Bir toplumu yoktan var etme çabasını okudum. Bu çaba; elini taşın altına koyanların, payına düşenden kaçmayanların, ülkesini gerçek bir milliyetçilikle sahiplenenlerin, halkı derin uykudan uyandıranların çabası.. Nasıl her uyanışın bir uyandırıcısı oluyorsa bu çabanında bir lideri var elbette; Snelman. Hayran kaldım Snelman’a , vazgeçmeyişine, suçlamadan sahiplenişine, herkese el verişine...
Snelman önderliğinde bu öyle bir uyanış ki, her alanı kapsıyor. Halkın bilinçlenmesinin sorumluluğu sadece öğretmenlere yüklenmiyor. Askeriye, Kilise, Aziz, Ticaret insanı, aile... Her birliği kapsıyor ve herkesin elini taşın altına koyuyor. Özünde de ; kendi vatandaşımız, kendi kardeşimiz, kendi halkımız, ülkemizin evladı; sadece bunun için dahi değerliler ve eğitilmeliler, cahilliğin karanlığına bırakılmamalılar.” Var. Temeli o kadar güzel ki. “Eğer halkınız cahilse, bu aydın kesinin suçu “ diyor Snelman. Çünkü aydın kesim paylaşmalı, kendi bilgili ilken halkını cahil komamalı.
Atamızın bu kitabı okutmak istemekle ne kadar haklı olduğunu ve ne yapmak istediğini gördüm. O kıvılcımı yakmak, o ruhu aşılamak, el taşın altına girince neler başarılır göstermek istemiş . Bir uyanış olacaksa; ordu, eğitim, ticaret, Din el birliği ile mücadele etmeli ki başarı gelsin demiş. Ne kadar da haklı imiş.
Kitapta geçen bazı olay ve kişilerin gerçekte olmadığı anlaşılmış. Yazar kendinden de bir şeyler katmış muhakkak. Ne olursa olsun Finlandiya ‘ nın başardığı kesin. Kültürlerini yaşatmış ve yüceltmişler, el birliği ile . Ne mutlu ..
İyi okumalar.