Merhabalaaar ;)
Öncelikle kitabın isminden başlamak istiyorum. Her gördüğümde ismi bana tuhaf geliyordu ama hiç acaba ne anlama geliyor diye düşünmedim. Taa ki kitabı okuyana kadar.
'Amok Koşucusu', tropik ülkelere özgü bir bunama durumu, mağdurun kendisi üzerindeki tüm kontrolünü kaybetmesine ve onu cinnet geçirerek delirmiş birine dönüştürmesine neden olan bir psikolojik hastalıktır.
Kitap, Doğu Hint Adaların’da görev yapan bir doktorun zengin ve mağrur bir kadının yardım talebini reddetmesi, sonrasında bundan pişmanlık duyup, kadına yardımı bir saplantı haline getirmesini konu alıyor. Yardıma ihtiyaç duyan bir insana el uzatmamanın vicdani yükümlülüğü ve kendi karmaşık duyguları arasında sıkışıp kalan bir adamın hikâyesi...
Her birimizin bir Amok koşucusu olduğunu düşünüyorum şuan ;) kimilerinin sonu intiharla biterken atlatanlarınsa ben ‘hiçbir şey hatırlamıyorum, bana ne olduğunu gerçekten bilmiyorum dediği bilinir. Tam olarakta böyle. Hayat bazen hiçbir şey hatırlamak istemediğimiz, bilincimizi kaybedince ne yaptığımızı bile bilmediğimiz bir çıkmaza dönüşür.
Yazar aslında bir nevi kendini anlatmış bu kitapta sonunun intihar ile bitmesi aslında onun da yaşamın da kendisinin bir Amok koşucusu olduğunu gösteriyor bize...
Ruhsal çözümlemeri her anlamda müthiş olan ve her seferinde kendimden bir şey buluyorum Zweig'in eserlerinde.
Kısa ve gayet etkili ve güzel bir kitap herkese tavsiye ederim :)
İYİ OKUMALAR