Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sosyologlar, üzerimizde sosyal mühendislik yapılıyor diyerek feveran ediyorlar. Bunun altyapısı diziler vasıtasıyla hazırlanıyor diye düşünüyorum. Dizi karakterleri doğal halleri bu diyerek Türkçe'yi kaba saba konuşturuluyor ve bu pirim görüyor. İnsanın kaba konuşması gayet normal olabilir, normal olmayan etrafına bakarak kendini geliştirme gayretine gitmemesi... Diyeceksiniz ki "yaşadığı ortamı zaten öyle" "O yüzden öyle konuşuyor." Kimseyi öyle konuştu diye kınamaya gerek yok. Kınadığımız şey senaristin bundan hiç gocunmaması... Benim anladığım bize biçilen rolün bu olduğu... Biz, kaba saba konuşan, kendini geliştirmek için uğraşmayan, hayatı olduğu gibi kabul ederek araştırmayan ve bundan dolayı gelişimi duran bir devlet olacağız.
Seneler var ki yazmadım bir şey Bende yok sanma rad-u berk-u sema Hayli demdir hamuş idim amma Feveran oldu, infilak ettim. (Abdülhak Hamit Tarhan)
Reklam
143 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
Şimdilik ilk 40 Sayfayı okuyabildim ama karşımızda modern ve bir o kadar acıtıcı, zorlayıcı bir Dede Korkut Masalı var gibi... Ilk sayfalarda okurken düşünmeden edemediğim toplumun ne kadar fevri olduğu oldu. Fabrikadan gelen atıklar yüzünden hastalanan gecekondu halkının fabrika sahibine isyan ederken iki gün sonra gönderiği yoğurt için duacı
Berci Kristin Çöp Masalları
Berci Kristin Çöp MasallarıLatife Tekin · İletişim Yayınları · 20121,706 okunma
-Lakin, yarabbi! Anlasanıza ölüyorum! Onların gözümün önünde seviştiklerinden, gözümün önünde... Ben işkenceler içinde kıvranırken onların saadetlerinden ölüyorum... Bu zapt olunamamış bir feryat idi, bu feryattan sonra bütün kuvveti söndü, artık ketmolunmaya kuvvet bulunamayan bir feveran ile annesinin dizlerine atıldı ve hüngür hüngür, bu müthiş azapta birinci defa olarak bol bol ağladı, ağladı...
Sayfa 486 - Özgür YayınlarıKitabı okudu
Anne-Baba ve Çocuklar “Yeni nesillere akılcı bir terbiye verme meselesi...” Snelman ile arkadaşları Finlandiya’yı uyandırmak için bütün ümitlerini buna bağlamışlardı. Gençlik meselesi Snelman’ın en sevdiği bir konu ve aynı zamanda kendisinin en hassas ve ıstırap duyduğu meselesiydi. Snelman kimi zaman gençleri yüzlerine karşı azarlıyor
Kabahat gerçlerde değil, sizdedir. Siz gençleri nasıl terbiye ederseniz, onlar da öyle yetişir. Gençlere verdiğiniz terbiye nedir? Sadece hiç!.. Anneler ev işleri ve yemek yapmakla; babalar da memuriyet, ticaret, dükkân veya fabrika işleriyle meşgul olurlar. Geceleri de geç vakitlere kadar zamanlarını kahvehane ve kulüplerde oturarak ve
Sayfa 153Kitabı okudu
Reklam
Başladım da bitiremedim de. Niye bitireyim ki, başladığım bitireceğim değildi ki, başlamak ölmemek için yaşamak ve öyle kalmak için değildi ki. Başlamak her zaman bir feveran değil midir, başka türlü olamayacağından dolayı atılan adımdır yürümek değil, tutunmaktır, kola girmek değil. Ama bitiş yol ister, hep gitmek ve gide gide bitmek ister. Halbuki insan zaten bittiği için başlar, çaresizlikten ve başka yol bulamadığından başlar. Başladım. Bittiğim için başladım; başlar başlamaz enikonu bittim.
Sayfa 60 - iletişimKitabı okudu
…Ve işte o esnada, yani Feveran sisler arasında uzaklara doğru sürüklenip giderken, bindiğimiz bot ardında köpüklü dalgalardan bir iz bırakarak hızla kıyıya doğru yaklaşırken, benim de kalbime düştü birkaç sözcük. Yaşadıklarını arzulayan belki, belki de yadsıyan, ama her şeye rağmen içindeki o umutsuzluğu silip atarak: “Hayır! Hiçbir şey sona ermedi daha ve elbette bir çıkış vardır, bir yol üzerinde yürünüp gidecek. Öyle ki şaşıracaksın tanık olduğunda, bir mucize gibi önüne açılan kapıları gördüğünde ya da dilinden dökülen sözcükleri duyduğunda… çünkü gerçek yolculuklar, tam da yolların bittiği yerde başlar! Gerçek sözcüklerin de, tam da sözlerin bittiği yerde dudaklardan dökülmesi gibi… Ümit Aktaş / Gemi
Başlamak her zaman bir feveran değil midir, başka türlü olamayacağından dolayı atılan adımdır yürümek değil, tutunmaktır, kola girmek değil. Ama bitiş yol ister, hep gitmek ve gide gide bitmek ister. Hâlbuki insan zaten bittiği için başlar, çaresizlikten ve başka yol bulamadığından başlar.
Sayfa 61 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Nasıl bir kadınım ben? Bir hayalperver...Kitap ve gazete sahifelerinin yetiştirdiği,hayatın feveran ettirdiği bir roman kızı.
Sayfa 106Kitabı okudu
Reklam
"Başlamak her zaman bir feveran değil midir, başka türlü olamayacağından dolayı atılan adımdır yürümek değil, tutunmaktır, kola girmek değil."
Sayfa 60 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Öyle günahlar veya (dünyanın onlara verdiği isimle) kötü hatıralar vardır ki insan onları ruhunun en karanlık köşelerinde saklar, onlar da orada yerleşip beklerler. Bazen bu insanın hafızası körelir, öyle şeyler hiç olmamış gibi davranır veya onların mevcudiyetini reddeder veya en azından kendisini onların o şekilde olmadığına inandırır. Ama tesadüfi bir kelime onları ansızın depreştiriverir ve en olmadık şerait altında, meselâ zevkle tef ile harp dinlerken veya bir akşam vaktinin serin kristal asudeliğinde veya bir ziyafette, geceleyin, artık şarapla meşbu bir vaziyetteyken bir hayal veya bir rüya şeklinde onun karşısına dikiliverirler. O hayal onun üzerine feveran ederek, onu tahkir edercesine değil, intikam alıp onu insanlardan uzaklaştırmak için değil de, mazinin perişan kisvesiyle kefenlenmiş olarak sakin,uzak, sitemkârane bir şekilde gelir.
1.038 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.