1. Wolf Hall – Hilary Mantel (2009)
2. Gilead – Marilynne Robinson (2004)
3. Secondhand Time – Svetlana Alexievich (2013)
4. Never Let Me Go – Kazuo Ishiguro (2005)
5. Austerlitz – WG Sebald (2001)
6. The Amber Spyglass – Philip Pullman (2000)
7. Between the World and Me – Ta-Nehisi Coates (2015)
8. Autumn – Ali Smith (2016)
9. Cloud Atlas
Liste Babil.com'da Türkçe olarak yayınlanmıştı. Lakin artık Türkçesini bulamıyoruz ne hikmetse. Küçük-büyük harf sıkıntısını düzeltmek isterdim lakin uğraşamayacağım, bu listeyi bulurken de çok uğraştım. İngilizcesi hizmetinizde arkadaşlar, buyurunuz. :)
never let me go – kazuo ishiguro
Elizabeth Smart ın şair George Barker'la olan yoğun aşkını anlatan tutkulu kurgusal anlatımı, Angela Carter tarafından da 'Yıldırım tarafından patlatılan Madame Bovary gibi… Bir başyapıt' olarak tanımlanmaktadır.
Bir gün Londra'daki bir kitapçıda gezinirken Elizabeth Smart, George Barker'ın ince bir şiir kitabına rastladı ve
...
Eli bir kuş gibi konunca kolunun dallarına,
Uyurken kanatları düşüyor döşeğinin yanına,
Orada hiç soğumuyor hava, eli dinlenirken
Sokulmuş yumuşak yuvasına ve hayat
Büyüyen bir şiir gibi parmağının altında.
..
Onun omuzlarında benim erincim,
Bulutlarım yüzündeki göklerde;
Onun bereketi benim sevincim:
Kayanın dibindeki bir yılan gibi
Kıvrılıp gölgesine sığınacağım.
Zaman girecek aramıza ve deniz
Üzgün ellerini oğuşturacak her gün;
Güzle değişecek manzara.
Ama o her zaman geceleri
Uyurken yanı başımda olacak.
100. The Code of the Woosters (P. G. Wodehouse, 1938)
99. There but for the (Ali Smith, 2011)
98. Under the Volcano (Malcolm Lowry, 1947)
97. The Chronicles of Narnia (C. S. Lewis, 1949-1954)
Liste Babil.com'da Türkçe olarak yayınlanmış. Türkçesini bulamıyoruz. Küçük-büyük harf sıkıntısını düzeltmek isterdim lakin uğraşamayacağım, bu listeyi bulmak güç oldu. İngilizcesi ilgililere duyurulur arkadaşlar, buyurunuz. :)
never let me go – kazuo ishiguro
Beni Asla Bırakma
Beni Asla Bırakma
saturday – ian mcewan
Hava kısa kolluyla gezilecek kadar sıcak. İnsanın tatlı Nisan güneşinde kedi gibi mayışası geliyor. Adana sokakları MİİİİİSSSSS gibi portakal çiçeği kokuyor. Neredeyse çiçek kokusundan sarhoş geziyorum. İşe gitmek böyle günlerde de pek zor. Pandemi olmasaydı Portakal Çiçeği Festivali ne ihtişamlı olurdu ama. Özledik. İnşallah gelecek yıla artık.
Düzyazı şiirinin romanı, lirizm, tutku, aşk ve zıtlık... Aşka dair ne ararsanız var bu romanda ki benim hayatımda okuduğum en güçlü ve bir o kadar da hüzünlü aşk hikayesi olabilir Merkez İstasyonunda Oturup Ağladım. Aşka yüklenmiş bu denli derin bir anlam, anlatım, ruh hali...
Elizabeth Smart, sadece şiirlerini okuyarak bir şaire, George Barker 'e aşık oldu ve böylece yoğun, trajik bir aşk hikayesi başladı. Barker evli olmasına rağmen ilişkileri devam etti. Kitapta monolog halinde anlatılanlar bu aşkın Smart'ta bıraktığı güçlü izler. Adeta yazarın kalbine doğru bir iç yolculuk yapıyoruz yani. Smart'ın 'ölüm kadar güçlü' olarak nitelediği aşk, onun hayatındaki en motive edici güçlerden biri, hatta sanki sadece tek motive edici güç gibi. Dünyanın geri kalanından izole olacak, bu aşk rüyasının trajedisinde boğulacak, dünyevi varoluşundan kopacak kadar güçlü bir aşk. Kesinlikle edebiyatın sınırlarını zorlayan, kült bir eser Merkez İstasyonunda Oturup Ağladım. Çok sevdim. Aşırı ama.
..
Osmanlı lmparatorluğu'ndaki
Britanya konsolosluk örgütünün 1825 yılı ortalanndaki port-
resini çiziyor ve konsolosluk görevlilerin bulunduğu şehirleri
ve buralarda görevli olan kişileri belirtiyordu. Buna göre;
lzmir'de Konsolos Francis Werry
Selanik'te Konsolos Francis Charnow
Edirne' de Konsolos Peter E. Duveluz
Halep'te Konsolos john Barker
Akka'da Konsolos Peter Abbott
Patras'ta (Mora) Konsolos Philis S. Green
Çanakkale' de Konsolosluk Ajanı Stephen Paulovich
Kıbrıs'ta Konsolosluk Ajanı Anthony Vondiziano
lstanbul'da Başkonsolos John Cartwright
görev yapıyordu ve lstanbul'daki başkonsolosluk aşağıdaki gö-
revlilerden oluşuyordu: 17
Birinci Dragoman
lkinci Dragoman
Üçüncü Dragoman
Dördüncü Dragoman
Beşinci Dragoman
Kançılar
Francis Chabert
Antony Pisani
George Calavro
Frederick Pisani
_Büyücü elini şıklattı, fakirlik yok oldu; büyücü bir kez daha elini şıklattı, savaşlar yok oldu. Politikacı elini şıklattı; büyücü yok oldu.
_Halinize şükredin, zira Allah sizi Amerika, İsviçre ya da Fransa gibi bir ülkede yaşayan, her türlü sosyal hakka sahip, mutlu ve huzurlu zengin bir kâfir olarak da yaratabilirdi.
_Yücelmek için özür