Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
NUR RİSALELERİNDE HZ. ALİ İLE İLGİLİ RİVAYETLER
"BEN İLMİN ŞEHRİYİM, ALİ DE ONUN KAPISIDIR."(1) Nur Risaleleri'nde "Keramet-i Aleviye" diye sunulan bu büyük iddiaların temel dayanağı, işte bu hadistir. Bu hadisin Nur Risaleleri'ninde zikredilmesinin sebebi, müellifinin gizli ilimlerin Hz. Ali'ye verildiğine inanması ve bundan kendisi ve risaleleri lehine
Sayfa 223 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Bu söze katılmamak elde mi
❝Edinilen tecrübeye göre, devlet üniversitelerinde, kötü filozofları desteklemek alışkanlığı kadar, büyük filozofların gelişme yolunu tıkayan şey yoktur. Hiçbir devlet, Eflatun ve Schopenhauer gibileri desteklemeyi göze alamaz. Devlet daima korkar onlardan.❞
Reklam
Katılmamak elde değil
Kötü bilinmektense, iyisi mi, kötü ol, Zaten lekeliyorlar kötü değilsen bile; .. Zaaflarıma bakıp- onlar benden beterken- Niye kötülüyorlar bence iyi olanı? Hayır, ben neysem oyum. ..
Luna'ya Katılmamak Elde Değil Ne Yazık Ki
"... Hagrid okuldan ayrılmış olamaz, değil mi?" Luna, "Bence gitmesi hiç de fena olmaz," dedi. "Pek de iyi bir öğretmen değildi zaten, değil mi?" "Hayır, iyi öğretmendi!" dediler Harry, Ron ve Ginny öfkeyle. Harry gözlerinden ateşler saçarak Hermione'ye baktı. Hermione boğazını temizledi ve hemen, "Şey... evet... çok iyidir," dedi. Luna, hiç de etkilenmiş görünmeden, "Eh, biz Ravenclaw'lar onun şaka gibi bir şey olduğunu düşünüyoruz," dedi.
Köşeye her sıkıştığımızda ''demokrasi'' istiyoruz deriz ancak ne istediğimiz hakkında bir fikrimiz olmuyor çoğu zaman. Kimi demokrasiden eşitliği kastediyor, kimi özgürlük istiyor. Hatta bu kavram bir ülkeye özgürlük getirmek için savaş sebebi bile olabiliyor. İsteğimiz ne olursa olsun, aynı zamanda sistemin garantörü köleler de yine biz oluyoruz. ''Kölelik mi kaldı yahu?'' demeyin, Bukowski'ye kulak verin: ''Kölelik kaldırılmadı, sadece bütün renkleri kapsayacak biçimde değiştirildi...'' Katılmamak elde değil. Genişletildi ve şekli değiştirildi biraz da. Materyalist köleler olup çıktık her birimiz. Adımıza da sanırım demokrasi ile yönetilen halk dendi. Halinden gayet mutlu, şikâyet etmeyen kölelere dönüştük zaman içinde.
Sayfa 140 - Destek Yayınları
Çünkü müzik insani bir şeydir. Bütün insanlığa özgü bir şey, diyebilirim, insan ruhunu ve insan beynini oluşturan bir temel unsur. Ve müzik her zaman olacaktır, doğu olsun batı olsun her yerde, gerek Güney Afrika’da gerekse İskandinavya’da, gerek Brezilya’da gerekse Gulag Takımadalarında. Müzik, haliyle, metafizik bir şey olduğu için. Anlıyorsunuz, değil mi, metafizik, yani sırf fiziksel türden olan varlığın ötesinde, zamanın ve tarihin ve politikanın ve fakirin ve zenginin ve hayatın ve ölümün ötesinde. Müzik - sonsuzdur. Goethe şöyle der: "Müzik öyle yücedir ki hiçbir akıl sırrına eremez; müzikten her şeye egemen olan ve kimsenin hesabını tutamayacağın bir etki yayılır." Goethe'ye katılmamak elde değil.
Reklam
Şikayetim Var
Demokrasi artık dünyada çoğunluğun faşizmi olarak kendini gösteriyor daha çok. Kurtarıcı söylem ise “ halk böyle istedi“ oluyor. “La democratie nest pas la loi des majorites, c'est le respect des minorites " yani "Demokrasi çoğunluğun kanunun değil, azınlığın saygısıdır. " demiş Albert Camus halbuki. Köşeye her sıkıştığımızda" Demokrasi" istiyoruz deriz. ancak, ne istediğimiz hakkında bir fikrimiz olmuyor çoğu zaman. kimi demokrasiden eşitliği kastediyor. kimi özgürlük istiyor. Hatta bu kavram bir ülkeye özgürlük götürmek için savaş sebebi bile olabiliyor. istediğimiz ne olursa olsun aynı zamanda sistemin garantörü kölelerde yine biz oluyoruz. "kölelik mi kaldı yahu?" demeyin. Bukowski'ye kulak verin : "Kölelik kaldırılmadı, Sadece bütün renkleri kapsayacak biçimde genişletildi." katılmamak elde değil. Genişletildi ve şekli değiştirildi. biraz da materyalist köleler olup çıktık her birimiz. Adımıza da sanırım demokrasi ile yönetilen halk dendi. halinden gayet mutlu şikayet etmeyen kölelere dönüştük zaman içinde.
Köşeye her sıkıştığımızda ''demokrasi'' istiyoruz deriz ancak ne istediğimiz hakkında bir fikrimiz olmuyor çoğu zaman. Kimi demokrasiden eşitliği kastediyor, kimi özgürlük istiyor. Hatta bu kavram bir ülkeye özgürlük götürmek için savaş sebebi bile olabiliyor. İsteğimiz ne olursa olsun, aynı zamanda sistemin garantörü köleler de yine biz oluyoruz. ''Kölelik mi kaldı yahu?'' demeyin, Bukowski'ye kulak verin. ''Kölelik kaldırılmadı, sadece bütün renkleri kapsayacak şekilde genişletildi.'' Katılmamak elde değil. Genişletildi ve şekli değiştirildi biraz da. Metaryalist köleler olup çıktık her birimiz. Adımıza da sanırım demokrasi ile yönetilen halk dendi. Halinden gayet memnun, şikayet etmeyen kölelere dönüştük zaman içinde.
Sayfa 140 - DESTEK YAYINLARIKitabı okudu
Şikayetim Var!
Demokrasi artık dünyada çoğunluğun faşizmi olarak kendini gösteriyor daha çok. Kurtarıcı söylem ise “ halk böyle istedi“ oluyor. “La democratie nest pas la loi des majorites, c'est le respect des minorites " yani "Demokrasi çoğunluğun kanunun değil, azınlığın saygısıdır. " demiş Albert Camus halbuki. Köşeye her sıkıştığımızda" Demokrasi" istiyoruz deriz. ancak, ne istediğimiz hakkında bir fikrimiz olmuyor çoğu zaman. kimi demokrasiden eşitliği kastediyor. kimi özgürlük istiyor. Hatta bu kavram bir ülkeye özgürlük götürmek için savaş sebebi bile olabiliyor. istediğimiz ne olursa olsun aynı zamanda sistemin garantörü kölelerde yine biz oluyoruz. "kölelik mi kaldı yahu?" demeyin. Bukowski'ye kulak verin : "Kölelik kaldırılmadı, Sadece bütün renkleri kapsayacak biçimde genişletildi." katılmamak elde değil. Genişletildi ve şekli değiştirildi. biraz da materyalist köleler olup çıktık her birimiz. Adımıza da sanırım demokrasi ile yönetilen halk dendi. halinden gayet mutlu şikayet etmeyen kölelere dönüştük zaman içinde.
Sayfa 140 - DestekKitabı okudu
katılmamak elde değil :)
“Mükemmel koca mı? Öyle bir şey yok. Evlilik kurumunun kendisi hatalı.”
Reklam
Katılmamak Elde mi?
“Seyahat etmek benim gençliğimden, hatta ta çocukluğumdan beri heyecanlandığım bir uğraştır.”
Sayfa 9 - Kronik KitapKitabı okudu
Katılmamak elde değil
Dünya kim?..Benden başka dünya var mı? Herkesin bir tek dünyası vardır, o da kendisi... Üst tarafıyla alakadar olmaya bile değmez... Zeki olmak, kuvvetli kafa ve bilgi sahibi olmak neye yarıyor?..Bizi istemediğimiz saadete götüremedikten sonra... Zekâmız olmasa daha iyiydi. Otlar, hayvanlar, bulutlar ve kayalar gibi yaşamak bana daha saadet verici, daha yorgunluksuz, daha manalı geliyor..
Katılmamak Elde mi?
Dürüstlük, başkalarına verebileceğimiz bir armağandır; aynı zamanda bir güç kaynağı ve yalınlık aracıdır.
Katılmamak elde degil.
“Biliyor musunuz,” diye ekledi, “Bay Butler’a acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz, mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet.”
25 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.