Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
245 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"İnsan" Olmak
* evet tabii ki spoiler içerir _Okurken bazen kendimden geçtiğim hayretler içerisinde gülümsediğim... Maslow'un tabiriyle doruk deneyimler yaşadığım bir kitaptı Neden mi? Hemen izah etmeye başlıyorum... Diyor ya hani Bahtiyar Vahapzade: "Kalbin gözü yanmazsa, görünmez göze Allah" youtu.be/hWEM9KHWlkA?si=... Bir
İnsan Olmanın Psikolojisi
İnsan Olmanın PsikolojisiAbraham Maslow · Kuraldışı Yayıncılık · 2020783 okunma
.... Narsist Kişilik Bozukluğu Nedir? Narsist kişilik bozukluğu, psikolojik bir durum olup bireyin kendini aşırı derecede önemseme, başkalarını manipüle etme eğilimi ve empati eksikliği gibi belirgin özellikleri içerir. Bu kişilik bozukluğuna sahip bireyler genellikle kendi yeteneklerini ve görünüşlerini abartılı bir şekilde yücelterek,
Reklam
Bazı çağların düşünsel temelini oluşturduğunu düşündüğüm fikirlere çok kısaca değineceğim. Klasik Yunan’da bu, varlık fikriydi - birlikli, tözsel ve tanrısal bir varlık; ama panteizmde olduğu gibi şekilsiz değil, anlamlı somut formlarda var olan ve o formlar içinde şekillendirilebilecek bir varlık. Ortaçağ Hıristiyanlıgı’nda bunun yerini Tanrı
779 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
37 günde okudu
Budala: Dostoyevsky'nin İnsanın Derinliklerine Yolculuğu
Dostoyevsky'nin "Budala" adlı eseri, Rusya'nın 19. yüzyıl toplumunda ahlaki çöküşü ve psikolojik derinlikleri araştırır. Roman, başkarakter olan Prens Myshkin'in St. Petersburg'a dönüşüyle başlar. Myshkin, sara teşhisi konmuş ve tedavi görmüş biridir.Bu durum, Myshkin'in kişilik ve davranışlarının bazı yönlerini
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201225bin okunma
UZAYLI KOCAKARI (Ursula K. Le Guin - 1976) Menapoz, akla gelebilecek en cazibesiz konu herhalde; bu da ilginç, çünkü menopoz hâlâ bir tür tabu kırıntısına sahip olan pek az konudan biri. Menopozdan ciddi bir biçimde söz etmek, genellikle huzursuz bir sessizlikle karşılanır; alaycı bir atıf ise rahatlamış kıkırdamalarla. Sessizlik ve kıkırdama;
Gerçek Benlik İdeal Benlik
Gerçek Benlik: Gerçek benlik, birey (organizma) ve çevrenin etkileşimi ve özellikle de önemli diğerleriyle olan etkileşimlere bağlı olarak "kim olduğumuza dair gelişen benlik kavramıdır. İdeal Benlik: İdeal benlik,bireyin en çok sahip olmak istediği ve kendisi için en yüksek sahip olan kavramıdır.
Sayfa 735 - Nobel YayınlarıKitabı okudu
Reklam
%72 (150/208)
7/10 puan verdi
Freud'luktan Şeyh Ferit'liğe...
Düşünce Tarihini bir bütün olarak iki gruba ayırır isek birinci grubu "idealizm" olarak tanımlar şüphesiz ikinci grubu da "realizm" olarak tanımlarız. Bugün felsefe tarihinde iki ayrı grup olarak mütalaa edilen bu gruplar, meselenin umumi perspektifinde insanın var olana (mevcud) iki farklı bakış açısını temsil eder. İdealizm
Totem ve Tabu
Totem ve TabuSigmund Freud · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20216bin okunma
Müslümanca düşünmeyi yeniden keşfetmek
1000kitap.com/yazar/celal-fed... Türkiye’de İslamcılar, Batılıların, Müslümanca düşünme ve yaşamayı siyasî bir proje olarak resmedip insanların ondan uzak durmalarına bir çözüm üretemediler. Bu nedenle de dünya üzerinde hakkını aramak için mücadele eden her Müslüman, ‘cihatçı’ olarak resmedilip yaftalandı. ‘Cihatçı’ dediklerini
Toplum her bireyin kendisine atfedilen rolü elinden geldiğince iyi oynamasını bekler ve de aslında beklemelidir, öyle ki rahiplik yapan bir kişi yalnızca resmi işlevlerini nesnel olarak yerine getirmekle kalmayıp, her zaman ve koşulda, kusursuz bir rahip rolü oynamalıdır . Toplum güvence adına böyle bir şey ister; her şey yerli
Bütün psikiyatrik tanılar gibi, narsisizm de bulanık bir kategori ve psikopatiyle ("başkalarının haklarını göz ardı etme ve çiğneme ile ayırt edilen yaygın bir örüntü”) ve sınırda kişilik bozukluğuyla ("duygulanımda tutarsızlık; siyah beyaz düşünme; kaotik ve istikrarsız kişisel ilişkiler, benlik algısı, kimlik ve davranışlar") örtüşüyor. Ama narsisizmin özündeki semptom üçlüsü -büyüklenme, beğenilme gereksinimi ve empati yapamama diktatörlere cuk oturuyor. Bu onların kibirli anıtlarında, azizleri taklit eden imaj ve sembollerinde ve şakşakçı kitle gösterilerinde çok açık ortaya seriliyor. Ve ellerinin altındaki orduları ve polis güçleriyle bu narsist hükümdarların bıraktıkları izler gösterişin çok ötesine geçiyor ve bu güçlere muazzam boyutlara ulaşan şiddet yetkisi vermelerine yol açıyor. Sıradan zorba ve kabadayılarda olduğu gibi, hak edilmemiş özsaygıları her an söndürülmeye açık olduğu için. Diktatörler iktidarlarına yöneltilen muhalefeti eleştiri olarak değil menfur bir saldırı olarak ele alıyorlar. Ayrıca, empati eksiklikleri, gerçek ya da hayali karşıtlarına verdikleri cezalarda kendilerini frenleyen bir mekanizmadan yoksun olmaları sonucunu doğuruyor. Bu onların bir diğer DSM semptomunu oluşturan "sınırsız başarı, güç, zeka, güzellik ya da ideal sevgi fantezilerinin" insani maliyeti üzerinde düşünmelerini de önlüyor ve bu fanteziler doymak bilmeyen fetihler, firavunları hatırlatan inşa projeleri ya da ütopik mastır planlara kapı açabiliyor. Aşırı özgüvenin savaşta nelere yol açabildiğini de daha önce görmüştük.
Sayfa 574Kitabı okudu
Reklam
Diktatörler işin başında kaçınılmaz olan bazı krizleri bir kez aştılar mı, genellikle bir süre için yerlerini sağlamlaştırmış olurlar; nasıl ki insan bünyesi iklim değişikliklerinden veya değişen hayat şartlarından ilk başta rahatsız olsa da sonradan onlara alışıyorsa, halklar da egemenliğin yeni biçimlerine şaşılası bir hızla uyum sağlar. Aradan
Sayfa 212 - 213, 214Kitabı okudu
İdealleştirilmiş benlik imajı
Birey kendisinde var olan zayıflık, yetersizlik ve değersizlik duygularını ödünleyebilmek için benlik imgesine sınırsız güçlerle ve yüceltilmiş becerilerle donatmaya çalışır. Bireyin benliğini gerçekçi olmayan bu olağanüstü özelliklerle yüceltmeye çabalaması, bir süre sonra onda, kendi yarattığı bu gerçek dışı imgenin kalıplaşmasına neden olur ve birey asıl gerçeğin kendisini yarattığı bu benlik imajı olduğuna inanmaya başlar. Bi başka ifadeyle birey kendi kazdığı kuyuya kendisi düşer ki kendi özüne yabancılaşır ve idealleştirdiği imgesi ile özdeşleşmeye başlar. Birey sağlıksız bir döngü içinde idealleştirilmiş benlik imajıyla kendi gerçeğinden uzaklaşır ve onun için ideal benlik imgesi onu gerçekten ya da potansiyel olarak olduğu şeye -olabileceği veya olması gereken şeye- dönüşür. kişinin gerçek yaşamda idealleştirilmiş imgesine ulaşmaya çalışan çalışmasına da görkem arayışı denir
Sayfa 283Kitabı okudu
415 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İntrovert ya da extrovert misiniz? Veyahut tanımlayamıyor musunuz?
“Eşim ve çocuklarım hariç herhangi bir arkadaşım olmadan yıllarca yaşayabilirim" "Seninle,bana bak. En iyi arkadaşlarımdan birisin ve sadece sen beni aradığında görüşü­yoruz! Sosyalleşmeyi sevmiyorum. Hayalim ailemle geçimimi bin dönümlük bir araziden sağlamak. Bu hayalde asla bir arka­daş grubu göremezsin. Yani kamusal karakterimde her
Sakinler de Kazanır
Sakinler de KazanırSusan Cain · Optimist Yayınları · 2012130 okunma
Aynalar koridorunda aşk, sevgililerin ideal imgesini yansıtan ama yansıttığı görüntüyü görüntü olarak değil, gerçekmiş gibi sunabilen bir eş, bir sevgili arayışıydı. İnsan benliğine sığınıp Yaratıcıdan kaçıyor; benliğinin mutlak çaresizliğiyle yüz yüze kalınca da ölümlü bir bedene demir atarak, aynen kendisi gibi zamanın etkisine maruz, aynen
Sayfa 276
432 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.