Biz bölünmüş topluluğuz: Miskinlik, aşırı zenginlik ve tüketim çılgınlığı olmaması gerekirken, müslüman toplum kendi zıddına evrim geçirdi.
Sayfa 31Kitabı okudu
Harika bir bakış…
Yaratıcı akıllar evrim geçirerek oluştuklarından, zorunlu olarak evrene sonradan katılırlar ve bu sebepten ötürü onun tasarımından sorumlu olamazlar. Tanrı, bu tanıma göre bir yanılgıdır ve sonraki bölümlerin göstereceği gibi, oldukça zararlı bir yanılgıdır.
Tanrı Varsayımı kanıta dayalı olmak yerine kişisel esinlenmelerden oluşan yerel gelenekler üzerine kurulu olduğundan, birçok farklı versiyonda karşımıza çıkıyor olması sürpriz değildir. Din tarihçileri, ilkel kabile animizmlerinden' başlayarak, Yunan’ların, Romalıların ve iskandinavlarınki gibi çok tanrıcılık ile devam eden ve Yahudilik ve onun türevleri olan Hristiyanlik ve islam'da olduğu gibi tek tanrıcılığa dogru kademeli bir geçişin farkındadırlar.
Sayfa 56Kitabı okudu
Zehirli Nazarlar Ve Tesettür
Her güzel güzelliğini muhafaza etmek ister. Eğer sen de güzelliğini muhafaza etmek istiyorsan, tesettüre girmelisin. Çünkü güzelliğini teşhir eden kadınlar diğer insanların pis nazarlarına maruz kalırlar. Bu tür nazarlardan onların ruh ve bedenlerine tesir ederek hem ruhlarında hem bedenlerinde çöküntüye sebep olurlar.
Bir hadisde "(Harama)
"Her büyük millet, kendi hayatının evrim sınırını ve ebedîliğe yönelen hayat yolculuğunun büyük kudretini felsefî sistemden çıkarır. Bugüne kadar İslâm'ın ve Kur'ân'ın felsefesi yapılmamış olduğu düşünülürse ne kadar gerilerde olduğumuz kolayca anlaşılacaktır. Felsefî kültür, mektebin temel taşıdır."
Sayfa 15 - Dergâh YayınlarıKitabı okuyacak
Evrimciler(darwinistler) diyorlar ki; "insan hücreden gelişerek, evrim devreleri geçirerek bu hale geldi" Son araştırmalar ve varılan neticeler evrimcilerin değil İslam'ın tezini doğrulamaktadır. Nasa araştırmaları sonucunda uzaydan gelen göktaşları üzerinde Stardust uzay aracının Wild 2 Kuyruklu yıldızı parçalarından getirdiği numuneler üzerinde şeker molekülleri, glisin amino asiti bulunmuştur. Bu asitin; yaşayan organizmalar tarafından protein üretmekte kullanılan bir amino asit türevi olduğu belirtilmiş ve ilk kez bir kuyruklu yıldızda aminoasit bulunduğuna dikkat çekilmiştir. Bu buluş "dünyaya hayat, göktaşı ve kuyruklu yıldız çarpmalarıyla taşındı" teorisini ve evrende başka gezegenlerde hayat olabileceği görüşünü desteklemektedir. Bazı mikroorganizmaların göktaşlarının içinde yapacakları kısa bir yolculuktan sağ salim çıkabilecekleri düşünülüyor.Bu buluştan sonra ilim adamlarının çoğunluğunun görüşü olan yaşamın ilk tohumlarının dünyamıza uzaydan geldiği doğrultusundaki tezler güçlenmiştir İslam'da diyor ki Adem peygamber ve Havva validemiz dünyaya Cennetten indirildi yani son bulgular İslam'ın bu tezini doğruluyor.
Sayfa 61 - TÜBİTAK a.g.d. mayıs 2007 sayı 474,sayfa 99Kitabı okudu
Canlıların ve insanın, evrim süreciyle veya birbirinden bağımsız olarak (evrimsiz) oluştuğu iddialarının hiçbiri İslam ile çelişmez. Çünkü Kuran, Allah’ın canlı türlerini ve insanı yarattığını açıkça beyan etmiş olmasına karşın bu yaratmanın nasıl olduğunu anlatmamıştır. Bu yüzden "bir Müslüman evrimci olabilir" ama bu iddia "bir Müslüman evrimci olmak zorundadır" anlamını taşımaz.
Sayfa 40 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Mısırlı Abduh, Hintli Muhammed İkbal (1876-1938), Suriyeli El Khavakibi ( 1854-1902) gibi diğer düşünürler, geri kalmışlık (taakkür) ve cansızlık (cumud) konularını ele almak için, Batı'dan devraldıkları evrim (tatavvur) ve ilerleme (terakki) fikirlerini bu konuların karşısına çıkarırlar. İslam tarafından "en beter şey" olarak yasaklanmış olan bid'at fikri yeniden değer kazanacak, uzun süredir kapalı olan içtihad (kişisel karar alma çabası) kapısının açıldığı söylenecektir. İlerleme fikrinin Kur'an'da zaten zımni olarak bulunduğunu söyleyerek ilerlemeyi haklı çıkarmaya kadar gidilecektir. Geçmişten katı bir kopuşla uzaklaşmayı dileyen nadir düşünürler dışında tepkilerin çoğu, suret düşmanlığına [iconoclastiej özen göstereceklerdir. Örneğin Cemaleddin gibi biri, birçok temel noktada Renan'la mutabık olmakla birlikte, Panislamizm'in militan öncülüğünü yapmaktan da aşağı kalmayacaktır. her tarafından Bergson ve Nietzsche akan bir İkbal, ilerlemeyle Kur'an'ı uzlaştırmak için akıl almaz zihinsel cambazlıklar yapacaktır.
Sayfa 60 - E. Renan 1883'te Sorbonneda, yankılar uyandıran bir konferans vermişti: "L'lslamisme et la Science", (Le Journal des debaıs"da yayınlanmıştı). Renan bu konferansta, lslamın bilimsel kafaya zıt olduğunu kesin olarak belirtir.Kitabı okudu
Neden birtakım karanlık güçler; nereden alındığı bilinmeyen kaynaklarla, geri kalmış ülkelerde, özellikle İslam ülkelerinde evrim karşıtı propagandalara ve yayınlara girişmiş durumdalar?
Sayfa 28 - Asi Kitap,2017Kitabı okudu
Çıldıracam nasıl karanlık bi şekilde tersine dönmüş bu ya
Avrupalılar İslam coğrafyasında bilimsel zenginliğin yeşerdiği bu dönemde bilimden uzak kaldı. Arapça eserler 1100 yıllarından itibaren çevrilmeye başlandı. Bu sayede Avrupa’da bilimsel bakış tekrar keşfedildi. İslam coğrafyasının tanınmış bilim insanlarının o dönemde Avrupa’da saygın bir yeri bulunmaktaydı. Bilimin sonraki yüzyıllar içinde Avrupa’da yükselişinde bu eserlerin önemli yeri olmuştur.
Sayfa 23Kitabı okudu
... tesadüfen ortaya çıkması için yetersiz olduğunu kanıtlamıştır.
Eigen, gezegenimizin ve gezegenimiz de bulunan tüm suların bir protein molekülünün tesadüfen ortaya çıkması için yetersiz olduğunu kanıtlamıştır. Üstelik tüm kâinat birbiriyle mütemadiyen eşleşen kimyasal maddelerle dolu olsa bile kâinatın doğuşundan itibaren geçen on milyar yıl dahi belirli bir tip proteinin oluşması için yeterli olmayacaktır. Bu gerçekle karşı karşıya kalan Eigen, "hayattan önce hayat" teorisi olarak da adlandırılan hayattan önce evrim hi potezini formüle etmiş, zira prensipte nükleik asite bazı hayati özellikler atfetmiştir. Her hâlükârda kaos ve entropinin aksine, maddenin tanımına asla uymayacak bir şekilde, maddede bir denbire nizam, seçme, uyum sağlama prensiplerini buluyoruz.
Sayfa 69 - Eigen, "hayattan önce hayat" teorisi
