlarca sınırlanmayan demokrasi, kendi kendisini tahrip eder.
Elit (seçkin) olmaktan, elitist bir eğitim aramaktan, talep etmekten korkmayın. Elitlerimizi iyi değerlendirememekten korkun. Çünkü böyle bir toplum gerilemeye mahkûmdur.
Sayfa 159 - Kronik Kitap YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Elit olmaktan,elitist bir eğitim aramaktan,talep etmekten korkmayın.Elitlerimizi iyi değerlendirememekten korkun.Çünkü böyle bir toplum gerilemeye mahkumdur..
Sayfa 159Kitabı okudu
Eğer herkese özgü olmak, bir alt kültüre ve kaçınılmaz olarak kültürsüzlüğe doğru bir gidişi sonuçlu­yorsa, bu baştan bir yitiriştir. Herkesin cahil olması, daha az cahillikten daha mı iyidir? Hiç kimsenin hiçbir şey bilmedi­ği bir kültür mü isteniyor? Sonuçta, eğer öğretmen öğrenci­sinden daha bilgili ise, onu yok etmemiz gerekiyor. Böyle düşünmeyenler ise elitist olmakla suçlanıyor. Oysa bu an­cak, mantıksızların mantığı olabilir.
Gerçekte nedir Kemalizm ve ne oranda totaliterdir? Taha Parla Kemalizmi şöyle tanımlar: Tek doğru olmak... ebediyen geçerli olmak iddiasındadır... şefci, paternalist, elitist ve vesayetçidir. Çoğulcu, hoşgörülü, uzlaşmacı değildir; tek-particidir, muhalefete izin vermez; özde çok-partililiğe karşıdır. Siyasal tartışmaya ve katılıma açık değildir. Otoriter, yer yer de totaliterdir.
"Elitist bir prensibe sayı-nicelik katmasaydı İslam, İslam olmazdı. İcmada bir niteliksel (aristokratik, elitist) ve bir niceliksel (demokratik) prensip mevcuttur."
Sayfa 341Kitabı okudu
Elitist olmakla suçlanmak
-Sosyal medyada elitist olmakla suclandiginizi biyer musunuz? Bir kesimi ötekileştirdiğinizi düşünüyorlar. -Suçlandığunı biliyorum. Ama bak, bu suçlanmayı bir şekilde ortadan kaldırmamız lazım. Cahilse kendini öteki olarak görüyor olabilir ama kabahat benim mi? Cahil benim yanıma çıkmak için çabalamıyor, beni kendi yanına çekmek istiyor. Sonra da beni elitist ve kendini beğenmiş olmakla suçluyor.
Sayfa 174Kitabı okudu
431 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.