"Henüz yirmi yaşıma girmeden, düşüncelerim ile çelişen bir mesleğin avlusunda buldum kendimi. Kavrayışa ihtiyacım var ve eğer böyle bir şey mümkünse, bunu Mir zur Feier şiirinin yazarından başkası sağlayamaz bana. Bunu yapmaya dair bir niyetim olmasa da, kendimi, hiçbir insanoğluna karşı olmadığı kadar koşulsuz ve çıplak bir şekilde kalbimden geçenleri sunduğum bir açıklama mektubu yazarken buldum. Bir cevap almam haftalar sürdü. Paris damgasını taşıyan mavi mühürlü mektup, ağırdı ve zarfının üzerinde metnin ilk satırdan sonuncusuna kadar yazıldığı güzel, berrak, kendinden emin harfler vardı. Bu mektup ile birlikte, Rainer Maria Rilke ile düzenli yazışmamız başladı. Bu 1908'e kadar devam etti ve nihayetinde, şairin sıcak, ilgili ve dokunaklı kaygısı ile beni uzak tutmak istediği diyarlara sürüklenmem ile son buldu. Ancak bunun bir önemi yok. Önemli olan tek şey müteakip on mektup, Rainer Maria Rilke'nin yaşadığı ve çalıştığı dünyayı anlamak için önemli. Hatta bugünün ve yarının büyüyen, gelişen ruhları için önemli. Büyük ve eşsiz bir adamın konuştuğu yerlerde küçük insanlar sükunetlerini korumalı."
-Franz Xaver Kappus-
(Tanıtım Bülteninden)
Sergen ’in Rilke’ye sevgisi, incelemeleri, alıntıları ve başka bir arkadaşımın ona verdiği değer ile tanıma isteği doğdu kalbimde.. Kendilerine teşekkür ederim ^_^
Kitabın son 20 sayfasında Rilke'yi tanımaya yönelik
