Karl Marx'ın kendi kuramı, layık olduğu düşünsel ciddilikle ele alınınca, oldukça çok sayıda yanlışlanabilir öndeyiler sunmaktadır ki, bunların en önemlileri şimdiden yanlışlanmış bulunmaktadır.
Örneğin, bu kurama göre, ancak tam gelişmiş Kapitalist ülkeler Komünist olabilecektir, onun için de bütün toplumların önce Kapitalist gelişme aşamasını tamamlamaları gerekmektedir: fakat gerçekte, Çekoslovakya'nın dışında, Komünist olan bütün ülkeler endüstri-öncesi durumdaydılar hiçbiri tam gelişmiş bir Kapitalist toplum değildi.
Bu kurama göre, devrimin endüstri proletaryasına dayanması gerekiyordu: fakat Mao Ze-Dung, Ho Chi Minh ve Fidel Castro bunu açıkça yadsımışlar ve başarılı devrimlerini, ayrı ayrı ülkelerinin köylülüklerine dayandırmışlardır
Hahoo hoo! Hahoo ho! Parolası ile açılsın Pal Sokağı Çocukları Arsa'sı:) Budapeşte'de dünyaya gelen yazar budapeşte'deki yaşamın, yaşanılan sıkıntıların, imkanların durumunu iyi bilmektedir.
İnsan hayatı boyunca, nereye giderse gitsin doğduğu topraklar unutamaz. Her daim içinde yanan küçük bir köz gibidir, doğduğun topraklara olan özlem. Yazar da
Fırtınam, felaketim, hasretim
Yetmiyor sevişmeler, yetmiyor
Şiddetin ne hoș, ne güzel şefkatin
Sevdikçe sevesim geliyor
Ölene kadar peşindeyim, bırakmam...
Oktay Sinanoğlu Kimdir?
Sinanoğlu'nun babası Nüzhet Haşim Sinanoğlu Atatürk tarafından atanmış kosoloslardandır. Aynı zamanda "Latin Edebiyatı Antolojisi", "Grek ve Romen Mitolojisi" kitaplarını yazmış ve İtalyan Goldini'nin "İki Efendinin Uşağı" tiyatro oyunu ve Dante'nin "Divina Komedia" sını ilk kez
İnsan bir kitabı gözleri dolarak, bazen kendi kendine gülerek bazen de iç sesini dışa vurarak okuyunca çevresindekiler tarafından farklı bir nitelemeye tâbi tutuluyor. Bu süre zarfında duygularım sanki benimle dalga geçiyordu, hüzünlü hiçbir satırı olmamasına rağmen bana ağır gelen o kadar fazla bölüm vardı ki daha fazla devam edemeyeceğimi
Kadından şair olmaz derler ya... Oluyormuş, anladım. Didem Madak.. Bana kadınları hissettiren ve hayatın köşe başlarını tutturan değil de köşe taşlarını öptüren kadın.. Bir erkek olarak ne kadar anlayabilirdim kadınları? O ruhu nasıl görebilirdim mısralarda? Ben gördüm ve hissettim galiba. En azından Didem Madak'ın anlattığı kadarıyla. Şiir bu değil miydi? Buydu evet.
Didem Madak'ın Ah'lar Ağacı şiiriyle bir telefon programı aracılığıyla tanışmıştım. Kulağımda kulaklık Anna RF Feat Naadistan- Tum Hi Ho (youtube.com/watch?v=qAEQ_30...) isimli şarkıyı dinliyordum.O gün o şiiri okudum ya. Allah'ım bu nedir demiştim. Hani olur ya bilmem kaç kıta şiirden iki mısra olur, okuyunca adama vurur darbesini.. İşte bu şiir ve kitaptaki diğer şiirler bence ayıklanamaz ve diğer mısradan koparılamaz. Ah'lar Ağacı ve Müsveddeler başta olmak üzere tüm şiirler bir bütün halinde tek bir mısra Didem Madak'ta. Bence rahmetli Didem Hanım şiir olsun diye yazmamış mısraları. Kimi zaman o mısralarda haykırmış dünyaya, kimi zaman kırılganlığını duyurmuş, kimi zaman da güldürmüş ama maalesef ve anladığım kadarıyla hiç gülmemiş hayatında. Şiirler aslında Allah'a bir yakarış, bir dua gibi olmuş.
okunmuskutuphane.blogspot.com
Şiirlerin etkisinden çıkarak ufak bir tavsiye. Ah'lar Ağacını yukarıda bahsettiğim müzikle okumaya başladım ve hep aynı müzikle okudum. Müzik ve şiirler yapıştı bende birbirine. Tavsiyemdir o müzikle okuyun şiirleri.
Çok kere okumak istediğim şiirler ve bir şair oldu Didem Madak. Bu sebeple şiddetle tavsiye ederim. İyi okumalar.
okunmuskutuphane.blogspot.com
Bilge olan kişinin sanatı, akıllı bir yaşamda saklıdır. İnsan aklı, kalbi, öngörüleri, inancı ve farklılıklarıyla hayatına yön vermektedir. Peki bir sorun kendinize yaşamınız iradenizin gücünde mi? Yoksa size dayatılan yaşama mı eşlik ediyorsunuz? Eğer bilgiyi bilgelik makamına taşıyabilmişsek ve eylemlerimizde sağduyulu davranmayı başarıyorsak yaşamda ustalığa ulaşmış sayılırız.
Kitap benim için çok özel ve ilginç bir kitap olmuştur. Çoğu kez büyük şaşkınlıklar ve kabullenemeyişler yaşatan başlıklara denk geldim. Lakin çoğu kez bu kabullenmeyişlerimde ters köşe oldum. "yok artık bunu da yapamayız ya" diyerek kendimce terslediğim yazarın, maddeler halinde hazırladığı başlıkların altındaki açıklamaları okuyunca önyargılarım kırıldı.
Yazarın tecrübelerinden, öngörülerinden yola çıkarak okuyucuya bir kılavuz niteliğinde hazırlanmış bir eser olduğunu söyleyebilirim. Okuyup neyi nasıl, ne şekilde yapılması gerektiğini ya da yapılmaması gerekenleri elekleyip, belki tümünü ya da bir kısmını hayatınızda uygulayabilirsiniz.
Tüm bunların yanında akıllı bir yaşam her şeyden önce emek ister. :))
Keyifli okumalar.
Kitabı okuduktan sonra denk gelerek dinlediğim bir şarkıyı da şuraya bırakayım. :))
youtu.be/hO-8QRS2e5M
"Olayların ve eşyanın bir arkası var. Bütün mana hemen elimizin altında, ama az ileride. Küçük bir gayretle bakmaya ve görmeye başlamak ve devam etmekle, insanın yüksek değerlere olan tabii eğilimini harekete geçirmek mümkün.
Mü’mini anlatan ayetlerden biri şöyle:
“Onlar yerlere ve göklere bakarak nice hikmetleri düşünürler.”
Yerler ve gökler