Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mutlu musunuz? Tamam o zaman, her gün kederlisiniz demektir. Her günün ya büyük bir hüznü ya da küçük bir endişesi vardır. Dün sevdiğiniz birinin sağlığı için endişeleniyordunuz, bugünse kendi sağlığınız için; yarın para sıkıntısı, öbür gün bir iftiracının yergisi, ondan sonraki gün bir dostunuzun başına musallat olan bir felaket; sonra hava koşulları, ardından kırılan ve yok olan bir şeyler, sonrasında vicdanınızın ve omurganızın size sitem ettiği bir keyif, bir başka gün ise toplumsal çalkantılar gelir. Yürek acılarını saymıyoruz. Ve böyle sürüp gidecek. Bir bulut dağılırken diğeri yoğunlaşacak. Yüz günün birinde güneşli bir havada sevinci tadacaksınız. Ve mutluluğun tadını çıkaran azınlığın içindesiniz!
Sayfa 298 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları 2. CiltKitabı okudu
Genelev Mektupları
I. Tenime yabancılaştım, etime … Saçlarım o eski güzelliğini Çoktan yitirdi Şimdi yalnız bilmem neden Zaman zaman yüzüme vuran Bir utancı perdeliyor sadece.
Sayfa 37 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Reklam
Kem Gözlü
Istırap ise daha hoş karşılanan bir ziyaretçidir, en karanlık kılığında gelip bizi kasvetle sarmaladığında; çünkü o zaman, kırılan umutlarla daha fazla hastalanmaz yürek.
"Büyük, çok büyük acı içindeki biri, ilk ve en şiddetli acı patlamalarından sonra daima uyumak ister."
"Siz geri çevirdiniz beni, siz, insanlar yani, siz hor gören bir suskunlukla ittiniz beni. Size olan tutkuma bütün hayatımı hor görerek karşılık verdiniz."
"Gençliğin, isterse bir damlacık, isterse kirlenmiş olsun, daima bir azamet vardır ruhunda."
Reklam
"Bütünün kötülük etmek isteyip de iyilik yapan parçasının bir parçasıyım ben..."
Sabır zorlanır, sınırlar aşılır, ruhun en derinlerinde gizlenen isyan ayyuka çıkar. Yürek istemese de aklın kendini dayattığı zamanlar vardır. İnsan bazen, kırılan gururunu tuzla buz etmemek, herkesten önce kendi gözünde daha fazla küçülmemek ve belki de hepsinden önemlisi, daha güzel bir hikâyenin kahramanı olabileceğini hissederek, canı acısa da çıkıp gider bir hikâyeden. Tüm olanları ve olacak olanları içi acısa da bırakır bir kenara ve gider. Önce adımlarını yavaşlatır; tereddütler, ikilemler ve kararsızlıklar içinde, ara ara geriye bakarak uzaklaşır olay yerinden. Bir noktadan sonra yüreğe hükmeden akıl, yürek daha fazla incinmesin diye yapar bunu. İnsan, kusursuz bir savunma mekanizmasıdır.
Ye kırılan her yürek, Hücre ya da avluda, O kırık kutudur ki bağışlanmış severek Nesi varsa Tanrıya, Cüzamlıların bile kirli yuvalarında O esmiştir değerli bir sümbül kokusuyla. Ah! Mutludur onlar ki kırılabilir kalbi Af katına ererler! Hem insan başka türlü yönünü nasıl bulur Ve Günahlardan nasıl ruhunu çekip siler? Kırılmış yüreklerden başka nasıl, nereden Efendimiz İsa’mız ruha süzülüp girer?
Sayfa 64 - Broy yayıneviKitabı okudu
"Baksana, ne çok insan, ne çok gözyaşı, ne çok acı, bayramsız ne çok medar- ı maişet derdi var! "
Reklam
"Bir dağ kadar büyük yahut ay kadar parlak olmayabilir," dedim Shin gözlerini gözlerime çevirince. O koyu gözlerinin karanlıklarında yürek burkan, kırılgan bir bakış vardı. "Ama onlar kadar güzel çünkü senin ruhun. Güçlü, dirençli ve kararlı. Ayrıca inatçı." Hafifçe güldü. "Ve değerli, tıpkı senin gibi."
Aşk teslim olmaktır. Aşk, aşkın sebebidir. Aşk anlamaktır. Aşk bir müziktir. Aşk ve soylu yürek aynı şeydir. Aşk hüznün şiiridir. Aşk kırılgan ruhun aynaya bakmasıdır. Aşk birisine şiddetle sarılma, onunla aynı yerde olma özlemidir. Onu kucaklayarak, bütün dünyayı dışarıda bırakma arzusudur. İnsanın ruhuna güvenli bir sığınak bulma özlemidir.
" Her yerde yadırganır çevresi ona soğuk, Yalnızlıktan her dakika kırılan kızlar ! Bir çoğu umutsuz birazı aksi birazı uçuk, Her sözü her bakışı tartışılan kızlar ! Erkeklere sürek avı kadınlara korkuluk. "
Xaden 'ın vücudunun her noktası bir silah gibi bilenmişti sanki, keskin hatlarla ve zar zor dizginlenen bir güçle doluydu.Vücudunun üst kısmında kırılan isyan damgası koyu teninin üzerinde sanki ışıl ışıl parlıyor attığı her yumruğu daha da heybetli gösteriyordu ... hele o karnı .. yani, karın bölgesinde kaç kas olur ki? Xaden 'ın kiler o kadar sert ve belirgindi ki vücudunun geri kalanı bu kadar dikkat dağıtıcı olmasaydı muhtemelen her birini tek tek sayabilirdim. Dahası onda, bugüne kadar gördüğüm en büyük ejderha yadigarı vardı. Benim yadigarım kürek kemiklerimin arası boyunca uzanıyordu. ama Sgaeyl 'in işareti Xaden 'ın tüm sırtını kaplamıştı.
İbrahimvari sevmek;
Senin gönül tellerin kırılmasın Sâre. Kır benim yürek tellerimi. Kırılan her tel biliyorum ki, dünya ile kopan bir bağlantı ve Allah ile kurulan bir bağ. Kırık gönül tellerinin Rab ile nasıl bir iletişim nağmeleri oluşturduğunu hissediyorum. O kırık tellere ısrarla dokunmak istiyorum.
Sayfa 84 - Nesil Y.Kitabı okudu
611 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.