İşte "Hareket" in Felsefesi (^_^)
𝙃𝙖𝙧𝙚𝙠𝙚𝙩, insanın başkalarını ve kendi eliyle kendini değiştirmesidir.
Sayfa 55Kitabı okudu
Savaş Karşıtı Hümanist Bir Manifesto: Tatlı Gelir Yaşamayana Savaş
“Sonunda insanların yaptıklarının tümüne budalalık oyunu diyebiliriz.”
(Deliliğe Övgü – Erasmus)
1. Erasmus Kimdir?
Avrupa’nın en önemli hümanistleri arasında gösterilen 
Desiderius Erasmus, 1466 yılında Hollanda’nın Rotterdam kentinde doğdu. Teolog ve klasik filolog kimlikleriyle önemli çalışmalarda bulundu ve Yeni Ahit’in ilk editörlerinden biri oldu.
"ruh su ile dolu bir çanağa benzer. İzlenimlerde o suya düşen ışık demetleri gibidir. Su çalkalandığı zaman aslında hareketsiz olan izlenimler hareket ediyormuş gibi görünür"
Epiktetos
pdfKitabı okudu
Her bir tekimiz ölmeye önceden belirlenmişizdir. Olmamız bir ölüme-doğru-olmaktır. Ölüm kim olduğumuzun olumsuzlanmasıdır ama aynı zamanda daima kendisine doğru hareket ettiğimiz [şey]dir. Ölüm bireyselleştirir. Ölecek olan benim kendimimdir. Kimse, (...) benim ölümümü benim yerime ölemez.
Sayfa 157 - Redingot KitapKitabı okudu
Doğa felsefesinde, tıpkı dünyevî cisimlerin dört farklı yöne göre kendinde ve kendi için oluşumunda tüm güneş sisteminin tam bir imgesine sahip oluşumuz gibi, gökyüzündeki benzer yapıların altın, gümüş vb. çeşitli metal yapılara karşılık geldiği kanıtlanmıştı. Takımyıldızların canlığığı fikri ve yörüngelerinde içsel ruhları tarafından hareket ettirildikleri fikri, Platon ve Aristoteles’ten beri korunan düşüncelerdir. Copernicus’a dek dünya evrenin merkezi olarak görülmüştür. Bu aynı zamanda Aristotelesçi astronominin dectemeliydi ki Dante’nin şiirsel eserinin arkasında yatan tam da budur. Copernicus’un teorisinin Hristiyanlık açısından, yani Katolik sistem açısından sonuçları kolayca tahayyül edilebilir; Roma kilisesinin bu doktrine saf formunda bu denli karşı çıkmasının sebebi, tabii ki sadece Yeşu’daki pasajlar değildir. Dopu’da insanlar genel olarak taşlar ve bitkilerdeki gizemli güçlerin varlığını kabul ederlerdi. Bu inanç Avrupa’ya tıpkı tıp bilimi gibi Araplar vasıtasıyla gelmiştir. Aynısı, Doğu’daki insanların kendilerini eski zamanlardan beri zehirli yılan ve kötü ruhlara karşı korumak için kullandıkları muska ve nazarlık için de geçerlidir. Hayvan dünyasına dair mitolojik görüşlerden pek çoğu moderniteye özgü değildir.
Sayfa 146Kitabı okudu
XIX. yüzyılın ilk üçte birine, çok çok 1848'e kadar uzanan evre klasik burjuva felsefesi dönemidir. Burjuvazinin dünya görüşünün en yüksek ifadesine kavuştuğu bu dönemde, burjuvazinin çöken feodal topluma karşı ayaklandığı görülür. Bu dönemin felsefesi, nihai ilkelerin ve genel dünya görüşünün esaslarını ortaya koyar ve bu sayede toplumu temelden değiştiren kapsamlı bir ilerici ve özgürleştirici hareket ortaya çıkar. Gene bu dönemde, mantık, doğa bilimleri ve toplum bilimleri devrimci bir dönüşüme uğradı. Felsefenin doğa bilimlerinin ve sosyal bilimlerin büyük sorunlarına müdahalesinden verimli sonuçlar çıktı ve felsefe artık en yüksek soyutlama düzeyine ulaştı. Felsefe böylece evrensel bir özellik kazandı ve bilimlere maya olarak yepyeni perspektifler açmayı başardı.
Sayfa 28Kitabı okudu
