Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bildiğim bir şey var, bir şey nasıl bozulmuşsa tersi ile düzeliyor. Ben kendimi dinleye dinleye böyle oldum. Kendimde bu kadar dinleyecek ne vardı, şeytanın talimatı ile mi böyle hafız kesilip gece gündüz kulağıma üfledim, sonra duyduklarımla, belki uydurduklarımla sağır, dilsiz ve taş kesildim, bilmiyorum. Dedim ya buraya nasıl gelindiği belli,
OLİGARŞİK KOLEKTİVİZMİN TEORİ VE PRATİĞİ, Emmanuel Goldstein Birinci Bölüm Cehalet Güçtür. Bilinen tarih boyunca, olasılıkla Neolitik Çağ'ın sona ermesinden bu yana, dünyada üç tür insan olagelmiştir: Yüksek, Orta ve Aşağı. Bunlar kendi içlerinde de pek çok alt bölüme ayrılmışlar, sayısız ad taşımışlar, sayıları ve birbirlerine karşı
Can
Reklam
Ben Deli Değilim! (Öykünün tamamı)
Ben deli değilim, benden başka herkes deli olduğu için beni deli zannediyorlar. İnsanın kendi olabileceği tek yer akıl hastanesidir! Sanırdım, yanılmışım. Delirmeye bile hakkınız yok burada. Tımarhane delirme hakkının kutsandığı mabed değil midir? Değilmiş. İnsan tımarhanede bile delirme hakkını elde edemiyorsa ölsün daha iyi. Ben size ve kendime
Dikkat Etmek Hiç de Basit Bir Şey Değildir Holmes ve Watson ilk tanıştıklarında, Holmes hemen Watson'ın geçmişini doğru bir şekilde ortaya çıkarır. Peki ama bu arada Watson'ın izlenimleri nedir? Öncelikle, Holmes'la ilk defa tanışacağı hastaneye girerken çevresine neredeyse hiç dikkat etmediğini biliyoruz. "Bu yerlere aşinayım," diyor
Bu sonuç ortak dilde ortaklaşcılık adı verilen kurumdan, yani sözüğün dağıtımaya ilişkin anlamında bir adalete dayalı Başka'nın bir arzusundan kaynaklanır. Bundan belki, bir yandan bilimin öznesi ile ve öte yandan hakikatle ilişki düzeyinde bundan doğan şey ile bir bağıntıdan fazlası fark edilebilir. Sonuçta bir rejimin zirvesine Başka'nın arzusunu yerleştirmek ile dikkate değer bir zaman boyunca sayıları hep daha fazla artan basbayağı yalanları inatla savunmanın kural haline gelmesi arasında var olan bağıntıyı görmeye çalışmak tuhaf olmaz mı?
Sayfa 68
Reklam
Deniz ve Biz /Muhteşem Yazı 1K ❤
Hayat dalgalı bir deniz. Tutunmaya çalışıyoruz. Dalgalar arasında küçük bir tekneyiz. Gel gitler içindeyiz. Sahile yakın duran güven içinde. Her yer deniz. En başta içimiz. Kılavuzsuz, kaptansız ve pusulasız yol almak zor bu denizlerde.
Sayfa 488 - Zafer Dergisi - Ağustos 2017 - 488. Sayı
Sorarım sana: bir damla su ile sel arasında ne fark var? İkisinin de özü aynı değil mi? Bak söyleyeyim, bütün fark dozda. Su olmadan hayat da olmaz. Su olmasa, dünyadaki her şey ölüp gider. Aynı suyun eğer çok fazlası bir araya gelirse, o zaman da sel olur. İnsanlar, hayvanlar hep boğulur selde. Bitkiler, toprak, her şey mahvolur. Yani demek istediğim, her şey bir doz meselesi.
“Sorarım sana: bir damla su ile sel arasında ne fark var? İkisinin de özü aynı değil mi? Bak söyleyeyim, bütün fark dozda. Su olmadan hayat da olmaz. Su olmasa, dünyadaki her şey ölüp gider. Aynı suyun eğer çok fazlası bir araya gelirse, o zaman da sel olur. İnsanlar, hayvanlar hep boğulur selde. Bitkiler, toprak, her şey mahvolur. Yani demek istediğim, her şey bir doz meselesi.”
3 MAYIS'I ÜÇ İSİMDEN DİNLEMEK Hakan Paksoy, Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Prof. Dr. İskender Öksüz ve Sadi Somuncuoğlu Hakan Paksoy (HP): Millî Düşünce Youtube kanalı izleyicilerini selamlıyorum. Bugün önemli bir konuyu, Türk siyaset ve fikir hayatında ve devlet hayatında önemli olmakla birlikte çok da fazla üzerinde durulmayan bir olayı
Reklam
Allah'ın Sevdiği Kuluna Beş Öğüdü...
Adamın biri bir gün bir rüya görmüş. Belki salih bir zat belki de peygamberân-ı izâm hazerâtından birisi, bilemiyoruz. Farklı rivayetler var. Rüyasında hâtiften bir ses ona demiş ki: "Sabah olup da sokağa çıktığın vakit gördüğün ilk şeyi ye. İkinci şeyi sakla. Üçüncünün isteğini geri çevirme. Dördüncüyü üzme. Beşinciden de kaç." Sabah
• Uluslar düşünmezler, yalnızca hissederler. Duygularını mizaçları aracılığıyla ikinci elden alırlar, beyinlerinden değil. • İnsan makinesi. Kişisel olmayan insan makinesi. İnsanın ne olduğu, kendi yapısıyla birlikte kalıtsal özellikleri, yaşam alanı ve ilişkilerinin getirdiği etkilere de bağlıdır. Sadece dış etkenler tarafından yönlendirilir,
_Aklı başındalık, düşünüp-taşınıp, tartıp, tercih etmeye yönelik bir erdemdir ve bir anlamda pek çok erdemin ustasıdır. Bu bağlamda basiret ve zeka gibi yine ruhun bu kısmına ait erdemler, aklı başındalığın kalfası, ruhun diğer kısmındaki karakter erdemleri ise çırağı konumundadır. Öte yandan erdemlere yönelik doğal eğilimin söz konusu olduğu
21 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.