Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tanıdık geldi mi?
Akşama dek odasında yaşar, dizi ya da film izler, kitap okur .. ama kimsenin işine karışmazdı.
Reklam
“Tabi ya! Taşı koruyan başka şeyler de var, öyle değil mi? Büyüler, sihirler…” - Hermione Granger
Neden binlerce kitap,film,şarkı,şiir umudu tek hayat kaynağı olarak göstermiş,diye düşündüm…Ve neden bu kadar içi boş bir duyguya,acımasızca cezalar yağdırabilecek bir arzuya hayran kalınır,diye düşündüm…Hiçbir zaman ümit etmedim. Umutla tanışmadım.Eğer mutsuzluk,istediğini bulamamaktan,hayalini gerçekleştirememekten kaynaklanıyorsa sıradanlaşır. Sadece adı kalır.Güler geçerim sınavlarında başarılı olamadıkları için ağlayan gençlere, sevdikleri terk ettiği için intahar eden insanlara. Kolay mı bu kadar tanımak mutsuzluğu hayatın karanlığında? Rn anlaşıldığı noktada başlar bilinmezleri hikayenin.Kolay mı hayat,daha zengin olamadığı için bir adamın ağlayacağı kadar?
Sayfa 266 - Doğan kitapKitabı okudu
*Birden kaldırımdan taşan kalabalıkta onun da olabileceği aklıma geldi.İçimdeki sıkıntı eridi.s.13 *Yoksa o mu?Perde indi.Yoksa her şey ben olmadığım zaman,benim olmadığım yerlerde mi oluyordu?s.16 *Gördüğü film ona bir şeyler yapmış.Salt çıkarını düşünen kişi değil.İnsanlarla barışık.Onun büyük işler yapacağı umulur.Ama 5-10 dakikada ölüyor.s.24 *Kadınsız hikaye tuzsuz aşa benzer.s.32 *...yalnız belki kötü bir huyu olduğunu ikinci görüşünde konuştuğu kimselere 'siz' diyemediğini söyledi.Sonra bıraktı gitti.s.34 *Kadının sonradan kazandığı o ek içgüdüyle bacaklarını kıstı....Salt oraya verilen önem...Dalgın olduk mu gerçek benliğimizle davranıyoruz.s.42 *Bunların içinde 'meçhul denizlerde balık'olmayı dileyen var mı acaba?s.44 *Sonra odam:masa,karyola,kitaplar.Benim inim.s.44 *Kadınların neden evlendiklerini anlıyorum:Yalnız kalabilmek için.s.45 *Hırsız girse bile kitapları çalmazdı.Ötekiler umurunda değildi.Kapıyı itti.s.46
Can YayınlarıKitabı okudu
Mutsuzluğun nedeni başarısızlıktan gelmemeliydi, hele hayal kırıklığı asla gözyaşlarının nedeni olmamalıydı... Neden insanlar bir türlü anlayamıyorlar hayattan hiçbir şey beklememeleri gerektiğini, diye düşündüm. Neden binlerce kitap, film, şarkı, şiir umudu tek hayat kaynağı olarak göstermiş, diye düşündüm... Hiçbir zaman ümit etmedim.Umutla tanışmadım. Eğer mutsuzluk, istediğini bulamamaktan, hayalini gerçekleştirememekten kaynaklanıyorsa sıradanlaşır. Sadece adı kalır. Güler geçerim sınavlarında başarılı olamadıkları için ağlayan gençlere, sevdikleri terk ettiği için intihar eden kadınlara. Kolay mı bu kadar tanımak mutsuzluğu hayatın karanlığında? En anlaşıldığı noktada başlar bilinmezliği hikayenin. Kolay mı hayat, daha zengin olamadağı için bir adamın ağlayacağı kadar?
Reklam
Peygamberlerin ve Başka Kutsal Kişiliklerin Temsili
20. yüzyılın başından itibaren Peygamber'in tasvir edilmesi meselesinin sert tartışmalara yol açtığı asıl alan sinemadır. 1926'da Türk yönetmen Vedat Örfi kendi yazdığı ve Mısır'da çekmeyi düşündüğü bir filmde Peygamber rolünü Mısırlı komedyen Yusuf Vehbî'ye teklif etti. Basında yazara karşı yoğun bir kampanya başladı; el-Ezher, Hz. Muhammed'in ve bütün yakın akrabalarının ve sahabesinin temsilinin yasak olduğunu bildiren bir fetva yayımladı. Mısır Kralı Fuad, aktörü sürgüne göndermek ve Mısır vatandaşlığından atmakla tehdit etti. Bunun üzerine, yakın tarihli bir eserde biraz kibarca ifade edildiği gibi, komedyen bu rolü reddetti (Wassef, 1995: 21) ve film çekilmedi. 1947'de genişletilen sansür yasasıyla Peygamber'in yanı sıra ailesinin, dört halifenin ve sahabenin temsili de yasaklandı; gölgesini göstermek gibi simgesel temsiller de buna dahildi (Bergmann, 1993: 71-72).
Sayfa 83
Sinema
Aynı yıl Mısır'ın ilk film prodüksiyon şirketi kuruldu; fakat ancak 1935'te Misr stüdyolarının kurulmasıyla profesyonel bir Mısır sineması doğdu ve Arap dünyasını fethetti.
Sayfa 79
GAZETECİLİKTE MESLEKİ DEFORMASYON
Gazetecilik, tıpkı onu icra eden biz gazeteciler gibi, ruhsal gelgitleri olan bir iştir. Her gün, keyif ve iyimserlikle depresyon arasında mekik dokuruz. Aniden peydahlanan hayal kırıklığının hemen arkasından büyük bir keşif gelir. İnsanların birçoğu böyledir. Ama bizim mükemmel bir mesleki mazeretimiz var. Atlatma haber müptelalığı. Mühlet bağımlılığı. Bunun, bizim ilişki kurma biçimimizi etkileyen sonuçları olduğunu düşünüyorum. Bana yeni, farklı, hatta zor gelmeyen (araştırılmaya değmeyecek diyelim) birisini çekici bulmam olanaksızdı. Ya ben? Başkalarına çok şaşırtıcı, çok özel mi geliyordum? Çok acımasız bir soru. Gördüğüm ya da dinlediğim ilginç her şeyi kaydetmek. Ne olur ne olmaz diye her şeyi not etmek. Benim depresif safhaları atlatma yöntemimdi bu. Bir şeyi not ederken, bunu neden yaptığımı bilmezdim. Ama bunu yapmak, bana güven verir, soluk aldırırdı. Sonunda, onun hakkında er geç bir makale yazacağımı tahayyül etmeksizin, bir kitap okuyamaz, bir film izleyemez, birisiyle konuşamaz olmuştum. Bir makale ya da ölünün özgeçmişi. Kısacası, her tanıklığım işe yaramalıydı. Şimdi burada sunduğum verilerin çoğu, o dönemde kaydettiğim şeyler. ….
Sayfa 175Kitabı okudu
Eğlenceli mi? İyi ama ben eğlence aramıyordum ki! Gençliğin gözünde film, müzik, kitap, televizyon sadece eğlence amacına yönelikti artık. Her şeyde bir eğlence arıyorlardı.
Reklam
Bu kitap beni zorluyor, zorluyor.. ..
Erkek var. Eşdeş. Eşit haklara sahip. Sana eşit davranıyor. Tereddüt anlarında onunla problemlerini konuşabilirsin, hani 20 yıl önce aklının ucundan bile geçmeyen şekilde. Lütfen diyorum. ben bugünkü kadınlara, lütfen duygusallığı zayıflıkla karıştırmayın. Bu, bizim kültürümüzün neredeyse mahvına neden olacaktı. Şiddet iktidarla, iktidarı kötüye kullanmak güçle karıştırıldı. Teslimiyet sinemada, tiyatroda, kitle haberleşmesinde hâlâ geçerliliğini koruyor. Paris'te Son Tango nun erkek kahramanının anında ölmesini isterdim. Ancak filmin sonunda yok edildi. Bütün bir film boyu sürdü! Savaşta ve politik kokuşmuşlukta kendini böylesine acılarla gösteren dış dünyanın sadizmini, kibirliliğini ve gaddarlığını tanımak için kadınlar da mı bu kadar uzun zamana ihtiyaç duyacaklar? Kişisel ilişkilerimizdeki, ters rollerin imha edildiği, dürüstlüğün ve güvenin ağırlığını koyduğu yeni bir iktidara geçmek istiyoruz; günün birinde bu iktidar hem dünya tarihini hem de kadınların gelişmesini etkileyecektir.
Sayfa 65 - Afa YayınlarıKitabı okudu
_Ve film bir hayat gibidir Don, değil mi? _ Evet. _ O zaman insan neden kötü bir hayat, bir korku filmi seçer? _ Korku filmlerine sadece eğlenmek için gelmezler, sinemaya girmeden önce onun korku filmi olduğunu bilirler.
Okurken Uyanık Kalmak
Ve okurlar aldıkları hazzın sadece eğlendirilmekten farkını biliyorlar. İzlemek genelde tümüyle edilgenken okumak daima bir eylemdir. Açma düğmesine bastınız mı Televizyon başlar ve devam eder, eder, eder... Oturup bakmaktan başka bir şey yapmanız gerekmez. Oysa kitaba dikkat vermek gerekir. Kitabı hayata okur getirir. Diğer tümünün aksine, kitap sessizdir. Kitap kişiyi fon müziğiyle uyutmaz, banda alınmış kahkaha sesleriyle kulak zorlamaz ya da odanızı silah sesleriyle doldurmaz. Hepsini sadece kafanızın içinde duyabilirsiniz kitap okurken. Kitap, televizyon veya film gibi gözlerinizi, bakışlarınızı bir yerden bir başka yere götürmez. Aklınızı vermezseniz aklınızı, yüreğinizi vermezseniz yüreğinizi etkilemez kitap. Kitap, sizin yerinize bir şeyler yapmaz. İyi bir romanı okumak, romanı izlemek, romanı yaşamak, romanı duyumsamak, romanı yaşamak, romanın kendisi olmak, kısacası romanı yazmak dışında ne varsa yapmaktır. Okumak bir iş birliği, bir katılımdır. Herkesin becerememesine şaşmamak lazım yani.
"Film seyretmeye gidelim mi?" dedi kadın. "Hayır. " "Hadi ama," dedi kadın. "Herkes fi lm seyredi­ yor. " "Hayır," dedi Ettil. "Bu dünyada tek yaptığınız bu mu?" "Tek yaptığımız mı? Başka ne yapacaktık?" Ka­ dının mavi gözleri kuşkuyla genişledi. "Ne yapa­ yım, evde oturup kitap mı okuyayım? Ha, ha ! Çok komiksin! " Ettil bir soru daha sormadan önce kadına bir süre baktı.
Vizyonlamak ne demek? Oturup, gözlerini kapatıp, istediğin hayatı seyretmek… Sanki sinemada film izler gibi. AMA en önemlisi, vizyonlama sayesinde “o iş gerçekten olsa” ne hissedersiniz, onu yakalamak.
385 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.