Kaybetmekten korktuğunuz her şeyi bırakmak için kendinizi eğitin.
Alper Çeker'in Bilim Kurgu Yazınına Katkısına Dair
Türkçe bilimkurgu yazını ağırlıkla çeviri roman ve hikayeler, az sayıda telif yapıtlardan oluşmaktadır. Bilim kurguyu bir tür olarak ele alan tetkikler ise çok az sayıdadır. 
Alper Çeker'in "Öykü, Roman ve Senaryo için Bilim Kurgu Tekniği" konulu çalışması, kısa bir kitap olmasına rağmen içeriği ile oldukça değerli bir katkı teşkil etmektedir. Yapıtın bilimkurgunun ne olduğunun ele alındığı ilk kısmı, muhtelif bilimkurgu tanımlarını tartışmakta, bilim kurgu ile fantezi ayrımı üzerinde durmakta ve 
Philip K. Dick 'in bilim kurgunun mutlaka gelecekte geçmek zorunda olmadığını, alternatif dünyaya ait bir öykü ve roman olarak günümüzde de geçebileceğine yer vermektedir. Bilimkurgunun kısa tarihine yer verilen ikinci kısımda ise 
Samsatlı Lukianos'tan günümüze bilimkurgunun gelişimi anlatılarak, 
Jules Verne, 
H. G. Wells ve 
Hugo Gernsback'in hayatı ve yapıtları üzerine bilgi verilmektedir. Sonraki bölümlerde buhar çılgınlığı, siber çılgınlığı gibi alt kültür fenomenlerine yer verildiği Rus bilimkurgusu olan "bilimsel fantastik" yazınının ele alındığı, bilim kurgunun temel ilkelerinin dört başlık altında incelendiği, bilim kurguda olay örgüsünü geliştiren öğelerin tartışıldığı görülmektedir. Metinler kısmında ise Philip K. Dick, George Lucas, Stanley Kubrick, 
William Gibson ile yapılmış söyleşilere, 
Arthur C. Clarke'tan bir bölüme ve Akira Kurosawa'nın bir makalesine yer verildiği görülmektedir. Oldukça kapsamlı bir literatürden son derece özgün yaklaşımların bir araya getirilmesi, okura geniş bir perspektif kazandırmayı amaçlamaktadır.
Nefrete boyun eğme. O seni karanlığa götürür.
...
Yunus Peygamberin hikayesine dönelim. Bu çok eski bir Yahudi hikayesidir. Bu hikayenin bir versiyonu da Kuran’da vardır ama oradaki bu hikaye ile aynı mı yoksa başka bir versiyonu mu bilmiyorum.
Yunus Peygamber İsa’dan 500 yıl önce yaşamış biri. Tanrı bir gün ona “Nineveh diye bir şehir var ve orada yaşayan insanlar için işler çığırından
"E biz de eskiden olduğu kadar ucuz bir mekân değiliz, Zoyd, hatta George Lucas'la ekibi gelip gittiğinden beri buradaki algı bayağı değişti"
"Evet, fark ettim... Peki, bana kılığıma uygun bir bira çekecek misin? Biliyor musun, şu filmi de hâlâ izlemedim."
Jedi'ın Dönüşü’nden (1983) bahsediyorlardı ki filmin bazı bölümleri bu civarda çekilmiş ve Buster'ın iddiasına göre hayatlarını değiştirmişti. Devasa dirseklerini barın, orijinal barın içerisinde tek şey olan kocaman, yekpare sekoyadan oyulmuş tezgâhına dayadı. "Ama içimizde hâlâ taşra çocuğuyuz."
Sayfa 14
Şüphesiz, Camphellın çalışmalarından en çok faydalanan Hollywood oldu. George Miller ve George Lucas gibi yönetmenler Camphell'a çok şey borçlu olduklarını ilan ettiler. Camphell'ın etkisi Boormanın, Spielberg'in, Coppola'nın ve daha birçok yönetmenin filmlerinde belirgin olarak görüldü
Sayfa 140Kitabı okudu
George Lucas'ın yazdığı orta karar bir peri masalı olan Willow filminde,filme adını veren karakter büyük bir büyücü olup varlığın sırlarına hakim olmayı hayal eden sıradan bir cücedir. Bir gün kendisine çırak arayan böyle bir büyücünün yolu cücenin köyüne düşer. Willow iki hevesli arkadaşıyla beraber büyücüye kendilerini taktim eder ve büyücü bu adayları basit bir sınava tabi tutar. Sağ elini kaldırır,parmaklarını açar ve yoda benzeri bir sesle, " Dünyayı kontrol etme gücü hangi parmakta?" diye sorar. Her cüce bir parmak seçer ama hepsinin cevabı yanlıştır. Yine de büyücü Willow'da bir şey fark eder ve sonradan, "Parmaklarımı kaldırdığımda içinden geçen ilk şey neydi?" diye sorar ona. "Valla aptalca bir şey,"der Willow mahcup bir şekilde, "kendi parmağımı seçmek geçti içimden". "İşte!" diye bir zafer nidası atar büyücü, "Doğru cevap bu! Senin kendine güvenin eksik." Liberal mitoloji bu dersi tekrarlamaktan asla bıkmaz.
Sayfa 270Kitabı okudu
Star Wars
... Tam bir tarih tutkunu olan George Lucas'a İmparator Palpatine'in bir zamanlar bir Jedi olup olmadığı sorulduğunda, şöyle cevap verdiği aktarılır: "Hayır, bir siyasetçiydi. İsmi de Richard M. Nixon'dı. Parlamentoyu devre dışı bıraktı, başa geçti ve tam bir imparatorluk neferi oldu. Gerçekten kötü biriydi. Ama gerçekten iyi bir insanmış gibi davranırdı."
Sayfa 50 - Baran Akkuş'un yazısındanKitabı okudu
"Kaybetmekten korktuğunuz her şeyi bırakmak için kendinizi eğitin."