Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Şeriat ve Kadın 5
Tabiaten disiplin nedir bilmeyen ve bu nedenle askeri meziyet- lerden yoksun olan Arap bedevisini savaşa sürükleyebilmek için Muhammed'in bulduğu çarelerden biri de, ganimet alınan esir kadın- ları paylaşmaktı. Böylece İslâm adına savaşa girenler, sadece Cen- netteki hurilere kavuşma şevkiyle değil, fakat Cennetlerden önce yer- yüzü
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Şems-î Tebrizi'nin çok güzel bir sözü vardır, çokça severim. Şöyle der Tebrizi ;  " Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?"  Her şey üst üste geldiğinde, bunaldığımda bu sözü düşünürüm. Bazen bizim kötü olarak nitelendirdiklerimiz, evet o an için bize" kötü " gelebilir lâkin genele baktığımızda aslında hiçte öyle değildir, hattâ bizim için" iyi "  bile olmuştur. İrfan ; zor bir çocukluk geçirmiş. Erken yaşta çalışmaya başlamış ve paranın hayatında en önemli şey olduğu kararını vermiş ve sonraki yıllarında da bu kararının dpğrultusunda yaşamış. Çok çalışmış ; hani deriz ya ; canla başla çalışmış, tırnaklarıyla kazıya kazıya bugünlere gelmiş. Hangi günlere mi? Ünlü, başarılı, paralı bir adam olmuş İrfan. Peki mutlu olmuş mu derseniz? Olamamış maalesef! Düzenini, çok çalışmasını sevmiş, onun dışındaki herşeyin de zamanla hallolacağını düşünmüş. Mesela Deniz ile evlenmeye karar vermiş, ama... İşte o " ama" yı görmezden gelmiş... İrfan'ın hayatına zaman içerisinde yolculuk yaparak şahit oluyoruz kitapta. Hepimiz kendimizi bulmak için yaşadığımızı sanıp kendimizi kandırırken aslında neyi aradığımızı bile bilmiyoruz. Bu kitapta da kendini bulduğunu zanneden fakat henüz kendini nerede arayacağını bile bilmeyen bir adamın, İrfan'ın hikâyesi anlatılmakta.
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Kendini Hatırla
Kendini HatırlaGüzide Behram · Sokak Kitapları Yayınları · 048 okunma
Reklam
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
‘Ve bir an ile değişir her şey, olmaz dersin olur, olur dersin olmaz. Hayat bir an ile değişimlerin yeridir. Hiç beklemediğin yerlerden beklemediğin şeyler gelir ve sen o zaman anlarsın; neyin neden olup, olmadığını. Bu yüzden endişe etme ve zamanına güven, hepsinin zamanı var.’✨💐
_Hayat, sürprizlerle dolu bir kumardır ve hayatın ne olduğunu sadece kumarbazlar bilir. _Eğer cesur değilsen samimi olamazsın, sevemezsin, güvenemezsin, gerçeğin peşine düşemezsin. O yüzden önce cesaret gelir. Ve diğer her şey onu izler. _Risk al. Belirsizlik deme; merak de. Güvencesizlik deme; özgürlük de. Bu güvencesizlik, hayatın
TATLI EYLEMSİZLİK -SANSÜR-
İmparatorlar korumaları altındaki yazarları etkilemeyi başardılar ancak Ovidius'un erotik şiirlerini veya Cremutius Cordo'nun cumhuriyetçi vakayinamesini yok etme girişimlerinin başarısız olmasından anlaşılacağı üzere, koydukları yasaklar nadiren başarıya ulaştı. Dağıtımcıların ve yayıncıların olmadığı antikçağda kitap dolaşım sistemi, iktidarın sansürünün başa çıkamayacağı kadar kontrol edilemez bir yapıdaydl. Kitap kopyalamak üzere eğitilmiş köleler ve profesyonel yazmanlar sayesinde yasaklı eserleri gizlice çoğaltmak kolaydı. Tacitus'un zaten fark etmiş olduğu üzere, bu zulmün en güçlü etkisi temelde başkalarını, o kadar cesur olmayanları korkutmak ve bizzat yaratıcılığı zayıflatmak oldu. Otosansür her zaman sansürden daha etkili olmuştur. Tarihçi buna inertiae dulcedo (tatlı eylemsizlik) adını koymuştu ve risk almaktan geri durmayı, fikir ayrılıklarından ve endişe verici durumlardan kaçınmak için yürürlükte olan değerlerin dengesini bozmamaya kendiliğinden razı gelmeyi, yaratıcı zihinleri Pençesine alan tehlikeli bir korkaklığı kastediyordu. Tacitus, asilerin bile boyun eğip sessiz kaldığı baskıcı bir dönemin tanığıydı. Yazılarında şöyle der: "Kuşkusuz büyük bir sabır gösterisi sergiledik. Sessiz kalmak gibi unutmak da elimizden gelseydi sesimizle birlikte belleğimizi de kaybedecektik." Yazıları kanayan bir yaraya parmak basar ve bir gerçeği görmemizi sağlar: Her çağda mücadele etmemiz gereken şey sadece iktidar sahiplerinin sansürü değil, aynı zamanda kendi içimizdeki korkulardır.
Sayfa 395Kitabı okudu
Reklam
Şems-i Tebrizi nin 40 kurali
1.kural yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sende korku ve utanç içindesin çoğunlukla...yok eğer tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin. _Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur. _Sağlıksız bir zihinle ne
Toplumumuzdaki yalnız ve kurallara uygun yaşayan insanların hayatlarına baktığımızda çoğunlukla ortaya çıkan şaşırtıcı gerçek, ilişkilerde sevgi öğesinin ne kadar az yer tuttuğudur. Doğal olarak insan ilişkilerinin çoğu birçok nedenin karışımından oluşur ve içlerinde değişik duyguları bir arada barındırırlar. Bir erkekle kadın arasındaki, (belli
%46 (120/260)
·
Puan vermedi
Szabo ile kurduğum dünya üzerine bir tirad
“Yarım bıraktığın kitap üzerine konuşmak da sevdaya dahildir” yazı dizime bu sefer
Kapı
Kapı
ile devam ediyorum. Szabo’un her seferinde göğsüme hançerleri saplamasına alışığım. Yine açtım bağrımı ama bu sefer olmadı Szabo. Bu sefer yolun sonuna varamadık. Bu yazıyı yıllar sonra bakıp bu eseri neden yarım bıraktığımı hatırlamak için yazıyorum.
Kapı
KapıMagda Szabo · Yapı Kredi Yayınları · 20071,229 okunma
Reklam
Hayatın Anlamı
1.kısım Hayatın anlamı nedir?" sorusu hakiki bir soru mu yoksa yalnızca hakiki gibi görünen bir soru mudur? Tanrı, stratejik bir amaçla dünyayı yaratmış göksel bir mühendis değildir. O, dünyayı yalnızca kendi memnuniyeti ve yaratma hazzı uyarınca yaratmış bir sanatçıdır. Philosophical Investigations" gibi bir çalışmada
يُدَبِّرُ الْأَمْرَ مِنَ السَّمَاءِ إِلَى الْأَرْضِ ... ٥) "Gökten yere kadar bütün işleri Allah yürütür..." (Secde, 32/5) Allah, işleri yürütür; o halde niçin endişe ediyorsun?! Tamamen Allah'a güven! Yakalandığın hastalığın şifası O'ndadır. Ödemekte zorlandığın borcu kapatma O'ndadır. Sana ağır gelen derdi yok etme O'ndadır. Rahatını bozan sıkıntıyı gidermenin yolu O'ndadır. Her zaman O'nun kapısında ol! İnsanlardan cömert olan, insanların ihtiyaçlarını karşılar! Peki ya Allah?! #Kurandan Mesajlar edhem şârkavi s.51
Birinci kural yaradana hangi kelimelerle tanımladığımız kendimizi nasıl gördüğümüze aynı tutar şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak utanılacak utanılacak bir varlık geliyorsa aklına demekki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla yok eğer tanrı dendi mi evvela aşk merhamet ve şevkat anlıyorsan sen de bu vasıflardan bolca mevcut
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
TÜRKİYE’YE YÖNELİK GAZZE ELEŞTİRİLERİNE CEVAP *Cemal SULTAN *twitter.com/GamalSultan1, Mısırlı yazar, 2 Mart 2024) Son zamanlarda Türkiye’nin Gazze’ye yönelik saldırılar konusundaki tutumunu eleştiren yazılarda bir artış olduğunu gözlemledim. Bu yazıların bazıları, Türkiye’nin büyük askerî kapasiteye sahip yükselen ve güçlü bir
528 öğeden 511 ile 525 arasındakiler gösteriliyor.