Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tokat'ta Ortaokul: İlk Gazetem Yaltırık'ı Çıkartıyorum Tokat'ta en büyük kazancım Yekta [Güngör Özden] olmuştur. Yekta ile Tokat'ta tanıştık. En eski arkadaşım Türkiye'de halen Yekta'dır benim. Yekta da Tokat Lisesi'nde. Ben ortaokul 3'deyken o Lise 1'deydi, leylîydi [yatılı]. Oradan ahbap
... hakikaten beklemekten hasta oldu ve bu belki de hayattaki en eziyetli acı. Bu duyguyu bilirim. Daha sonra, boşandığımızda ben de onu bir süre, belki bir yıl boyunca böyle bekledim. Gece bir astım hastası gibi zar zor nefes alarak uyanırsın. Karanlıkta elini uzatır, başka bir eli ararsın. Diğerinin artık orada olmadığını, yakınlarda, komşu evde ya da yan sokakta olmadığını idrak edemezsin. Telefon etmek anlamsızdır, gazeteler dünya savaşının çıktığı ya da milyonların yaşadığı bir şehirde sıra sıra evlerin olduğu birçok sokağın enkaza döndüğü gibi eften püften haberlerle doludur. Bu tür haberleri nazikçe ve yarım kulak dinler, “Ah, öyle mi? Gerçekten mi? Çok ilginç” ya da “Çok üzücü” dersin ama bunu söylerken hiçbir şey hissetmezsin. Zekice yazılmış, güzel, acıklı bir İspanyolca kitapta —yazarının adını unuttum, bir boğa güreşçisi gibi çeşitli uzun ön adları vardı bu sihirli uyuşukluğun, yani birbirini boş yere bekleyen âşıkların ruh halinin, hipnotize edilenlerin transa geçişini andırdığını okumuştum; onların bakışlarında da ateşler içinde yanarak gördüğü rüyadan sonra gözlerini yavaş yavaş açıp kendine gelen hastaların perdeli bakışları gibi kırık dökük bir şeyler oluyordu. Bu tür insanlar için dünya bir yüzden ibarettir ve tek bir isimden başka hiçbir şeyi duymazlar.
Reklam
_Her seçiş bir vazgeçiştir. _Sonunda kendim olabilmek için, değişiyorum. _Ezilenler arasında din adamı yoktur. Din adamları, ezen sınıfların asalaklarıdır. _Oy verdiğiniz hükümet soykırım işlerken siz kurban değilseniz, o zaman kesinlikle işkencecisiniz. _Hepsi birden aynı şeyi düşünmeye neden bu kadar önem veriyorlar. _Düşünmek için zaman
_Hayat öylesine sürprizlerle doludur ki, sırtındaki küfeyi alır kiminden, elmasları yükler taş yerine. _Onların zırvalara inanmalarının sebebi, cahillikleri. _Sefil egolarının değer ölçüleriyle ölçüp, gerçeğe, güzele ve iyiye ağızlarından salyalar saçarak nutuk çekiyorlar. _Köle tiplerden oluşmuş hiçbir devlet yasayamaz. Köleden doğan yine köle
İmtihan...
Delikanlının biri bir gün başlamış aşkı aramaya. "Ben âşık olacağım." deyip sokağa çıkınca da insan tak diye âşık olamaz ki kardeşim. Olunmaz. Aşk çıkar gelir. Ve o anda yapabileceğin bir şey de yoktur. O hakikaten aşksa ona "hayır" deme şansın yoktur. Değilse senin herhangi bir "evet" deyişinle onu aşka çevirme
"Süt"ü seyreden herkesin kâh büyülenerek kâh bir kabus gibi anlattığı, hatta kimilerinin seyredemediği sahne, filmin hemen başında Tülin Özen'in canlandırdığı kızın içindeki yılanın çıkarılması... - O da çok maceralı oldu. Önce maket yılanlar yaptık. Tülin maket yıları çıkaracaktı ağzından. Fakat maket yılana bir türlü istediğimiz
Reklam
Sargon ve Yusuf'un rüyasının benzerliği
Yusuf'un, kardeşlerini kıskandıran rüyaları, Akad Kralı 1. Sargon'un rüyalarına benziyor. Sargon, Kiş Kralı Urzababa'nı sarayında içkicibaşı iken, hasta Kral'a, gördüğü iki rüyasını an latıyor. ¹¹⁰ Kral, bu benden krallığımı alacak diye korkuyor ve onu öldürtmek istiyor." ¹¹¹ Hakikaten Sargon yalnız Kiş krallığını elde
Sayfa 135 - Kaynak yayınlarıKitabı okudu
Bu durum Türklüğün dağınıklığı ile doğrudan alakalı.
Yunan alfabesi 2800 seneden beri Yunanlılığın herhalde tek değişmez unsuru olmuş. İbrani yazısı 2600 senedir değişmemiş ulusal kimlikle özdeşleşmiş. Latin alfabesi 2400 yıldan beri Roma imparatorluğunun ve onun devamı olan Batı Avrupa medeniyetinin temel direğidir. Arap yazısı da öyle. Çin yazısı Hint yazıları Habeş yazısı Ermeni yazısı keza. Peki Türklerin çorap değiştirir gibi ikide bir yazı değiştirmesini neye yoracağız? Hem bakın düşündükçe neler geliyor akla. Tarihte dört büyük dine Hıristiyanlık Yahudilik Budizm İslam topluca bağlanan tek ulus var o da Türkler. Yıllar önce bir sohbette Cemal Kafadar söylemişti de üstünde pek durmamıştım. Şimdi düşünüyorum hakikaten fevkalade ilginç bir durum.
Şöyle de ilginç bir durum söz konusu oluyor: Ecnebi çevrelerden biri, hakikaten Ermeni jenosidini savunmak için arşive giriyor; bir müddet sonra bakıyor ki mesele pek öyle değil, bunun Holokost'a benzer yanı yok, o andan itibaren Türk tezini savunmaya başlıyor. Bundan sonra "Efendim, Türkler para verdi" diye söylentiler çıkıyor. Böyle bir durum söz konusu değil. Çünkü Türklerin bu adamlardan haberleri bile yok. Çok hazin bir gerçek: Türkiye tarihinin teknik olarak yazımını, birtakım tezlerin teknik tenkidini yapan kişiler ecnebilerdir, yani tarih eğitimlerini, tarihe bakış alışkanlıklarını tamamıyla bu çevrenin dışında edinmiş insanlar... Bunun üzerinde önemle durulması gerekiyor.
Sayfa 17
Hürrem Sultan
Doğrusu evet, ilginç bir durum... Hakikaten bizim hanedan tarihimizde kadınların adı yoktur. Öyle padişahlarımız var ki annesinin nereli olduğu, etnik kökeni belli değil. Dahası fazla da geri gitmeye gerek yok; koskoca Kösem Sultan’ın, hatta II. Mahmud’un annesi Nakşidil Sultan’ın bile nereli olduğu belli değil. Bunların kaydı tutulmamış. Saray hayatında kadın çok zeki ve güçlüyse ayakta kalmayı bilir ve valide sultan olur; o zaman da iş değişir, padişah kızı olmasa da padişah anası olduğu için “sultan” unvanını alır. Henüz padişah anası olmadan sultan unvanını alan bir tek kişi vardır; Hürrem Sultan. Çünkü Kanuni Sultan Süleyman onu resmen nikâhına almıştır.
Reklam
Hanedanı tarihinde kadın isimlerinin olmaması sizi şaşırtıyor mu?
Doğrusu evet, ilginc bir durum... Hakikaten bizim hanedan tarihimizde kadınların adı yoktur. Öyle padişahlarımız var ki annesinin nereli olduğu, etnik kökeni belli değil. Daha fazla da geri gitmeye gerek yok; koskoca Kösem Sultan'ın, hatta II. Mahmud'un annesi Nakşidil Sultan'ın bile nereli olduğunu belli değil.
Sayfa 287
-Peki, Ayşe Hanım "Adı: Aylin" dedik; çok önemli bir yeri var, okuyucu açısından... Çünkü sizinle okuyucuyu ilk defa birleştiren ve okuyucuda sizi içselleştiren bir roman "Adı: Aylin" oldu. Çok sevildi, çok okundu. Ondan sonra diğer romanlar geldi. Diğer romanlar da aslında bakarsanız aynı şekilde sevildi ve okundu, okunmaya
Sayfa 116Kitabı okudu
25 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.