Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Burcu

Gerçi bütün güzellikleri ciltlerinden ibaret olan kitaplar da vardır ya, o başka!
Sayfa 132 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"insanlar, hoşlarına gitmeyen her şeyi anlamaya çalışmaktansa yok etme yoluna gitselerdi var olamazlardı.
. Sorun onlara, her birine tek tek sorun bakalım mutluluktan ne anlıyorlarmış? Ah inanın, Kolomb Amerika'yı keşfettiği anda değil, onu keşfederken mutluydu. İnanın, mutluluğu belki de Yeni Dünya'yı keşfetmeden üç gün önce doruğa çıkmıştı, umutsuzluğa kapılan adamlarını gemiyi Avrupa'ya döndürmek üzereyken kararlarından vazge çirdiği anda... Önemli olan Yeni Dünya değildi, yerin dibine batsındı Yeni Dünya! Neredeyse Yeni Dünya'yı görmeden, neyi keşfettiğini anlamadan ölmüştü Kolomb. Önemli olan ya şamdır, yalnızca yaşam... onun keşif süreci, sürekli ve bitmek tükenmek bilmeden yaşamı keşfetme çabası, yoksa keşfetmiş olmak değil... Ama ne diye söylüyorum ki bunları! Şu anda an lattıklarımın boş şeyler olduğundan, beni 'güneşin doğuşu' üzerine kompozisyon yazan bir küçük sınıf öğrencisi sanacak larından veya bir şeyler anlatmaya çalıştığımı, ama beceremediğimi söyleyeceklerinden kuşkum yok... Ancak şunu da ekleyeyim: Bir insanın kafasında doğan dâhice veya yeni her düşüncede, hatta ciddi her düşüncede, onu anlatmak için ciltlerce kitap yazsa, otuz beş yıl sözlü olarak anlatmaya çalışsa yine de kafa sından bir türlü dışarı çıkmayan, ömür boyu içinde kalacak, başkalarına anlatamayacağı bir şeyler her zaman vardır. Böylece belki de en önemli düşüncelerini, düşüncelerinin o bölümlerini hiç kimseye tam olarak anlatamadan ölür.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir insanın hayatındaki en önemli ilişki, kendisi ile olan ilişkidir. Yerçekimi gibi değişmez bir gerçek bu. Kişi, hayatındaki en önemli kişinin kendisi, en önemli tanıklığın da kendi tanıklığı olduğunu fark edemezse hiçbir zaman hayatla ilişkisini doğru kuramaz. Kendini gerçekleştiremez. Daha önce bahsettiğimiz o savaşçının yoluna giremez.
Reklam
Sevmek, sevilmek de boş! İnsan korkunç bir yalnızlık içindedir. Kimsenin ne düşündüğünü bilemezsiniz! Bu yalnızlığı ben her zaman duymam.
Kendim tatsız yaşıyorum, yanındakiler için de tatsız oluyorum.
Benlik, başka birisinin meselesi değil, benim birlikte yaşamam gereken bir şeydir, günün 24 saati, yılın 365 günü, son nefesime kadar. Başka herkes benim (kendisinin değil) Ben'imle ilişkisinde bir mola verebilir, ben veremem. Başka herkes, benim bir sorunum olduğunda "Benim sorunum değil," diyebilir. Ben diyemem. Benim içimde ve benimle ilgili olan her şey demektir benlik ve onu iyi de olsa kötü de olsa bana ait bir şey olarak görmek gerekir.
Oysa sevdiği kişide insan tüm insanlığı, yaşayan ne varsa hepsini sever.
Reklam
Sevmek, narsisizmin ve benmerkezciliğin yarattığı hapishanenin yalnızlık ve soyutlama hücrelerinden kurtulmaktır.
Sevmekten çok sevilebilmeyi önemsiyoruz. Bu yüzden kendimize küsüyoruz.
Birçok kişi sevme sorununu ilkel bir biçimde ele almakta, kendi sevebilme gücünden, sevme ediminden çok sevilme olarak görmektedir. Onlar için sorun nasıl sevebilecekleri, nasıl sevilir olabilecekleridir.
Sayfa 21 - Say YayınlarıKitabı okudu
Bunca insan yalnızken kimse bilgelik mertebesine eremez, erken gelen yalnızlığın çürüttüğü ruhlar birine ya da bjr yerlere tutunmak için boşlukta sallanır durdurdu. Tam anlamıyla dururdu bazı şeyler. Düşünme ihtiyacı, güven duygusu ya da aitlik hissi insanlık ilerlerken gerilerde bir yerde durmuştu.
Karanlık, zihnimi kavramış, beni bir an olsun kendi halime bırakmıyordu. Ya içinde erir, karanlığa karışır, gidersem?
Sayfa 57 - Varlık YayınlarıKitabı okudu
Hayatın maksadı mahvolursa yaşamakta ne lezzet var?
75 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.