Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bakın, ben şu televizyonda anlatılan hikâyelere inanmam; hani kolayca karşılaşırlar, hemen severler birbirlerini, ikisi de özgürdür, birbirlerine yardım ederler, birbirlerinden şüphelenmezler, geçmişlerinden gelen pişmanlıkları yoktur. Böyle bir şeyin olabileceğine hiçbir zaman inanmadım, asla, çok daha gençler arasında bile, insanlar arasındaki herhangi bir ilişki her zaman bir sorunlar yumağıdır, karşı koymalar, saldırılar ve küçük düşürmeler olur. Herkes herkesi bir şeylere zorlar, istemedikleri şeylere değil, daha çok isteyip istemediğini bilmedikleri şeylere, çünkü neredeyse hiç kimse ne istemediğini bilmez, hele ne istediğini hiç bilmez, bu sonuncusunu bilmenin yolu yoktur zaten.
Sayfa 61 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Önemli Bulduğum Bazı Kavramlar (Bilmek Ve Olmak adlı kitabımdan alıntıdır) Bir insanın kendini geliştirmesi ve gerçekleştirmesi için bazı kavramları ve olguları bilmesini zorunlu görüyorum. Bunlardan bazılarını aşağıda açıklıyorum. Özbilinç: özbilinç en genel anlamıyla kişinin kendi duygu düşünce ve davranışlarından haberdar olma halidir.
Reklam
Ne ki istediğini bilmez insanlar. İsteklerine isim koyamazlar. Yanlış isim koyarlar ya da. Önce kendi bilincinin katmanlarıyla yüzleş hele. Sonra her şeyi kararınca yapmayı öğren. Modern zamanların en baş hastalığıdır bu. Hiçbir şey kararınca olmaz.
Sayfa 51 - Profil KitapKitabı okudu
Hasan, ilgiye layık bir insan değildir. Ne istediğini bilmez ya da bilir de, gerçekleştiremez. Temiz yürekli olmasına rağmen, dayanıklı değildir çünkü. Hasan başlar, ama bitiremez. Onun bütün mutsuzluğu, umutsuz başlamalarında, üzerinden geçemiyeceği köprüler kurmasındadır. Gerçekleşemediği halde, sönmeyen bir arzunun kahrıdır bu. Hasan, durmadan, heyecanla arar, fakat aradığını bulamadan bıkar ve geri çekilir. Onu, düşünceler kendilerine doğru çekiyor da, insanlar, geri itiyor sanki. Vazgeçtiği için değil, hep yeniden başladığı için acayip bir duygu, acayip bir acıdır bu. Her şey kendinde kalır, başkasına geçemez.
Sayfa 306 - Varlık Yayınevi 1973 BaskısıKitabı okudu
“İnsanlar arasındaki herhangi bir ilişki her zaman bir sorunlar yumağıdır, karşı koymalar, saldırılar ve küçük düşürmeler olur. Herkes herkesi bir şeylere zorlar, istemedikleri şeylere değil, daha çok isteyip istemediğini bilmedikleri şeylere, çünkü neredeyse hiç kimse ne istemediğini bilmez, hele de ne istediğini hiç bilmez, bu sonuncusunu bilmenin yolu yoktur zaten.”
günseli son günlerde öyle bir durumdayım ki bir iki dakika bile aklımı toparlayıp düşünemiyorum sevgilim şeytan bilir nelere takılıyorum neler düşünüyorum günlerdir yatıyorum hastalıktan mı bilmiyorum şimdi biraz düşünebileceğimi hissediyorum ve uzun süredir aklımda yüzen belirsiz bir cismi aydınlatmaya karar verdim evet aklım gene karışmadan
Reklam
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
_EVLENMEK! Kadınlar sanki hipnotize edilmiş gibi gözlerini yaşamın bu noktasına dikerler. Özellikle Nevrotik kadınlar, sevme yetisinden tümüyle yoksun olmalarına ve erkeklerle ilişkileri dillere destan ölçüde zayıf olmasına karşın, bu tutkudan vazgeçemezler. Evlenme arzusunun zorlanımlı bir nitelik aldığı kadınlar grubunu da anmak gerek. İşte bu
İnsanlar arasındaki herhangi bir ilişki her zaman bir sorunlar yumağıdır, karşı koymalar, saldırılar ve küçük düşürmeler olur. Herkes herkesi bir şeylere zorlar, istemedikleri şeylere değil, daha çok isteyip istemediğini bilmedikleri şeylere, çünkü neredeyse hiç kimse neyi istemediğini bilmez, hele ne istediğini hiç bilmez, bu sonuncusunu bilmenin yolu yoktur zaten.
Bakın, ben şu televizyonda anlatılan hikâyelere inanmam; hani kolayca karşılaşırlar, hemen severler birbirlerini, ikisi de özgürdür, birbirlerine yardım ederler, birbirlerinden şüphelenmezler, geçmişlerinden gelen pişmanlıkları yoktur. Böyle bir şeyin olabileceğine hiçbir zaman inanmadım, asla, çok daha gençler arasında bile, insanlar arasındaki herhangi bir ilişki her zaman bir sorunlar yumağıdır, karşı koymalar, saldırılar ve küçük düşürmeler olur. Herkes herkesi bir şeylere zorlar, istemedikleri şeylere değil, daha çok isteyip istemediğini bilmedikleri şeylere, çünkü neredeyse hiç kimse ne istemediğini bilmez, hele ne istediğini hiç bilmez.
Reklam
..."İnsanlar hayatta ne yapmak istediğini o yaştayken bilmez. Bazısı hiçbir zaman bilmez. Yalan söylüyorsun."...
İnsan zihin coğrafyası çok karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu sebeple insan çoğu zaman kendisi için ne istediğini, kendide bilmez.
İnsanlar sıkılıkla ne istediğini bilmez, bildiklerini istemez ya da basitçe yanlış olan şeyi ister.
_Aklı başındalık, düşünüp-taşınıp, tartıp, tercih etmeye yönelik bir erdemdir ve bir anlamda pek çok erdemin ustasıdır. Bu bağlamda basiret ve zeka gibi yine ruhun bu kısmına ait erdemler, aklı başındalığın kalfası, ruhun diğer kısmındaki karakter erdemleri ise çırağı konumundadır. Öte yandan erdemlere yönelik doğal eğilimin söz konusu olduğu
137 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.