I have been happy, tho’ [but] in a dream.
I have been happy—and I love the theme
Sayfa 21Kitabı okudu
Thank Heaven! the crisis,
The danger, is past,
And the lingering illness
Is over at last
And the fever called "Living"
Is conquered at last.
Martin Luther King-
"=> I have a dream that my four little children will one day live in a nation where they will not be judged by the colour of their skin, but by the content of their character...
=> Bir düşümm var. Gün gelecek dört küçük çocuğum, derilerinin rengine gore değil, karakterlerinin yapısına göre değerlendirilecekleri bir ülkede yaşayacaklar."
Sayfa 162 - Şule YayinlariKitabı okudu
Şirket bünyesinde elemanların verimliliğini arttırmak ve motivasyonu güçlendirmek için çeşitli zamanlarda seminerler düzenliyorlardı. İyi giyimli adamlar konferans salonunda toplanan ve hayranlıktan dudakları yere düşmüş genç insanlara ateşli konuşmalar yapıyorlardı. Sanki Luther King meydana doluşan kalabalıklara " I have a dream" türünden söylevler veriyordu. Böylesine dinsel bir havaya bürünüyordu ortam. Adam ellerini kollarını sallayıp havarilerine öğütler veriyordu ve hep bir ağızdan tekrar ettiriyordu. Allah' ım bu bir büyü olmalıydı! Onlarca genç insan hırsla dişlerini sıkıp , gırtlakları patlarcasına bağırıyordu. Kazanacağım, yapacağım, başaracağım, yükseleceğim ve daha neler neler. Bense kusmamak için ortamı terk ediyordum bir süre sonra.
... Yine bu seminerlerden birinde adam heyecanla anlatıyordu ve söz istedim.Adam katılımcı ortamın nimetlerinden faydalanmak için hemen söz verdi.
"Bize biraz da ölümden söz eder misin?"
" Nasıl? Ne ölümü?..."
Ortalık buz kesmişti. Sadece gözlerimden kaçan kırlangıçların kanat sesleri duyuluyordu. Lanet herif, bir ayinin ortasında çıkmış ve insanların huzurunu bozmaya çalışıyordu. Biraz cesaret edebilseler, ilkel dinlerin kurban törenlerinden biri gerçekleşebilirdi. Ortalığı daha fazla germemek için çıkıp gitmiştim. Islığımla ölüm marşını çalmayı da ihmal etmedim...
Sayfa 64
“Ah bırak güneş vursun yüzüme, ve yıldızlar süslesin düşlerimi. Zamanın ve uzayın yolcusuyum ben, geldiği yere dönmeye çalışan.”
(Oh let the sun beat down upon my face, stars to fill my dream I am a traveler of both time and space, to be where I have been.)
Sayfa 43 - Kashmir / Led Zeppelin
“Pay attention. Did you hear me? You’re in charge of the wedding.”
“Yes, I heard you. You’re coming home while I arrange it, right? I need time.”
“No, we’re not coming home. I expect you do it quickly.” How long did it take to arrange a simple ceremony?
“I can’t do it quickly. If you want to give Tess the dream, I need at least a month.”
“No, fucking way. You have five days, Suzette. You have five days to arrange a suitable wedding. Invite who you think should be there. You’re in charge.”
A surprised squeak hurt my ear. “Five days? No, there’s no way—”
“No arguing. Do it.”
Sayfa 126 - CreateSpace, adamın evlilikle, düğünle bir alakası mı var Suzette sen de yani djfgkjdg 5 gün diyosa 5 günde halledeceksin uzatma kfjgd
Chapter Seventeen
“Does Mr. Rogers know you’re at a party again?”
“Mr. Rogers?” I look back up at him. I don’t get it.
“Your boyfriend. He is the biggest tool I have ever seen.”
“Don’t talk about him like that, he is . . . he is . . . nice,” I stutter. When Hardin laughs, I stand up. He doesn’t know Noah at all. “You could only dream of being as nice as he is,” I say sharply.
“Nice? That’s the first word that comes to your mind when talking about your boyfriend? Nice is your ‘nice’ way of calling him boring.”
Gallery Books - kindle
"Do you love me, Westley? Is that it?"
He couldn’t believe it. "Do I love you? My God, if your love were a grain of sand, mine would be a universe of beaches. If your love were—"
"I don’t understand the first one yet," Buttercup interrupted. She was starting to get very excited now. "Let me get this straight. Are
" I am a dreamer. I know so little of real life that I just can't help re-living such moments as these in my dreams, for such moments are something I have very rarely experienced. I am going to dream about you the whole night, the whole week, the whole year. I feel I know you so well that I couldn't have known you better if we'd been friends for twenty years. You won't fail me, will you? Only two minutes, and you've made me happy forever. Yes, happy. Who knows, perhaps you've reconciled me with myself, resolved all my doubts. "
I have been happy, tho' in a dream.
I have been happy -- and I love the theme
Bir rüyada bile olsa mutluydum.
Mutluydum ve sevmekteydim düşleri
Sayfa 21 - İthaki
Freedom
I have no idea to this day what those two Italian ladies were singing about. Truth is, I? don't wanna know. I would like to think they were singing about some thing was so beautiful it cant be expressed in words and make your heart ache because of it.I tell you this voice soared higher and farther than anybody in a Gray place dares to dream it is like some beautiful bird flapped into our drab little cage and made these walls dissolve away. For the briefest moment every last man in Shawshank felt free.
Yüzlerimiz var
omuzlarımız üstünde taşıdığımız kimlik kartlarımızda ve aile fotoğraflarında, yüzlerimiz var
parçaladığımız ve bırakmadığımız
gizlediğimiz ve gösterdiğimiz
