Hem de tereddütsüz :)
Ve ben inanıyorum, ona kendimi veriyorum, teslim oluyorum, ben ki her şeyden şüphe ederim, onun hiç bir sözünden şüphe etmiyorum,...
AŞK MAHKUMU
Onu ilk kez gördüğümde kanadı kırık bir kelebeğe benzetmiştim. Uçmaya çalışan ama uçarken de acısını içinde yaşayan bir kelebeğe… Sanki acısını kabullenmiş gibiydi. Güçlü görünmeye çalışıyordu. Ama bu konuda pek de başarılı değildi.
Ortak bir arkadaşımızın evinde verdiği doğum günü kutlamasında karşılaşmıştık. Dikkat çekici bir
Bir millet akla hayale gelebilecek her türlü hükûmetle ya da dinle uyum sağlayabilir; koşulların zorlaması yoluyla, tartışma yoluyla değil; zaman içinde kendini gereken koşullara uydurur; daha sonra bu koşulları tercih eder ve bu koşullar uğruna vahşice savaşmayı göze alabilir. Örnek istiyorsan bütün tarih: Yunanlar, Romalılar, İranlılar, Mısırlılar, Ruslar, Almanlar, Fransızlar, İngilizler, İspanyollar, Amerikalılar, Güney Amerikalılar, Japonlar, Çinliler, Hintliler, Türkler; - bin çeşit vahşi ve uysan din, akla gelebilecek her türlü hükûmet biçimi, kaplandan ev kedisine kadar, her millet tek doğru dine ve tek akıllıca hükûmet sistemine sahip olduğunu düşünür, hepsi tüm diğerlerinden nefret eder, ne kadar eşek olduklarının farkında bile değillerdir, hepsi kendi hayalindeki üstünlüğüyle gurur duyar, hepsi Tanrı'nın sevdiği kullar olduklarına inanın, hepsi tereddütsüz bir güvenle Tanrı'ya savaşta yanlarında olması için yakarır, hepsi Tanrı düşmandan yana çıkınca şaşırır ama alışkanlıkla buna bahaneler bulup Tanrı'yı övmeye devam eder; kısaca insan türünün hepsi hâlinden memnundur, daima memnundur, ısrarla memnundur, yıkılmaz bir biçimde memnundur, mutludur, şükran duyan, gururludur; hem de hangi dine inanırsa inansın, efendisi ister kaplan ister ev kedisi olsun.
Sayfa 141 - Koridor Yayıncılık / 1. Baskı, 2021Kitabı okudu
