Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nihat Beyin ilk aldığı esir partisi, 25 üstsubay, birçok subay, 1.000 kadar erdi. Bunlar, 23. Tümen karargâhına gönderildiler. Tümen karargâhı, Uşak'ın 7 kilometre kuzeyinde, çamlık bir tepede bulunuyordu. Hava soğuktu. Üst rütbeli esirler burada ateşler etrafına toplanarak konuşurlarken, içeri giren Nihat Beyin tümen kumandanı olmadığını anlayabildiler. Çünkü o içeri girince, Nihat Beyin de vaziyet aldığını gördüler ve işi anladılar. Askeri yazılara göre, Trikopis'in esareti, Süvari Kolordusunun, Murat dağı kuzeyinden Gediz ve IV. Kolordunun da güneyden Uşak üzerine yaptıkları hareketin hazırladığı bir netice olarak mütalaa edilmektedir. Eski generaller ve üst rütbeli subaylar derhal Uşak'a sevk edildiler. Eski kurmay başkanları, Garp Cephesi Kurmay Başkanı Albay Asım Beyin (General Asım Gündüz) önüne çıkarıldılar. Harp sahasındaki hareketlerin, olayların ve bu arada Yunanlıların yarattığı nice faciaların, yangınların, katliamların raporları hep kendi elinden geçen Asım Bey, haklı olarak çok kızgındı. Gelenlere: "- Sizi çağdaş bir ordunun Erkân-ı Harbiye Reisleri diye mi, yoksa adi bir çetenin kan içici birer ferdi diye mi karşılayayım, mütereddidim!…" sözleriyle hitap etti. Daha fazla meşgul olmaya lüzum görmeyerek onları, hazırlanan evlere sevk etti. Rahatlarını sağladı. Esirlerin başları önlerine eğikti!…
Sayfa 494 - Remzi KitabeviKitabı okudu
yunan general yorgo hacıanesti,
21 Mayıs 1922'de Trakya ordusu başkomutanlığına, 4 Haziran 1922'de Küçük Asya Ordusu Başkomutanlığı'na getirildi. Anadolu'daki savaşlarda başarısız bulunarak 22 Ağustos 1922'de görevinden alındı ve yerine Trikopis getirildi. Kurtuluş Savaşı'nda Yunan ordularının yenilgisinden sorumlu tutularak yargılandı ve 2 Aralık 1922'de Atina'da idam edildi.
Sayfa 149Kitabı okudu
Reklam
"Yenildim," dedi Profesör. "Kemal-i ciddiyetle yenildim. General Trikopis'in dediği gibi, 'Mağrurane ricat ediyorum ve eve dönüyorum.' Şu anda karar verdim. Geri dönüyorum. Ait olduğum yere gidiyorum."
Atatürk savaşı adım adım takip etmiştir. Askerliğe bir bilim olarak ilgisi vardır. Bu muharebeyi nasıl kazandık, onlar neden kaybetti vs. birçok sorunun cevabını arar. Yunanlıların yaptıkları hatalara bakar. Mesela, taarruz sürerken bir telgraf gelir, bizimkiler telgraf karşı tarafın eline ulaşmadan kesip alır. Telgrafta Trikopis’in başkomutan
Başkumandan Muharebesi
Efendiler, 26, 27 Ağustos günlerinde, yani iki gün zarfında düşmanın Karahisar'ın güneyinde 50 ve doğusunda 20-30 kilometre uzunluğunda bulunan müstahkem cephelerini düşürdük . Mağlup olan düşman ordusunun bütün kuvvetlerini, 30 Ağustos'a kadar Aslıhanlar civarında kuşattık. 30 Ağustos'ta icra ettiğimiz muharebe neticesinde (buna Başkumandan Muharebesi unvanı verilmiştir) düşmanın ana kuvvetlerini imha ve esir ettik. Düşman ordusu başkumandanlığını yapan General Trikopis de esirler arasına dahil oldu. Demek ki, tasavvur ettiğimiz kati netice beş günde alınmış oldu.
Sayfa 513 - Kaynak Y.Kitabı okudu
Reklam
Trikopis, Mustafa Kemal'e şaşkınlıkla bakıyordu: "Sizin bu kadar genç olduğunuzu bilmiyordum general," dedi.
Sayfa 373Kitabı okudu
24 Ağustos 1922'de karargahımızı Akşehir'den, taarruz cephesi gerisindeki Şuhut kasabasına getirttik, 25 Ağustos 1922 sabahı da Şuhut'tan savaşı idare ettiğimiz Kocatepe'nin güneybatısındaki çadırlı ordugaha naklettik. 26 Ağustos sabahı Kocatepe'de hazır bulunuyorduk. Sabah saat 5.30'da topçu ateşimizle taarruz başladı. Efendiler, 26/27 Ağustos günlerinde, yani iki gün içinde, düşmanın Karahisar'ın güneyinde 50 ve doğusunda 20, 30 kilometre uzunluğundaki müstahkem cephelerini düşürdük. Yenilen düşman ordusunun bütün kuvvetlerini, 30 Ağustosa kadar Aslıhanlar yöresinde kuşattık. 30 Ağustos'ta yaptığımız savaş sonunda (buna Başkomutan Muharebesi adı verilmiştir), düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve esir aldık. Düşman ordusunun Başkomutanlığını yapan General Trikopis de esirler arasına girdi. Demek ki, tasarladığımız kesin sonuç, beş günde alınmış oldu. 31 Ağustos 1922 günü ordularımız ana kuvvetleriyle izmir'e doğru yol alırken, diğer birlikleriyle de düşmanın Eskişehir ve kuzeyinde bulunan kuvvetlerini yenmek üzere ilerliyorlardı.
Mustafa Kemal Atatürk
Mustafa Kemal Atatürk
-
Nutuk
Nutuk
Ve Ata Vatanı Yarattı.
Atatürk, Büyük Zafer'i anlatıyor: "Efendiler, 26-27 Ağustos günlerinde düşman Afyonkarahisar'ın güneyinde 50 ve doğusunda 20-30 km uzunluğundaki güçlendirilmiş düşman cephelerini düşürdük. Yenilen düşman ordusunun büyük kuvvetlerini 30 Ağustos'a kadar Aslıhanlar civarında imha ettik. 30 Ağustos'ta yaptığımız muharebe sonunda (buna Başkumandan Muharebesi adı verilmiştir) düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve tutsak ettik. Düşman ordusu Başkomutanlığını yapan General Trikopis de tutsaklar arasındaydı. Demek, tasarladığımız kesin sonuç beş günde alınmış oldu." (Atatürk, Nutuk)
26 Ağustos 1922 Büyük Taarruz
Büyük Taarruz, 26 Ağustos 1922 Cumartesi sabahı saat 05.30’da topçu ateşiyle baskın şeklinde başlamıştır. Mustafa Kemal Paşa Nutuk’ta bu muharebeyi şöyle anlatmıştır: “26 – 27 Ağustos günlerinde, yani iki gün içinde, düşmanın Afyonkarahisar’ın güneyinde 50 km ve doğusunda 20 – 30 km uzunluğundaki müstahkem cephelerini düşürdük. Yenilen düşman ordusunun bütün kuvvetlerini, 30 Ağustos’a kadar Aslıhanlar yöresinde kuşattık. 30 Ağustos’ta yaptığımız savaş sonunda düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve esir aldık. Düşman ordusunun Başkomutanlığını yapan General Trikopis de esirler arasına girdi. Demek ki, tasarladığımız kesin sonuç, beş günde alınmış oldu. 31 Ağustos 1922 günü ordularımız ana kuvvetleriyle İzmir’e doğru yol alırken diğer birlikleriyle de düşmanın Eskişehir ve kuzeyinde bulunan kuvvetlerini yenmek üzere ilerliyorlardı.” Kazanılan 30 Ağustos Zaferi’nden sonra İzmir ve Eskişehir istikametine kaçan Yunan ordusunu takibe başlayan Türk kuvvetleri, Uşak ve Bursa yönünde harekâtını devam ettirmiştir. Uşak yönünde ilerleyen Türk ordusu, takibini 9 Eylül’de İzmir’e girerek sonlandırmıştır. 
Reklam
Başkomutan Muharebesi
30 Ağustos'ta yaptığımız savaş sonunda (buna Başkomutan Muharebesi adı verilmiştir) düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve esir aldık. Düşman ordusunun başkomutanlığını yapan General Trikopis de esirler arasına girdi.
Sayfa 478Kitabı okudu
Efendiler, 26/27 Ağustos günlerinde, yani iki gün içinde, düşmanın Karahisar’ın güneyinde 50 ve doğusunda 20,30 kilometre uzunluğundaki sağlamlaştırılmış cephelerini düşürdük. Yeniden düşman ordusunun bütün kuvvetlerini, 30 Ağustos’a kadar Aslıhanlar yöresinde kuşattık. 30 Ağustos’ta yaptığımız savaş sonunda (buna Başkomutan Muarebesi adı verilmiştir), düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve esir aldık. Düşman ordusunun Başkomutanlığını yapan General Trikopis de esirler arasına girdi. Demek ki, tasarladığımız kesin sonuç, beş günde alınmış oldu. 31 Ağustos 1922 günü ordularımız ana kuvvetleriyle İzmir’e doğru yol alırken, diğer birlikleriyle de düşmanın Eskişehir ve kuzeyinde bulunan kuvvetlerini yenmek üzere ilerliyorlardı.
117 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.