Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Onlar göklerin ve yerin ifade ettiği mânâlara bakmazlar mı?” A’râf Sûresi, 7:185. “Üstlerindeki göğe bakmazlar mı, onu nasıl bina etmişiz?” Kaf Sûresi, 50:6. “İnkâr edenler görmedi mi ki, gökler ve yer bitişik idi?” Enbiyâ Sûresi, 21:30.
Yaşayan Her Şey Sudan Yaratılmıştır
Aşağıdaki Kur'an ayeti üzerine düşünelim: "İnkâr edenler, gökler ve yer bitişik iken onları ayırdığımızı ve her canlıyı sudan yarattığımızı görmezler mi? Hala inanmayacaklar mı?" (Enbiya, 30) Ancak bilim araştırmalarındaki ilerlemelerden sonra %80'i sudan teşekkül eden, hücrenin temel maddesi olan sitoplaz- manın ne olduğunu biliyoruz. Modern araştırmalar, çoğu organizmanın %50 ila 90 oranında sudan oluştuğunu ve her canlı varlığın, var oluşu için suya ihtiyaç duyduğunu da ortaya koymuştur. 14 asır önce herhangi bir insanın, her canlının sudan oluştuğunu tahmin etmesi mümkün müydü? Dahası her zaman sukıtlığı olan Arabistan çöllerinde yaşayan bir insan için böyle bir tahmin yürütmesi akla uygun mudur? Aşağıdaki ayet, hayvanların sudan yaratılmasına işaret eder: "Allah hareket eden her canlıyı bir sudan yarattı." (Nûr, 45) Aşağıdaki ayet de insanların sudan yaratılmasına işaret eder: "İnsan türünü sudan yaratıp onların arasında soy ve akrabalık bağı kuran da odur. Rabbin üstün kudret sahibidir." (Furkan, 54)
Sayfa 39
Reklam
Bundan sonra yerin, bitkiler ve hayvanlarla donatımı geliyor. Enbiya Suresi, ayet 30.
Sayfa 42
Enbiya Suresi 30. Ayet
Kur’an’ın ilâhî bir kelam olduğunu reddeden “inkârcılar,” içinde bulundukları evren üzerinde araştırma yaparak “görüp anlamıyorlar mı ki, gökler ve yer” başlangıçta “bitişik” bir hâlde, bütün “idi de, Biz onları daha sonra” birbirinden “ayırdık ve” yine hayatın kaynağını bilmiyorlar mı ki, Biz “her canlı varlığı sudan yarattık?”
Sumer efsanesine göre evrende ilk olarak Tanrıça Nammu adında büyük uçsuz bucaksız bir su vardı. Tanrıça o sudan büyük bir dağ çıkarıyor. Oğlu Hava Tanrısı Enlil, onu ikiye ayırıyor. Üstü gök oluyor, Gök Tanrısı onu alıyor, yer olan altı da Yer Tanrıçası ile Hava Tanrısının oluyor. Bilgelik Tanrısı ile Hava Tanrısı yeri bitkiler, ağaçlar, sularla donatıyor. Hayvanlar yaratılıyor ve hepsini idare edecek Tanrılar meydana getiriliyor. Tevrat Tekvin 1:2-9: "Suların yüzü üzerinde Allahın ruhu hareket ediyordu. Allah 'suların ortasında kubbe olsun, suları ayırsın' dedi ve kubbeyi yaptı. Altta olan suyu üstte olan sudan ayırdı ve Allah kubbeye 'gök' ve alttaki kuru toprağa 'yer' dedi." Bundan sonra yerin, bitkiler ve hayvanlarla donatımı geliyor. Enbiyâ Suresi, ayet 30: "Gökler ve yer yapışık iken onları ayırdığımızı, bütün canlıları sudan meydana getirdiğimizi bilmezler mi?" Burada Sumer ve Tevrat hikâyesi birbirine çok yakın. Kur'an'da çok yüzeysel. Fakat ana fikir, gök ve yerin başlangıçta bitişik olması, bunların sudan çıkması aynı.
Sayfa 35 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
KUR’AN’DAN BAŞKA BİR KELAM KONUŞMAYAN KADIN
Tebe-i Tâbiîn neslinden Abdullah ibn Mübarek hazretleri anlatıyor: Hacca gidiyordum. Irak-Suriye topraklarından geçerken yaşlı bir kadına rastladım. Selâm verdim. -“Selâmün gavlen min Rabbi’r-Rahîm : Rahîm olan Rab’den bir de sözlü “selâm” vardır.” (Yâsîn 36/58) âyetiyle selâmımı aldı. -“Buralarda ne yapıyorsun?” diye sordum. -“Men yudli
Reklam
"Göklerle yer bitişik idiler de biz onları ayırdık ve canlı olan herşeyi sudan yarattık.Hâlâ inanmıyorlar mı?" Enbiya Sûresi/30
Nûr Suresi 45. Ayet
45. Allah hareket eden her canlıyı bir sudan yarattı. Bunlardan kimi karnı üzerinde sürünür, kimi iki ayak üzerinde yürür, kimi de dört ayak üzerinde yol alır. Allah dilediğini yaratıyor, Allah her şeye kadirdir. [Allah'ın yarattığı ve her şeye ondan hayat verdiği su ile (Enbiya 21/30) burada sözü edilen ve kımıldayan canlıların yaratılmasına kaynak olan “bir su" birbirinden farklıdır; bu ikinci suyun sperm ve aşılanmadaki erkek (eril) unsur olduğu anlaşılmaktadır. Ayetin üslûbundan, "her birini kendine mahsus bir sudan" mânası da çıktığı için canlı türlerinin bir asıldan ve kökten değil, farklı ve çeşitli köklerden yaratıldığı -dolaylı olarak- ifade edilmektedir.]
Sayfa 355Kitabı okudu
Aşağıdaki Kur'an ayeti üzerine düşünelim: أَوَلَمْ يَرَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَنَّ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ كَانَتَا رَتْقًا فَفَتَقْنَاهُمَا وَجَعَلْنَا مِنَ الْمَاءِ كُلَّ شَيْءٍ حَةٍ أَفَلَا يُؤْمِنُونَ "İnkâr edenler, gökler ve yer bitişik iken onları ayırdığımızı ve her canlıyı sudan yarattığımızı görmezler mi? Hala inanmayacaklar mı?" (Enbiya, 30) Ancak bilim araştırmalarındaki ilerlemelerden sonra %80% sudan teşekkül eden, hücrenin temel maddesi olan sitoplazmanın ne olduğunu biliyoruz. Modern araştırmalar, çoğu organizmanın %50 ila 90 oranında sudan oluştuğunu ve her canlı varlığın, var oluşu için suya ihtiyaç duyduğunu da ortaya koymuştur. 14 asır önce herhangi bir insanın, her canlının sudan oluştuğunu tahmin etmesi mümkün müydü? Dahası her zaman su kıtlığı olan Arabistan çöllerinde yaşayan bir insan için böyle bir tahmin yürütmesi akla uygun mudur?
Big Bang
Evrenin yaratılışı, astrofizikçiler tarafından yaygın olarak 'büyük patlama' (big bang) adıyla bilinen ve kabul gören bir olguyla açıklanmaktadır. Bu, gökbilimciler ve astrofizikçiler tarafından onlarca yıldır toplanan gözlemsel ve deneysel verilerle desteklenmektedir. Büyük patlamaya göre bütün evren başlangıçta tek bir büyük kütleydi (birincil nebula). Sonra galaksilerin oluşumuyla sonuçlanan bir büyük patlama' (ikincil ayrışma) yaşandı. Bu galaksiler daha sonra yıldızlar, gezegenler, güneş, ay vb. oluşturmak üzere bölündü. Ancak evrenin kökeni benzersizdir ve bu olayların tesadüf ile meydana gelme olasılığı sıfırdır. Kur'an-ı Kerim, evrenin kökeni ile ilgili şu ayeti içermektedir: أَوَلَمْ يَرَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَنَّ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضَ كَانَتَا رَتْقًا فَفَتَقْنَاهُمَا "İnkâr edenler, gökler ve yer bitişik iken onları ayırdığımızı görmezler mi?" (Enbiya, 30) Kur'an ayeti ile 'büyük patlama' arasındaki çarpıcı uyum kaçınılmazdır. İlk olarak 1400 yıl önce Arabistan çöllerinde ortaya çıkan bir kitap bu derin bilimsel gerçeği nasıl içerebilir?
Reklam
"benim ile sizin hâliniz şuna benzer: adamın biri karanlık bir gecede ateş yakar, ateşin alevleri belirince kelebekler o aleve doğru hücum ederler. o ateş yakan adam, kelebekler yanmasın diye onların ateşe doğru uçmalarını engellemeye çalışır. işte ben de sizin cehenneme hücum etmemeniz için sizleri tutuyorum, sizleri bellerinizden tutup çekiyorum, ateşe atlamamanız ve ateşe düşmemeniz için çırpınıp duruyorum." buhârî| ehâdisi'l-enbiyâ,30.
Sayfa 154
Enbiya suresi 30. Ayet. Varoluş hakkında
Kâfirler görmezler mi ki, göklerle yer bitişik halde idi de biz onları birbirinden ayırdık ve canlı olan her şeyi sudan meydana getirdik. Bu gerçek karşısında, hâlâ mı iman etmeyecekler?
"O kafir olanlar, görmediler mi ki, göklerle yer bitişik bir hâlde iken biz onları ayırdık. Hayatı olan her şeyi Su’dan yarattık. Hala inanmıyorlar mı?" (Enbiya Suresi 30. Âyet)
Kuran'ı Kerim; "her canlı şeyi sudan yarattık" Enbiya: 30
***** "Su, her şeyin kaynağıdır" Tha­les *****
Sayfa 66 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
307 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.